İyinet'e Hoşgeldiniz!

Türkiye'nin En Eski Webmaster Forum'una Hemen Kayıt Olun!

Kayıt Ol!

Seo İpucu Yeni başlayanlar için Seo rehberi

Yeniçeri

Ne Mutlu Türküm Diyene
İyinet Üyesi
Katılım
14 Şubat 2009
Mesajlar
9,780
Reaction score
307
Tam olarak bilmiyorum, nedir bu seo denilen olay?

Temelden ele almak sözkonusu olduğu zaman ders müfredatlarından pek yabancı olmadığımız üzere tanımdan başlamak gerekiyor sanırım. Bildiğiniz üzere SEO, İngilizce “Search Engine Optimization” kelimesinin baş harflerinden oluşan bir kısaltma. Türkçe karşılığı, “Arama Motoru Optimizasyonu” ve “Arama Motoru Eniyilemesi” olarak geçiyor. Son tanımın biraz ilginç durduğunun farkındayım ancak bir yıl öncesine kadar, bu çeviriyi daha uygun bulan wikipedia’nın literatüründe kelimenin karşılığı buydu. SEO süreci Site-içi Optimizasyon” ve “Site-dışı Optimizasyon” olmak üzere iki farklı bölümde inceleniyor.


Temelde Google Bot adı verilen Google’ın kullandığımı örümcek mantığı ile ilerleyen SEO’yu kavramak için öncelikli olarak Google Bot’u tanımamız gerekiyor. Arama motoru örümcekleri olarak bilinen botlar, internetin tamamını linklerden linklere atlayarak gezip, veritabanına kaydeden yüksek teknolojili programlardır. Google Bot en gelişmiş altyapıya sahip örümceklerden birisidir, rehberimiz içerisinde sıklıkla Google Bot’tan bahsedeceğiz.


Site-dışı seo işlemleri

Bu bölümde web sitenizin dışında yapabileceğiniz SEO değişikliklerinde dair bilgiler bulacaksınız. Öncelikle Google’ın siteleri değerlendirme kriterlerine göz atıp, sıralama değişikliklerinin temelini oluşturan arama motoru algoritmalarından bahsedeceğiz. Backlink kavramıyla ilgil bilgiler verdikten sonra, web siteniz için kullanabileceğiniz link edinme methodlarını sizinle paylaşacağız.


Google siteleri nasıl değerlendiriyor?

Google’ın bu denli popüler olmasının altında yatan en önemli şey, sunduğu servis çeşitliliğinden öte isabetli arama sonuçları olsa gerek. Pek çoğumuz Google ile tanışma hikayesini bile hatırlamadan internet tarihi boyunca Google kullanmışızdır. Yabancı SEO forumlarında sıkça kullanılan kavramlardan biri olan Reverse Engineering yani tersine mühendislik sistemini kullanarak Google’ı anlamaya çalışalım. Bunun için yaklaşık 13 sene geriye gidip Stanford Üniversitesi’nde master yapan iki öğrenci olan Larry Page ve Sergey Brin‘in üzerinde çalıştıkları proje olan PageRank’i incelememiz gerekiyor. 1998 senesi aslında internetin en büyük arama motorunun web ile tanışması için oldukça geç bir tarih. Google piyasaya girmeden önceki dönemde hüküm süren Yahoo ve Altavista’nın arama sonuçlarını sitelerin üst kısımlarında yer alan metatag etiketlerine ağırlık vererek yapıyor olması pek çok suistimali de beraberinde getirmişti. Pek çok webmaster bu durumu manipüle ederek web sitelerinin kolayca üst sıralarda yer almasını sağlıyordu. İşte tam bu noktada sitelerin kalitelerini belirleyecek yeni bir algoritmaya ve sisteme ihtiyaç vardı ve bunun sonucunda PageRank™ doğmuş oldu.


Pagerank nedir ve tam olarak nasıl çalışıyor?

