|
|
istanbulda deprem 7 haziran 2008
- Konbuyu başlatan cakirx
- Başlangıç tarihi
>>> yagmayok <<< sana birşey demiyorum orda haber tarihi var depremden önceki bloğa girilmiş bak ve gör sonra konuş.. Ben bu adamı takip ediyorum diyorum adam hemen bilimsel yaklaşıyor onada cevabımız var elbet :
biraz takip et adamı ve gör bilim bunu inkar etmiyor ! siteye girip bakarsan gerekli bilimsel açıklamaları ve profesörlerin mesajlarını görürsün.
biraz takip et adamı ve gör bilim bunu inkar etmiyor ! siteye girip bakarsan gerekli bilimsel açıklamaları ve profesörlerin mesajlarını görürsün.
Yagmayok oku;
Beni ilk keşfeden ve onaylayan Akdeniz Üniversitesi Elektrik-Elektronik Fakültesi Müdürü Yrd. Doc. Sn Ali Onural oldu. Bu olayda şöyle gelişti, benim kendi müteahhitlik firmamın yaptığı bir inşaat işini kontrolü için Antalya'da bulunuyordum. Akdeniz Üniversitesinden çok iyi dostum olan Sn Prof. Dr. Mustafa Önal ile birlikte Kemer'den Antalya'ya dönerken sol ayağımda elektriklenme aldım ve bu bana ağrı veriyordu, hatta aracı kullanırken zorluk çekiyordum. Hocam bana hayrola ne oluyor diye sordu. Hocam zaman zaman elektrik alıyorum ve ayağımda ağrı oluyor dedim, ben bunu denedim, bunun depremden önce olduğunu keşfettiğimi söyledim. Yok canım olur mu böyle bir şey, seni ciddi bir doktora muayene ettirelim dedi. Akdeniz Tıp Fakültesinde görevli Fizikçi profesör arkadaşım var o seni bir görsün dedi. Oradan birlikte Prof Dr. Mehmet Arman'a gittik. Yapılan muayene sonucu EMG çektirmek üzere bir laboratuara gönderdi. EMG sonucunda dışardan alınan bir elektrik sonucu kaslarda gerilme ve ağrı olduğu ortaya çıktı. Raporla birlikte hocaya döndük. Hoca birkaç ilaç verdi, sonra yine birkaç kişinin de tavsiyesi üzerine bunun Elektrik fakültesinde görüşülmesi söylendi. Bende vakit kaybetmeden Akdeniz Üniversitesi Elektrik-Elektronik Fakültesine gittim. Ve bölüm müdürü Yard. Doc. Ali Onural beye durumu izah ettim. Ali bey durumu dinledikten sonra sanki bir şey bulmuş gibi birden "evet işte bu.! bizlerde bunun üzerinde araştırma yaptık, insanlarında tüm canlılar gibi depremden önce, fay hareketlerinin yaydığı elektromanyetik dalgalarını algılayabileceğini söyledik". Fakat tıp buna karşı çıktı oysaki sen şimdi bir deneksin bu olayı aydınlatmada sen bize çok yardımcı olacaksın. Belki birçok kişi de bu olay var fakat bunu yanlış değerlendirerek, bir kısmı medyum olduğunu, bir kısım kendilerinde cin olduğunu ileri sürerek olayı saptırıyorlar, oysa ki sen gerçek fiziki olarak bu olayı bize anlatman çok iyi oldu. Şimdi bundan sonraki yapacağımız çalışmalarda faydalı olacağına inanıyorum dedi ve bana diğer deprem araştırmacılarıyla, jeofizikçilerle, bio medical ve bio fizik bölümleriyle görüşmemi, onlara da aldığım sinyalleri mesaj çekerek bildirmemi istedi ve birkaç hocanın bana cep telefonlarını verdi. Depremlerden önce yetkili kişilere mesaj çekmeye başlayınca ve bütün tahminlerim %100 tutunca bu olay medyanın kulağına gitti, onlara da mesaj çekmemi istediler. Tahminlerim hepsi tutunca İstanbul'daki büromu basın mensupları bastı. Bütün tahminleriniz tuttu, biz sizi televizyon ana haber bültenine çıkartmak istiyoruz