Sayın Ala'nın Açıklamaları Beni Hiç Rahatlatmıyor
Bugün mail kutuma gelen bir mesajla hiç girmediğim ve girmeyeceğimi düşündüğüm bir web sitesini ziyaret ettim. Siteyi duymuş olanlar vardır, fakir burada ismini zikredip reklamına vesile olacak değildir. Yalnız bazı işaretler vereyim.
Bu internet sitesindeTAK yani PKKnın (sözde) özel kuvvetler birimine ait olduğu iddia edilen bir açıklama vardı. TAKaçıklamasında, hükümetin Abdullah Öcalanın çözüm çabalarını heba ettiği öne sürülüyordu. Açıklamanın devamında ise şöyle tehdit içeren ifadelere yer veriliyordu:
"Bugün Kobaneye yöneltilen namluların sahiplerinden hesap sorma günü gelmiştir. Bundan sonra tüm metropoller eylem alanlarımız, tüm düşman kuvvetleri birincil hedeflerimizdir. Kobane yangın yerine çevrilmişken Türkiye metropolleri rahat uyumayacaktır. TAK, tüm metropollerdeki düşman güçlerine Kobanedeki yangını taşıyacak ve oraları cehenneme çevirecektir. *Globalhaber.tv
Konuyla ne kadar alakalı bulacaksınız bilemem ama dün İç İşleri Bakanımız Sayın Efkan Ala Beyefendi şu açıklamayı yaptı: "Halkımız Rahat Olsun"
Efkan ALA daha sonrasında ise içimize su serpme nevinden olduğunu düşündüğü şu sayıları verdi: "31 kişi öldü, 351 kişi yaralandı, 1113 bina yakıldı, 1177 araç yakıldı, 1024 kişi gözaltında..."
Anlaşılan o ki korkulacak hiçbir şey yok (!)
İyi de, neden içim hiç rahatlamadı? Koskoca bir ülkenin eski başbakanının, yeni cumhurbaşkanının, seçilmiş bir milletvekil olmadığı halde İç İşleri Bakanı yaptığı bir zat Rahat olun! diyorsa olmam gerekliydi.
İşin latifesi tamamen bir tarafa, 31 kişinin öldüğünü, 351 kişinin yaralandığını ve binlerce bina, aracın yakıldığını ama buna rağmen devletimizin gayretlerinin de bir fayda vermediğini görmek beni hiç rahatlatmıyor...
AKP Aydın Milletvekili Ali Gültekin Kılınçın, "Paralel polisler beni öldürecekti" diyerek suçladığı ve iddiasını ispatlayamadığı eski Nazilli Emniyet Müdürü Atıf Şahin, şüpheli bir şekilde gönderildiği yeni görev yeri olan Bingölde şehit olduğunu görmek beni hiç rahatlatmıyor.
Olayların ilk patlak verdiği gün hükümet adına açıklama yapması için Başbakanımızın değil, İç İşleri Bakanımızın değil veya Başbakan yardımcılarının değil de Türkiye Cumhuriyeti Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı ve Diyarbakır Milletvekili sayın M. Mehdi Eker'in medyanın önüne çıktığını görmek beni hiç rahatlatmıyor.
Yine olayların ilk patlak verdiği günün gecesinde, İstanbul'da meydanlar savaş yerine, market ve dükkanlar ise yağma yerine dönmüşken bir belediyemizin Özel Fatih Koleji adlı bir eğitim yuvasının duvarını, yol geçirme derdiyle, sanki başka önemli işleri yokmuş gibi polis nezaretinde yıkmaya çalışmasını haber almak beni hiç rahatlatmıyor.
Bazılarının, ISİD Kobane'den çekiliyor iddiasının aksine son bir saldırı ile onu ele geçirmek için pusuya yatmış olduğunu bilmek beni hiç rahatlatmıyor.
50 PKK'lının ses getirecek eylemler yapmak üzere Diyarbakır'ın Dicle ilçesi kırsalına gönderildiği şeklinde istihbarat alındığı (CihanHaber) biliniyorken, Diyarbakır Özel Harekat Şube Müdürlüğü'nde yıllardır terörle mücadelede aktif rol alan 60 özel harekâtçı polisin hiçbir gerekçe gösterilmeden görevden alınması beni hiç rahatlatmıyor.
Nihayi olarak:
Sayın Başbakanımız Ahmet Davutoğlu, ülke nüfusunun büyük bir oranını temsil eden CHP'nin başkanı Kılıçdaroğlu'na hitaben Kılıçdaroğlu bilsin ki, onun aklına ihtiyacımız yok, sadece sussun." dediğini ve bu ortamda Cumhurbaşkanımızın da, AKP'li gibi yine muhalefete iktidarı rahat bırakmalarını söylediği ama Barış Süreci diyerek, İmralı'da ömür boyu hapis yatan, terörizm suçlusu Abdullah Öcalan'ın fikirlerine bazılarının ihtiyaç duyduğunu bilmek beni hiç rahatlatmıyor.
Sizi bilmem ama Sayın Ala'nın açıklamaları beni hiç ama hiç rahatlatmıyor.