Pagerank’ı en net şekilde ifade etmek için Web’in demokrasisi adını verebiliriz. Yani dünya üzerine eşitliği(!) sağlayan demokrasi durumunun bir benzerini internete yaratan bu ikili bugün sadece 23 bin çalışan ile 24 milyar dolar ciro yapmanın sırrını bu sisteme borçlular. Google’ın bu algoritmayla yarattığı fark öyle gözle görülürdü ki, kısa bir süre içerisinde inanılmaz bir büyüme sağlayarak sektörde büyük bir kullanıcı yüzdesine sahip oldu. Algoritmayı biraz daha netleştirmek için bir görsel kullanalım.

pagerank-algoritmasi.gif


Görselin oldukça karışık göründüğünün farkındayım ama anlattığımda ne kadar basit bir mantık üzerinden işlediğini göreceksiniz. Demoktasi sisteminden bahsettik ancak buradaki demokrasi, bizim bildiğimiz demokrasiden biraz daha farklı.

Burada oy vermek, bir siteye bağlantı vermek anlamına geliyor. Yani sizin bir sitenin yararına çalışma yapmanız için, o siteye link vermeniz gerekir.
Bu demokrasi sisteminde, herkes eşit değildir! Hiç link almamış bir sitenin vereceği link ile, binlerce linke sahip büyük bir siteden alınacak link denk değildir.
Seçim genellikle üç ayda bir tekrarlanır ve kazananlar 10 üzerinden bir puan ile ödüllendirilirler. Genellikle Türkiye’de 1 ile 6 arası değişen bu ortalama üniversite sitelerinde 9′a kadar ulaşabilmektedir.

Tüm katılımcı siteler genellikle üç ayda bir sonuçları güncellenen PageRank değerlerini PageRank sorgulama siteleri üzerinden öğrenebilirler.
Öğrendikleri bu değer, hem edindikleri linklerin Google gözündeki değerlendirmesi hem de link verirken yaptıkları katkıyı belirten bir değeri ifade eder.
Sanırım yukarıdaki 5 madde PageRank sistemini oldukça net bir şekilde kavramınızı sağlamıştır. PageRank 2006 yılına kadar oldukça aktif bir algoritma idi ancak günümüzde bu sistemin de açıklarından faydalanılarak üst sıralarda yer alınması sürecinin kolaylaşması sonucu Google pek çok alternatif önlem aldı. 2011 yılını değerlendirdiğimizde, temel olarak PageRank algoritması yukarıdaki 5 kurala da sadıktır ancak bu kadar sade olmanın çok dışında, daha kompleks bir sistem içerisinde çalışmaktadır. Temel eğitiminizi tamamladıktan sonra sitemizde yayımlanacak diğer yazıları inceleyerek, bahsettiğim kompleks sistemlerin mantıklarını çok daha kolay kavrayabilirsiniz.


Tek etken pagerank mi? Nasıl link edineceğim?

Elbette tek etken PageRank değil. TrustRank, Hilltop, HITS ve Orion algoritmaları gibi çok çeşitli algoritmalar sözkonusu. Her biri farklı bir kritere göre sitenizi değerlendiriyorken, tüm algoritmalar çerçevesinde güven telkin edebilmek oldukça zor görünebilir ancak temeli kavradıktan sonra bu düzene uygun siteler yaratacaksınız ve Google başarısı sizin her yeni sitenizde aşina olduğunuz bir standart haline gelecek.

Link edinme konusu günümüzde başlı başına bir sektör haline gelmiş durumda. Dışarıdan aldığınız her bir bağlantıya verilen isim olan backlink ne yazık ki kolay kolay edinilebilen bir şey değil,en azından Türkiye şartlarında. Gerek içerik haklarını koruyan yasal prosedürlerin yeterince gelişmemesi, gerekse başta blog yazarları olmak üzere pek çok webmasterın link vermek konusundaki bencillikleri dolayısıyla ne yazık ki link edinebilmek oldukça zorlaşıyor. İçeriğinizin kaliteli olduğunu görerek, blogunda paylaşmak isteyen çoğu yazar link vermek yerine “alıntıdır“ yazısını koymayı tercih ediyorlar, tabii bunu yapanlar dahi küçük bir azınlık genellikle kendi metinleri gibi yayımlıyorlar. Hâl durum böyle olunca, PageRank değeri en yüksek şahıs siteleri dünya ortalamsının çok altında kalıyor.


