Türkiye açısından iki adayı ayıran en sıcak konu ise Ermeni soykırım iddiaları, çünkü Obama soykırım iddiasını tanıyacağını, McCain de tanımayacağını söyledi.
Obama’nın Türkiye politikasını danışmanları belirleyecek. Bu danışmanların bir kısmı: “Türkiye bunu unutur, gider.” diyor. İşte bu zihniyet Obama üzerinde etkili olmaya devam ederse, tasarı geçer ve o zaman Türkiye-ABD ilişkileri çok büyük yara alır.
Adamın hiçbir görüşünü bilmeden, sırf sempatik bir zenci olduğu için, Bush'un zıttı gibi göründüğü için, ve daha önemlisi dünya politikasına aşinayım, küresel görüşlerim var imajı çizip kızlara hava atmak için Obama'yı destekliyorum yok Obamaperverler falan diye aylardır gruplar kuran, oraya buraya Nuri Alço yazısı gibi Obama yazan adamlara feci uyuzum. Zira Amerika'daki sistem bir başkan gelir herşey değişir gibi bir yapılanma değildir, temsilciler meclisi var, birçok sınırı çok keskin çizen bir anayasaları var, en önemlisi 2 tane ciddi parti var öyle sistemle çelişen insanlar o partilerin adaylığını zaten alamıyor, iyiler ve kötüler yok yani olsa olsa iyi polis kötü polis var, Amerika'da yılda kaç yüzbin dolar kazanananların artık ne kadar vergi vereceği de bizi enterese etmediğine göre, bizi ilgilendiren farklılık onlar için nispeten ufak konularda oluyor, mesela:
http://www.ntvmsnbc.com/news/463811.asp
Oylede dusunmemek lazım. Obama'nin secimi "Olmaz diye birsey olmaz" sozunu ispatlar bir olusum. Son sekiz seneden sonra cok sey degisti. Irakti, petroldu, subprime lendingdi, ekonomi ve finansal entitylerdi, bail-outtu derken cok sey degisti.
Eskiden partilerin adaylari, secim planlari Washington, D.C.'den cikardi ayni zamanda finansmanida.
Obama gelmis gecmis en cok campaign contribution/secim yardimi toplayan aday, ve bunun cogunu $100'un altinda bagis yapanlardan topladi. Eski aday ve baskanlara gore cok daha az eyvallah'i yada minnet borcu var. Sistem ile acik olarak celisti ve Hillary karsisinda basariya ulasti. Eger icindeki ikinci 4 sene korkusunu hareket ederek kokten degisiklikler icin atilim yapar ise olur.
Gercektende beklenen degisimi verme kapasitesine sahip bir baskan olarak geliyor ve gercektende bunu basarabilir cunki herseyden once oy alan degistigi gibi oyu verende degisti.
Açıkçası çok merak ettiğim bir konu var.
Burada haber kanalları gece bile, seçim yayını yaptılar. Neredeyse seçim bizim ülkemizde oluyor havası şeklinde. Tam bu nokta da bu kadar canlı gösterilmesi, olaya bu şekilde yaklaşılması ne kadar doğru bir yaklaşım oldu !
Tabiki orada seçilecek kişi dünya kaderi için öyle ya da böyle önemli. Buna itirazım yok ama bu denli programlar ile yayın yapılması ???