Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener, A Milli Futbol Takımımızın 2010 Dünya Kupası'na gitme şansını kaybetmesi ve Terim'in istifa kararıyla ilgili açıklama yaptı.
İşte Özgener'in açıklamaları:
"A Milli Takımımızın 10 Ekim Cumartesi akşamı Belçika ile oynadığı müsabaka sonrasında yaşanan gelişmeler ve gündeme gelen konularla ilgili olarak kamuoyunu doğru bilgilendirme ve aydınlatma adına, aşağıdaki açıklamayı yapma gereğini duyuyorum.
Bilindiği gibi A Milli Futbol Takımımız, dün oynanan Belçika müsabakası sonrasında 2010 Dünya Futbol Şampiyonası Finallerine gitme hakkını kaybetmiştir. Bu sonuç, Milli Takımımız adına yepyeni bir dönemin başlangıcı anlamına gelmektedir. Yeni dönemi sağlıklı bir şekilde değerlendirebilmek için, geçmiş dönem ve yaşanan süreçlerin analizinin doğru yapılması gerektiğini düşünüyorum.
Geçmişe analitik bir yaklaşımla baktığımız takdirde, Milli Takımımızın Dünya Şampiyonası ve Avrupa Şampiyonası gibi organizasyonlarda elde etmiş olduğu çok büyük başarıların ardından yaşamış olduğu hayal kırıklığı ve düşüşleri gözlemlemekteyiz. Bu da, başarılarımızın sürekliliği ve kalıcılığı ile ilgili önemli bir problemimiz olduğunu ortaya koyuyor. Bu gerçeği doğru tanımlamak gerekirse; “istikrar sorunu” olarak adlandırmanın yanlış olmayacağı düşüncesindeyim. Milli Takımımız, dünya futbolu üzerinde önemli başarılar elde etmiş ama başarı çerçevesinde bir istikrarı maalesef yakalayamamıştır. Yeni dönemde, Futbol Milli Takımımızın ana hedefinin, bu istikrar sorununun ortadan kaldırılması yönünde yapılacak çalışmalar olması gerektiğine inanıyoruz.
'TERİM'E HİZMETLERİ İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİZ'
Müsabaka öncesinde, değerli hocamız Fatih Terim’le de istikrar konusunu sıklıkla konuşmuştuk. Kendisinin müsabaka sonrasında almış olduğu istifa kararını televizyondan öğrendim. Bu karar, Sayın Terim’in kendi kararıdır. Ben ve Yönetim Kurulundaki arkadaşlarım, hocamızın kararını saygıyla karşıladık. Kendisi Milli Takımlarımıza büyük hizmetler vermiştir. Bugüne kadar yapmış olduğu hizmetler için kendisine çok teşekkür ederiz.
Grup eleme maçlarının sona ermesi ile birlikte, Milli Takımlarımız yepyeni bir döneme giriyor. Göreve geldiğimiz günden beri her konuda olduğu gibi bu konuda da olaya günlük ve geçici bir yaklaşımla değil, sporun evrensel değerleri ve başarının bilimsel zorunlulukları boyutunda bakmaktayız. Konuyu bu boyutta değerlendirdiğimizde, gündemimizin bir teknik direktör değişikliği değil, tamamen yeniden yapılanma ve A dan Z ye tüm milli takım olgumuzun yapılandırılması olarak bakıyoruz. Bunun başında yer alacak teknik direktör konusunun da bu büyük planın önemli ama sadece bir parçası olduğuna inanıyoruz. Ben ve Yönetim Kurulundaki arkadaşlarımız, bu yeni dönemin en sağlıklı ve çağdaş şekilde yapılandırılması için çalışmalarımızı başlattık. Gelişmeleri de önümüzdeki günlerde kamuoyu ile paylaşıyor olacağız.
Çok doğal olarak önümüzdeki günler kamuoyunda teknik direktör isimleri ile ilgili tahmin ve buna bağlı senaryolarla geçiyor olacaktır. Bu tahminler öncesinde söylemek istediğimiz tek şey, Türk Futbol Milli Takımlar'ının yeniden yapılanma çalışmaları içerisinde görev alacak teknik adamın futbolumuzu uluslararası alanda başarıya götürecek ve de en önemlisi bu başarıyı istikrarlı kılacak deneyim, birikim ve özelliklere sahip biri olacağıdır. Futbol Federasyonumuz bu misyon ve vizyon doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor olacaktır."