Başarılı bir link stratejisi oluşturmak için aşağıdaki 10 öneriyi kesinlikle gözardı etmeyin.

1) Bu konuda hizmet veren BacklinkPaketleri.com benzeri bir kuruluş ile anlaşmanız veya forumlardaki link alım/satım bölümlerinden link satın almanız. (detaylı bilgi için satıcılara ulaşın)
2) Kaliteli içerikler üreterek insanların link vermesini beklemek veya internet üzerinde makalenizi paylaşıp linkinizi paylaşım içinde muhafaza ederek link edinmek. (Google tarafından önerilen)
3) Sitenizi DMOZ ve benzeri kaliteli web dizinlerine eklemek. (sınırlı miktarda tavsiye edilir)
4) Sitenizin çeşitli bloglarda tanıtımını sağlayan özgün tanıtım yazıları satın almak. (tavsiye edilir)
5) Ücretsiz blog servislerini kullanıp, özgün içerikler üreterek kendi backlinklerinizi oluşturmak. (çok yoğun iş gücü gerektirir)
6) Çeşitli SEO araçları kullanarak, kendi backlinklerinizi oluşturmak. (acemilere kesinlikle önerilmez)
7) Her ne kadar günümüzde etkili olmasa da, forumlardaki link değişimi bölümlerini kullanmak veya para karşılığı link satın almak. (tavsiye edilmez)
8) Yüzlerce yere aynı anda backlink ekleyen ücretsiz servislerden faydalanmak. (kesinlikle tavsiye edilmez)
9) Arama motorlarına kayıt adı altında SEO yaptığını iddia eden servislerden faydalanmak. (kesinlikle tavsiye edilmez)
10) Ücretsiz SEO Danışmanlığı adı altında, web sitelerinizin şifrelerini edinme talebinde bulunan kişilerden yardım almak. (kesinlikle tavsiye edilmez)


Site dışı seo sadece linklerden mi ibaret?

Tabii ki hayır. Site-dışı SEO’da etkili faktörlerin başında tıklanma oranı farklılığı, domain yaşı ve ziyaretçinin sitede kalma süresi (Google Analytics için geçerli) geliyor.

Tıklanma oranı farkındalığı olarak tanımlanabilecek olan aksiyon sitenizin ilk sayfaya çıktıktan sonra üst sıralara yükselmesi sürecinde oldukça etkili ve sağlam bir mantık üzerine kurulu. Bir sonraki bölüm olan site-içi seo alanında detaylı olarak bahsedeceğimiz title,metatag ve description kavramlarının büyük bir etki yarattığı bu sıralama faktöründe sitenizin çarpıcı başlıklara sahip olması büyük önem arz ediyor. Örneğin; Google’da “televizyon fiyatları” araması yapan bir kullanıcı, fiyat olarak en uygun televizyon satış sitelerini aradığı için cimri.com, akakce.com ve ucuzu.com gibi bilindik fiyat karşılaştırma sitelerini tıklayacaktır. Fiyat karşılaştırma sitesinin 6. sırada olduğunu varsayalım, ilk sıralarda yer alan e-ticaret sitelerinin satış sayfaları yerine pek çok kullanıcı normal tıklama oranını aşacak şekilde 6. sıradaki kullanıcıyı tıklıyorsa bu durum Google tarafından “keyword ile ilgili olan site” durumuyla değerlendiriliyor ve tıklanan sitenin üst sıralarda yer alması oldukça kolaylaşıyor. Bu durumdan ötürü sitenizle ilgili kullanıcıyı tıklamaya sevk edecek başlıklar oluşturmalısınız.

