Yaşamak,yavaş yavaş ölmektir

Eflatun adlı filozofun çok güzel bir sözüyle karşılaştım paylaşmak istedim.
Düşünene ve anlayana çok şey ifade eden kısa bir söz.

"Yaşamak, yavaş yavaş ölmektir"​

peki şimdi biz neden yaşamak yavaş yavaş ölmektir onu tartışalım?

Sizce eflatunun bakış açısı sadece bardağın boş tarafına bakmakmıdır yoksa hakikat mıdır? Bana göre hakikatin ta kendisi. size göre?
Neden niçin açıklayınız?

Ben yavaş yavaş yaşayanlardanım.
ölümün öyle yavaş yavaş değil bir seferde hiç beklenmediği bir anda geleceğine inanırım.

Beklemekten sıkılanların felsefesi yavaş yavaş ölmek olsa gerek.

Yaşam çok güzel (birden bire ölümle son bulacak olsa da)

Ama insanlar, ölümü düşünmeden yaşarsa, bi anda ölürse,yaşamamış gibi ölmüş olmazlar mı?

Bence bu sözle anlatılmak istenen hakikat, yani yavaş yavaş ölmek, hayatta tek gerçek olan ölümün yaklaşmasıdır.

Yaşamak, yavaş yavaş ölmektir

Bu kelimeyi Eflatun bence "Kendilerini adalet getirdiğini sanan masum insanları öldüren , askerin canına kıyan , polisi öldüren, sivil halkı petrol için öldüren, hiç yoktan insan canına kıyan , çalan, hak yiyen VB.... zalim yönetici veya insanlara söylemiştir .. Ne yazık onlara gerçekten onlar için Yaşamak, yavaş yavaş ölmektir....

doğduğumuz anda ölüme doğru giden yolculuk başlıyor.

alacağımız nefesler bile sayılıdır. her bir nefes alışımızda toplam nefesten bir tane daha eksiliyor. Ama bu nefeslerin sayısı kiminde az kiminde çok. Ama ne olursa olsun ölüm bütün insanlar için anidir.

bu konuyu gördüğüm isabet olmuş... Yaşamak yavaş yavaş ölmektir bu tabiatın kanunudur ama aşağıdaki linkte bir konu açtım 40 yaşına kadar din iman nedir bilmeyen bir insanın kendi ağzından yaşadıklarını anlattığı bir video bir çoğu için komedi gelecektir ama ali tuncay ın videosunu mutlaka izleyin.

http://video.google.com/videoplay?docid=4656938118854942046&q=ali+hoca

video içinde şöyle bir kısım var diyorki.. Birgün olsun diyo sofrada yediğiniz tavuktan daha rahat olduğunuz bir gün var ise getirin bana nasıl yaptığınız bütün avrupanın parasını türkiyeye dökeyim. Dünyada öleceğini bilen tek canlı insandır.

Lütfen videoyu izleyin.

http://video.google.com/videoplay?docid=4656938118854942046&q=ali+hoca

"Yaşamak, yavaş yavaş ölmektir"

Pek katılmıyorum bu cümleye.

Ölmek sonsuz bir hayatın başlangıcı ise; Yaşamak, sonsuz bir hayata hazırlık telaşına dönüşür.

Bu cümle öldüğünde yok olacağını düşünenler için yerinde olabilir. Onlar evet ben hergün yavaş yavaş ölüyorum diyerek karalar bağlayabilirler.

Zanza' Alıntı:

"Yaşamak, yavaş yavaş ölmektir"

Pek katılmıyorum bu cümleye.

Ölmek sonsuz bir hayatın başlangıcı ise; Yaşamak, sonsuz bir hayata hazırlık telaşına dönüşür.

Bu cümle öldüğünde yok olacağını düşünenler için yerinde olabilir. Onlar evet ben hergün yavaş yavaş ölüyorum diyerek karalar bağlayabilirler.

Genişletmek için tıkla ...

aksine, ölümden sonra yaşama inananlar bu cümleyi kullanırlar.
Çünkü bu söz sadece dünya için söylenmiş bir sözdür.Çok geniş anlamda bakarsanız sizin dediğinizde mantıklı.


Sarget arkadaşım çok önemli bir noktaya değinmiş.Dünyada öleceğini bilen tek canlı insan diye..Öyleyse bu bize anlatıyorki, bu kainatı yaratan insanın düşünmesini ve ölümden sonrasına hazırlanmasını istiyor.

yoksa bu aklını kullanabilen tek canlının insan olduğunu mu gösteriyor?
yoksa öleceğini bildiğini söyleyebilen tek canlının insan olduğunu mu? ya da bizim anladığımız lisanda söyleyebilen?