dediler. Kanal 7 ana haber bülteni ne çıkarttılar. Program bittikten sonra birçok telefon geldi. Bunlardan en önemlisi Ankara Hacettepe Üniversitesinden Doc. Dr. Ülkü Ulusoy aradı. Sizi televizyonda öğrencilerim seyrederken beni aradılar, hocam Kanal 7 yi açın sizin projeniz televizyonda dediler. Bende sizi seyrettiğimde "evet bu kişi geçekleri söylüyor, medyumculuktan, cincilikten bahsetmeden tamamen fiziki olarak yaşadıklarını anlatıyorsun" dedi. Bende sizinle temasa geçmek istedim dedi. Bu konuda bir Japon profesörle beraber kitap yazdım Kültür Yayınlarında yayınlandı, insanlar bu olayı aslında hayvanlardan daha üstün olarak hissedebiliyorlar, sende bu konuda iyi bir deneksin medyum olarak ortaya çıkmadın sizinle bilgilerimizi paylaşmak isterim dedi. Saroz depreminden önce mesaj gönderdiğim Zaman Gazetesi ertesi günü depremi bildiğimi yayınlayınca o akşam bir canlı yayın programında Prof. Dr. Ahmet Ercan hocanın canlı yayın programına telefonla katıldım. Hocam ben bu Saroz depremini de bildim, Zaman Gazetesinde de yayınlandı. Fakat ben bu olayımı bir türlü anlatacak kişi bulamıyorum, bu nedir, nasıl olur bu konuda beni anlatır mısınız diye sorduğumda hocam yine canlı yayında evet b,r çok insan depremi önceden hissedebilir bunun birçok belirtileri vardır dedi ve bana bunların birkaçını sayınca sanki beni anlatıyordu ve ben bulunduğum yer Antalya idi o an, Sen Antalya'dan İstanbul'da olabilecek bir depremi 2-3 gün önceden çok rahat alabilirsin dedi. Antalya İstanbul arası 700 Km, normal bir insan 1000 Km uzaktaki, 4-4.5 şiddeti üzerindeki depremleri alabilir dedi.
Daha sonra bir televizyonun canlı yayınında Prof. Ahmet Ercan hoca evet sen 1000 kilometre civarındaki depremlerin tümünü hissedebilirsin dedi.
alsana bilim bunlarada yalan de hadip
Beni ilk keşfeden ve onaylayan Akdeniz Üniversitesi Elektrik-Elektronik Fakültesi Müdürü Yrd. Doc. Sn Ali Onural oldu. Bu olayda şöyle gelişti, benim kendi müteahhitlik firmamın yaptığı bir inşaat işini kontrolü için Antalya'da bulunuyordum. Akdeniz Üniversitesinden çok iyi dostum olan Sn Prof. Dr. Mustafa Önal ile birlikte Kemer'den Antalya'ya dönerken sol ayağımda elektriklenme aldım ve bu bana ağrı veriyordu, hatta aracı kullanırken zorluk çekiyordum. Hocam bana hayrola ne oluyor diye sordu. Hocam zaman zaman elektrik alıyorum ve ayağımda ağrı oluyor dedim, ben bunu denedim, bunun depremden önce olduğunu keşfettiğimi söyledim. Yok canım olur mu böyle bir şey, seni ciddi bir doktora muayene ettirelim dedi. Akdeniz Tıp Fakültesinde görevli Fizikçi profesör arkadaşım var o seni bir görsün dedi. Oradan birlikte Prof Dr. Mehmet Arman'a gittik. Yapılan muayene sonucu EMG çektirmek üzere bir laboratuara gönderdi. EMG sonucunda dışardan alınan bir elektrik sonucu kaslarda gerilme ve ağrı olduğu ortaya çıktı. Raporla birlikte hocaya döndük. Hoca birkaç ilaç verdi, sonra yine birkaç kişinin de tavsiyesi üzerine bunun Elektrik fakültesinde görüşülmesi söylendi. Bende vakit kaybetmeden Akdeniz Üniversitesi Elektrik-Elektronik Fakültesine gittim. Ve bölüm müdürü Yard. Doc. Ali Onural beye durumu izah ettim. Ali bey durumu dinledikten sonra sanki