Domain yaşı ise, isminden anlaşılacağı üzere alan adının kayıt edildiği tarih ile ilgili olan bir durum. Google’ın web sayfalarını nitelerken kullandığı değerin PageRank olduğundan bahsetmiştik. Sıralamada etkin olan bir diğer algoritmanın adı da TrustRank yani Google’ın sitenize ne kadar güvendiğini ifade eden bir değer. Bunu sorgulayabilmek mümkün değil, tamamen Google verimerkezlerinde tutulan bu datanın yükselmesinde en çok etkili olan konulardan birinin domain yaşı olduğu biliniyor. İnternet sektörüne ne kadar erken girdiyseniz, SEO konusunda o kadar avantajlısınız. Astronomik rakamlar ödeyip SEO ile uyumlu ve yaşlı bir domain satın almayı da deneyebilirsiniz ancak domain yaşı en önemli kriter değil. Her zaman için yeni kayıtlanan bir domain ile de SEO konusunda başarılı olabilmek mümkün.

Ziyaretçinin sitede kalma süresi de bu alanda etkili olan bir diğer faktör. Ancak bilinenin aksine bu durum her zaman için geçerli değil. Google’ın bir ziyaretçinin sitenizde ne kadar kaldığını bilebilmesi teknik olarak mümkün değil. Ancak Google Analytics kullanıyorsanız, bu veriyi Google ile paylaşıyorsunuz demektir. İşte kritik nokta da tam burada. Ziyaretçilerinizin uzun süre vakit geçireceği eğlenceli bir blog ve forum etkileşimine sahipseniz kesinlikle Google Analytics kullanmalısınız! Çünkü uzun süreli ziyaretler, sitenizin kaliteli olduğunu gösterir ve bu veriyi Google Analytics kullanarak paylaşıyor oluşunuz büyük bir avantaj sağlar. Elbette her web sektörü için bu değişken olabiliyor. Flash oyun veya dizi sitelerinde kullanıcıların sitede kalma sürelerinin çok yüksek olması sebebiyle Google sitede kalma süresini hesaplama imkanı bulamadığı Analytics kullanmayan sitelere karşı özel bir cezalandırma uygulamıyor. Ancak yine de üstteki bilgileri akılda tutmakta fayda var.


Ziyaretçinin sitede kalma süresi (Google Analytics içib geçerli )
Site-içi seo işlemleri


Site-dışında yapılan SEO çalışmaları, SEO’nun en çok etki sağlayan tarafı olarak açıklanabilir. Ancak bir site her ne kadar backlink sahibi olursa olsun SEO’ya uyumlu bir altyapıya sahip olmadıkça potansiyelini tam olarak ortaya çıkaramaz. Bu sebepten ötürü, site-içi SEO çalışmaları oldukça kritik bir önem arz ediyor. Bu çalışmaların neler olduğuna geçmeden önce Google gibi düşünmek ne demek, ona göz atalım. Tersine mühendisliğin getirdiği avantajı kullanarak, sitemiz için en ideal site-içi optimizasyon değişikliklerinin ne olduğuna bu şekilde karar verebiliriz.


Nasıl google gibi düşünebilirim?