İşte Özgener'in açıklamaları:
"A Milli Takımımızın 10 Ekim Cumartesi akşamı Belçika ile oynadığı müsabaka sonrasında yaşanan gelişmeler ve gündeme gelen konularla ilgili olarak kamuoyunu doğru bilgilendirme ve aydınlatma adına, aşağıdaki açıklamayı yapma gereğini duyuyorum.
Bilindiği gibi A Milli Futbol Takımımız, dün oynanan Belçika müsabakası sonrasında 2010 Dünya Futbol Şampiyonası Finallerine gitme hakkını kaybetmiştir. Bu sonuç, Milli Takımımız adına yepyeni bir dönemin başlangıcı anlamına gelmektedir. Yeni dönemi sağlıklı bir şekilde değerlendirebilmek için, geçmiş dönem ve yaşanan süreçlerin analizinin doğru yapılması gerektiğini düşünüyorum.
Geçmişe analitik bir yaklaşımla baktığımız takdirde, Milli Takımımızın Dünya Şampiyonası ve Avrupa Şampiyonası gibi organizasyonlarda elde etmiş olduğu çok büyük başarıların ardından yaşamış olduğu hayal kırıklığı ve düşüşleri gözlemlemekteyiz. Bu da, başarılarımızın sürekliliği ve kalıcılığı ile ilgili önemli bir problemimiz olduğunu ortaya koyuyor. Bu gerçeği doğru tanımlamak gerekirse; “istikrar sorunu” olarak adlandırmanın yanlış olmayacağı düşüncesindeyim. Milli Takımımız, dünya futbolu üzerinde önemli başarılar elde etmiş ama başarı çerçevesinde bir istikrarı maalesef yakalayamamıştır. Yeni dönemde, Futbol Milli Takımımızın ana hedefinin, bu istikrar sorununun ortadan kaldırılması yönünde yapılacak çalışmalar olması gerektiğine inanıyoruz.
'TERİM'E HİZMETLERİ İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİZ'
Müsabaka öncesinde, değerli hocamız Fatih Terim’le de istikrar konusunu sıklıkla konuşmuştuk. Kendisinin müsabaka sonrasında almış olduğu istifa kararını televizyondan öğrendim. Bu karar, Sayın Terim’in kendi kararıdır. Ben ve Yönetim Kurulundaki arkadaşlarım, hocamızın kararını saygıyla karşıladık. Kendisi Milli Takımlarımıza büyük hizmetler vermiştir. Bugüne kadar yapmış olduğu hizmetler için kendisine çok teşekkür ederiz.
Grup eleme maçlarının sona ermesi ile birlikte, Milli Takımlarımız yepyeni bir döneme giriyor. Göreve geldiğimiz günden beri her konuda olduğu gibi bu konuda da olaya günlük ve geçici bir yaklaşımla değil, sporun evrensel değerleri ve başarının bilimsel zorunlulukları boyutunda bakmaktayız. Konuyu bu boyutta değerlendirdiğimizde, gündemimizin bir teknik direktör değişikliği değil, tamamen yeniden yapılanma ve A dan Z ye tüm milli takım olgumuzun yapılandırılması olarak bakıyoruz. Bunun başında yer alacak teknik direktör konusunun da bu büyük planın önemli ama sadece bir parçası olduğuna inanıyoruz. Ben ve Yönetim Kurulundaki arkadaşlarımız, bu yeni dönemin en sağlıklı ve çağdaş şekilde yapılandırılması için çalışmalarımızı başlattık. Gelişmeleri de önümüzdeki günlerde kamuoyu ile paylaşıyor olacağız.
Çok doğal olarak önümüzdeki günler kamuoyunda teknik direktör isimleri ile ilgili tahmin ve buna bağlı senaryolarla geçiyor olacaktır. Bu tahminler öncesinde söylemek istediğimiz tek şey, Türk Futbol Milli Takımlar'ının yeniden yapılanma çalışmaları içerisinde görev alacak teknik adamın futbolumuzu uluslararası alanda başarıya götürecek ve de en önemlisi bu başarıyı istikrarlı kılacak deneyim, birikim ve özelliklere sahip biri olacağıdır. Futbol Federasyonumuz bu misyon ve vizyon doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor olacaktır."