bir şey bulmuş gibi birden "evet işte bu.! bizlerde bunun üzerinde araştırma yaptık, insanlarında tüm canlılar gibi depremden önce, fay hareketlerinin yaydığı elektromanyetik dalgalarını algılayabileceğini söyledik". Fakat tıp buna karşı çıktı oysaki sen şimdi bir deneksin bu olayı aydınlatmada sen bize çok yardımcı olacaksın. Belki birçok kişi de bu olay var fakat bunu yanlış değerlendirerek, bir kısmı medyum olduğunu, bir kısım kendilerinde cin olduğunu ileri sürerek olayı saptırıyorlar, oysa ki sen gerçek fiziki olarak bu olayı bize anlatman çok iyi oldu. Şimdi bundan sonraki yapacağımız çalışmalarda faydalı olacağına inanıyorum dedi ve bana diğer deprem araştırmacılarıyla, jeofizikçilerle, bio medical ve bio fizik bölümleriyle görüşmemi, onlara da aldığım sinyalleri mesaj çekerek bildirmemi istedi ve birkaç hocanın bana cep telefonlarını verdi. Depremlerden önce yetkili kişilere mesaj çekmeye başlayınca ve bütün tahminlerim %100 tutunca bu olay medyanın kulağına gitti, onlara da mesaj çekmemi istediler. Tahminlerim hepsi tutunca İstanbul'daki büromu basın mensupları bastı. Bütün tahminleriniz tuttu, biz sizi televizyon ana haber bültenine çıkartmak istiyoruz dediler. Kanal 7 ana haber bülteni ne çıkarttılar. Program bittikten sonra birçok telefon geldi. Bunlardan en önemlisi Ankara Hacettepe Üniversitesinden Doc. Dr. Ülkü Ulusoy aradı. Sizi televizyonda öğrencilerim seyrederken beni aradılar, hocam Kanal 7 yi açın sizin projeniz televizyonda dediler. Bende sizi seyrettiğimde "evet bu kişi geçekleri söylüyor, medyumculuktan, cincilikten bahsetmeden tamamen fiziki olarak yaşadıklarını anlatıyorsun" dedi. Bende sizinle temasa geçmek istedim dedi. Bu konuda bir Japon profesörle beraber kitap yazdım Kültür Yayınlarında yayınlandı, insanlar bu olayı aslında hayvanlardan daha üstün olarak hissedebiliyorlar, sende bu konuda iyi bir deneksin medyum olarak ortaya çıkmadın sizinle bilgilerimizi paylaşmak isterim dedi. Saroz depreminden önce mesaj gönderdiğim Zaman Gazetesi ertesi günü depremi bildiğimi yayınlayınca o akşam bir canlı yayın programında Prof. Dr. Ahmet Ercan hocanın canlı yayın programına telefonla katıldım. Hocam ben bu Saroz depremini de bildim, Zaman Gazetesinde de yayınlandı. Fakat ben bu olayımı bir türlü anlatacak kişi bulamıyorum, bu nedir, nasıl olur bu konuda beni anlatır mısınız diye sorduğumda hocam yine canlı yayında evet b,r çok insan depremi önceden hissedebilir bunun birçok belirtileri vardır dedi ve bana bunların birkaçını sayınca sanki beni anlatıyordu ve ben bulunduğum yer Antalya idi o an, Sen Antalya'dan İstanbul'da olabilecek bir depremi 2-3 gün önceden çok rahat alabilirsin dedi. Antalya İstanbul arası 700 Km, normal bir insan 1000 Km uzaktaki, 4-4.5 şiddeti üzerindeki depremleri alabilir dedi.
Daha sonra bir televizyonun canlı yayınında Prof. Ahmet Ercan hoca evet sen 1000 kilometre civarındaki depremlerin tümünü hissedebilirsin dedi.
alsana bilim bunlarada yalan de hadi
p Bu yazılanları bana
Bu şekilde mi izah ediyorsunuz ! Ben bu yazıda hiç bilimsel bir detay görmedim. Görebilen var mı ? Yukarıda yazılanlar daha çok bir hikaye yazısı gibi duruyor.
