Adı 'Dostluk Kupası'…
Takımlar Türk… Taraftarlar Türk…
Saha yabancı, hakemler yabancı…
Aklıma ilk gelen…
Madem adı 'Dostluk Kupası'…
Hakem de ‘Dost’(Türk) olamaz mıydı?
* * *
FIFA kuralları gereği maçın hakemi müsabakanın oynandığı ülke federasyonu tarafından atanıyor!
Yani, o ülkenin hakemi olacak!
Garip…
Ama kural kuraldır.
Diyelim ki kabul ettik..
Aksi durum söz konusu değil ya!
* * *
Adı ‘Dostluk Kupası’ ya…
1. Dünya Savaşı’nı Almanya kaybedince biz de kaybedenlerden olduk ya!
Hiç olmazsa adı Dostluk Kupası olan bir maçı, dostumuz olan Almanya’da oynadık!
Dünya Kupası’nı da kaybettiler ya...
Desem ki 'Dostluk Kupası' Türkiye’de oynansaydı, olmaz mıydı?
Kırk tane farklı yorum atılırdı ortaya…
Demedim farz edin(!)
* * *
Konumuza dönelim…
Alman hakem Thorsten Kinhöfer…
Acaba Thorsten Kinhöfer’in yerinde olmak isteyen bir Türk hakemi olur muydu?
Düşünsenize…
Selçuk’a kırmızı kartı gösterenin bir Türk hakem olduğunu…
Baktın sarı kart… Döndün sarı kart… Düştün sarı kart (!)..
Kartları havada uçuşturan bir Türk hakem!
Ve bu maç, lig maratonunda Kadıköy veya Mecidiyeköy’de (Aslantepe’de olabilir) oynansaydı…
Varın siz düşünün yaşanacakları...
* * *
Tahammülsüz taraftarlar…
Sınır tanımayan yöneticiler…
İyi niyeti ardında bırakan futbolcular…
Sonuç ne olurdu?
FACİA!
Olmadı mı, hiç?
Çok oldu!
Örnekleri dolu...
'Dostluk Kupası'nda pek farklı manzaralar olmadı ama...
Ah bu maç İstanbul'da ve 'Dost' bir hakemle oynansaydı neler neler yaşanırdı değil mi?
Kursağımızda kaldı (!)
* * *
Adı 'Dostluk Kupası’ydı…
Ardından dost kazığı bıraktı!
Son söz!
Alex haksız mıymış!
HT
Takımlar Türk… Taraftarlar Türk…
Saha yabancı, hakemler yabancı…
Aklıma ilk gelen…
Madem adı 'Dostluk Kupası'…
Hakem de ‘Dost’(Türk) olamaz mıydı?
* * *
FIFA kuralları gereği maçın hakemi müsabakanın oynandığı ülke federasyonu tarafından atanıyor!
Yani, o ülkenin hakemi olacak!
Garip…
Ama kural kuraldır.
Diyelim ki kabul ettik..
Aksi durum söz konusu değil ya!
* * *
Adı ‘Dostluk Kupası’ ya…
1. Dünya Savaşı’nı Almanya kaybedince biz de kaybedenlerden olduk ya!
Hiç olmazsa adı Dostluk Kupası olan bir maçı, dostumuz olan Almanya’da oynadık!
Dünya Kupası’nı da kaybettiler ya...
Desem ki 'Dostluk Kupası' Türkiye’de oynansaydı, olmaz mıydı?
Kırk tane farklı yorum atılırdı ortaya…
Demedim farz edin(!)
* * *
Konumuza dönelim…
Alman hakem Thorsten Kinhöfer…
Acaba Thorsten Kinhöfer’in yerinde olmak isteyen bir Türk hakemi olur muydu?
Düşünsenize…
Selçuk’a kırmızı kartı gösterenin bir Türk hakem olduğunu…
Baktın sarı kart… Döndün sarı kart… Düştün sarı kart (!)..
Kartları havada uçuşturan bir Türk hakem!
Ve bu maç, lig maratonunda Kadıköy veya Mecidiyeköy’de (Aslantepe’de olabilir) oynansaydı…
Varın siz düşünün yaşanacakları...
* * *
Tahammülsüz taraftarlar…
Sınır tanımayan yöneticiler…
İyi niyeti ardında bırakan futbolcular…
Sonuç ne olurdu?
FACİA!
Olmadı mı, hiç?
Çok oldu!
Örnekleri dolu...
'Dostluk Kupası'nda pek farklı manzaralar olmadı ama...
Ah bu maç İstanbul'da ve 'Dost' bir hakemle oynansaydı neler neler yaşanırdı değil mi?
Kursağımızda kaldı (!)
* * *
Adı 'Dostluk Kupası’ydı…
Ardından dost kazığı bıraktı!
Son söz!
Alex haksız mıymış!
HT