Ahmet Alp HAN
Twitter: @ahze22
Bugün mail kutuma gelen bir mesajla hiç girmediğim ve girmeyeceğimi düşündüğüm bir web sitesini ziyaret ettim. Siteyi duymuş olanlar vardır, fakir burada ismini zikredip reklamına vesile olacak değildir. Yalnız bazı işaretler vereyim.
Bu internet sitesindeTAK yani PKKnın (sözde) özel kuvvetler birimine ait olduğu iddia edilen bir açıklama vardı. TAKaçıklamasında, hükümetin Abdullah Öcalanın çözüm çabalarını heba ettiği öne sürülüyordu. Açıklamanın devamında ise şöyle tehdit içeren ifadelere yer veriliyordu:
"Bugün Kobaneye yöneltilen namluların sahiplerinden hesap sorma günü gelmiştir. Bundan sonra tüm metropoller eylem alanlarımız, tüm düşman kuvvetleri birincil hedeflerimizdir. Kobane yangın yerine çevrilmişken Türkiye metropolleri rahat uyumayacaktır. TAK, tüm metropollerdeki düşman güçlerine Kobanedeki yangını taşıyacak ve oraları cehenneme çevirecektir. *Globalhaber.tv
Konuyla ne kadar alakalı bulacaksınız bilemem ama dün İç İşleri Bakanımız Sayın Efkan Ala Beyefendi şu açıklamayı yaptı: "Halkımız Rahat Olsun"
Efkan ALA daha sonrasında ise içimize su serpme nevinden olduğunu düşündüğü şu sayıları verdi: "31 kişi öldü, 351 kişi yaralandı, 1113 bina yakıldı, 1177 araç yakıldı, 1024 kişi gözaltında..."
Anlaşılan o ki korkulacak hiçbir şey yok (!)
İyi de, neden içim hiç rahatlamadı? Koskoca bir ülkenin eski başbakanının, yeni cumhurbaşkanının, seçilmiş bir milletvekil olmadığı halde İç İşleri Bakanı yaptığı bir zat Rahat olun! diyorsa olmam gerekliydi.
İşin latifesi tamamen bir tarafa, 31 kişinin öldüğünü, 351 kişinin yaralandığını ve binlerce bina, aracın yakıldığını ama buna rağmen devletimizin gayretlerinin de bir fayda vermediğini görmek beni hiç rahatlatmıyor...
AKP Aydın Milletvekili Ali Gültekin Kılınçın, "Paralel polisler beni öldürecekti" diyerek suçladığı ve iddiasını ispatlayamadığı eski Nazilli Emniyet Müdürü Atıf Şahin, şüpheli bir şekilde gönderildiği yeni görev yeri olan Bingölde şehit olduğunu görmek beni hiç rahatlatmıyor.
Olayların ilk patlak verdiği gün hükümet adına açıklama yapması için Başbakanımızın değil, İç İşleri Bakanımızın değil veya Başbakan yardımcılarının değil de Türkiye Cumhuriyeti Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı ve Diyarbakır Milletvekili sayın M. Mehdi Eker'in medyanın önüne çıktığını görmek beni hiç rahatlatmıyor.
Yine olayların ilk patlak verdiği günün gecesinde, İstanbul'da meydanlar savaş yerine, market ve dükkanlar ise yağma yerine dönmüşken bir belediyemizin Özel Fatih Koleji adlı bir eğitim yuvasının duvarını, yol geçirme derdiyle, sanki başka önemli işleri yokmuş gibi polis nezaretinde yıkmaya çalışmasını haber almak beni hiç rahatlatmıyor.
Bazılarının, ISİD Kobane'den çekiliyor iddiasının aksine son bir saldırı ile onu ele geçirmek için pusuya yatmış olduğunu bilmek beni hiç rahatlatmıyor.
50 PKK'lının ses getirecek eylemler yapmak üzere Diyarbakır'ın Dicle ilçesi kırsalına gönderildiği şeklinde istihbarat alındığı (CihanHaber) biliniyorken, Diyarbakır Özel Harekat Şube Müdürlüğü'nde yıllardır terörle mücadelede aktif rol alan 60 özel harekâtçı polisin hiçbir gerekçe gösterilmeden görevden alınması beni hiç rahatlatmıyor.
Nihayi olarak:
Sayın Başbakanımız Ahmet Davutoğlu, ülke nüfusunun büyük bir oranını temsil eden CHP'nin başkanı Kılıçdaroğlu'na hitaben Kılıçdaroğlu bilsin ki, onun aklına ihtiyacımız yok, sadece sussun." dediğini ve bu ortamda Cumhurbaşkanımızın da, AKP'li gibi yine muhalefete iktidarı rahat bırakmalarını söylediği ama Barış Süreci diyerek, İmralı'da ömür boyu hapis yatan, terörizm suçlusu Abdullah Öcalan'ın fikirlerine bazılarının ihtiyaç duyduğunu bilmek beni hiç rahatlatmıyor.
Sizi bilmem ama Sayın Ala'nın açıklamaları beni hiç ama hiç rahatlatmıyor.
Ahmet Alp HAN
Twitter: @ahze22