Bilim bu değildir ? Bu şekilde yazıyı eminim forumda bir çok kişi yazabilir, bir çok kişi kurgulayabilir. Bilim dediğin mantıklı, gerçek kanıtlara dayandırılırmazmı ? Ben burada bir kanıt, bir açıklama göremiyorum ... Bir iki kişinin bir yardımlaşması gibi duruyor.
Hiç inandırıcı değil !
Bu şekilde mi izah ediyorsunuz ! Ben bu yazıda hiç bilimsel bir detay görmedim. Görebilen var mı ? Yukarıda yazılanlar daha çok bir hikaye yazısı gibi duruyor.
Bilim bu değildir ? Bu şekilde yazıyı eminim forumda bir çok kişi yazabilir, bir çok kişi kurgulayabilir. Bilim dediğin mantıklı, gerçek kanıtlara dayandırılırmazmı ? Ben burada bir kanıt, bir açıklama göremiyorum ... Bir iki kişinin bir yardımlaşması gibi duruyor.
Hiç inandırıcı değil !
Kardeşim ilk başta seni tebrik ederim bu tip şeylere geçit vermediğin için fakat bunun psişik güçlerle alakası olmadığı kanaatindeyim.Hayvanların sesleri ve bazı uyarıları insanlardan önce aldığını biliyorsun.Bu da bir türlü metabolizmada meydana gelen değişiklik, bilimin açıklayamadığı bir şey olabilir.Bilim her zaman herşeyi açıklayamayabilir.
Bu tip şeylere çoğunlukla inanmayan birisi olarak söylüyorum ki karşı komşumda aynı belirtiler var(50-60 yaşlarında).Depremden bir kaç gün öncesinde vücudunda büyük titremeler ve gece uyuyamamalar oluyor.Şimdiye kadar 4-5 defa yaşadı ve her defasında dünyanın çeşitli yerlerinde 1 hafta içerisinde deprem oldu.En son endonezya depreminden önce kızına söylemişti bizim öyle muhabbet içinde haberimiz olmuştu ve bize söyledikleri hafta oldu deprem.Çin depremi olduğunda görüşmedik.
Garip,mucizevi ama gerçek.
Bakınız bu tarz durumlar genelde bir şehir efsanesi olarak yayılmaktadır. Birisi birşey söyler o öyle bir yayılırki gerçek haline gelir.
Evet şuan bilimin açıklayamadığı bir çok şey var, üzerinde çalışmlar da yapmaktadır. Ama bu araştırma yapılan konunun yani bilimin henüz açıklayamadıklarının bilimsel gerçekliklere dayanmaz.
Taki ne zaman bu konu hakkında bilimsel bir açıklama yapılır, yani kanıtlanır o zaman gerçekliği ve doğruluı ortaya çıkar. İşte ben de bunlar gerçekleşmedikçe buna inanamam.
O açıdan ben bu adama inanmıyorum.
- Katılım
- 24 Temmuz 2006
- Mesajlar
- 9,530
- Reaction score
- 122
Yagmayok oku;
alsana bilim bunlarada yalan de hadi
üslubunuza dikkat edin illa sizin doğrularınızı insanlar kabul etcek diye birşey yok.
Bende genellikle mucizevi olaylara pek inanmayan birisiyim fakat birinci elden tanıyan birisiym.Bu kişinin(konu başlığındaki şahıs değil) bu özelliğini bilen sınırlı insanlardan biriyim.Kendisini topluma mal etme çabası olmayan sıradan bir eğitimci kendisi.Bu sebeple önyargılı olmamanızı öneririm.
saçmalıktan başka birşey değil
Ruen bunun önyargılı olmak ile bir alaksı olmadığını düşünüyorum. Getirin bunun bilimsel (Kanıtlanmış) açıklamısını, inanamyım bu adama.
Burada demek istediğim sadece bu. Herhangi kişiye bir hakaret etme veya bir suçlama çabasın içinde falan değilim.