Google gibi düşünebilmek için, rehberin en başında bahsettiğimiz Google Bot’un neler yaptığını tekrar edelim. Bahsettiğim üzere, Google Bot linklerden linklere atlayarak siteleri veritabanına kaydeden gelişmiş bir yazılım. Ancak bu kadar veriyi kendi içinde nasıl değerlendirdiği ve sıralamayı neye göre yaptığı bizim asıl ilgi duyduğumuz konu. Yüzbinlerce petabayt büyüklüğündeki olan bu veriler değerlendirilirken aslında çok basit bir değerlendime mantığı kullanılıyor. Bilgisayar’ın çıkış noktasının insanın yaptığı işlemleri kolaylaştırmak olduğu prensibine dayanırsak, Google’ın her siteye bir dergi gibi baktığını düşünebiliriz. Ele aldığı verinin ne ile ilişkili olduğu kısmı da, bizim mantığımızda dergi kapağını incelememize karşılık geliyor. Bir derginin ne hakkında olduğunu incelemek için öncelikle kapağındaki başlığa ve içeriğine bakarsınız. İşte Google’ın da yaptığı şey tam olarak böyle. Title adı verilen başlıklandırmalar Google’ın öncelikli kriterleri arasında yer alıyor. Sonrasında bu dergiye yönelik açıklamaları ve kapakta yer alan özet içerikleri incelemek istersiniz. Google da description etiketine ve sitenin kategorilerine göz atarak öncelikli kategorizasyon işlemlerini tamamlıyor. Elbette dünyanın en büyük arama motorunun bu kadar basit bir şekilde sıralama yapması sözkonusu olamaz. Daha sonra dergi sayfalarını çevirip, başlıkları inceler yazıya göz atarız. İşte tam bu noktada Google’ın içerik başlıkları, anahtar kelime yoğunluğu ve yazının ilk 50 kelimesine verdiği önemi anlayabiliyoruz. Ayrıca derginin ne kadar düzgün göründüğü ve matbaadan herkes tarafından okunabilir bir şekilde çıkması da önemlidir. Bu mantığın Google karşılığı da tasarımın CSS ile düzenlenmiş olması ve W3C kriterlerine karşılık geliyor. Bunca karışık terimin arasında sizi daha fazla boğmadan basitleştirilmiş ve detaylı anlatıma geçiyorum.


Derginin kapağını yani title etiketini inceliyoruz

Dergi örneğinde bahsettiğimiz üzere, öncelikli olarak incelenecek veriler dergi kapağındaki başlıklardı. Web sitesini bir dergi olarak düşünürseniz kapak bölümüne karşılık gelen değerin de anasayfa olduğunu anlayabilirsiniz. Tarayıcıların üst kısmında pencerenin üstünde yer alan bölümün HTML dünyasındaki karşılığına title etiketi deniliyor. Bu etiketi kullanarak sadece sayfanızın pencereler üzerinde yazacak ismini değil, aynı zamanda Google için en önemli kriterlerden birinin karşılığını hazırlamış oluyorsunuz.

title-etiketini-ve-basliklandirmayi-goestermek-ici.gif


Resimde oklarla gösterilen bölümleri incelediğimizde, dergimizin kapak manşeti olan title’ı kullanarak en üstteki bordo renkli ok ile gösterilmiş olan bölümü düzenlemiş oluyorsunuz. Bu bölüm head etiketleri arasında kalan kısma karşılık geliyor. Kırmızı ok ile ilgili detaylı bilgiyi “başlıklandırma sadece bunlarla mı sınırlı?” bölümünde bulacaksınız.

Aşağıdaki kodları inceleyerek, title etiketinin nereye yerleştirilmesi gerektiğini görebilirsiniz.

[html highlight="3,4,5"]
<head profile=”http://gmpg.org/xfn/11″>
<meta http-equiv=”Content-Type” content=”text/html; charset=UTF-8″ />
<title>Anahtar kelimenizi içeren başlık.</title>
<meta name=”description” content=”Anahtar kelimenizi içeren açıklama.” />
<meta name=”keywords” content=”Kelime 1, Kelime 2, Kelime 3″ />
</head>
[/html]

Dergi sayfalarını incelemeye geri dönmeden hemen önce, sitemizi değerlendirirken Google’ın kullandığı önemli ölçüde değerli olan meta etiketlerini detaylı olarak inceleyelim. Meta etiketlerinden olan title pencere başlığı olarak gösteriliyor olmasına karşın, description ve keyword etiketleri sayfa üzerinde herhangi bir görüntü oluşturmuyor. Bu etiketler sadece arama motorları tarafından okunuyor. Burada dikkat etmemiz gereken şey, bu etiketler içerisinde hedef anahtar kelimemizi sıklıkla geçirmemiz. Ancak bunu abartılacak bir noktaya getirirsek, aksine ceza alma durumumuz sözkonusu olabilir. Çünkü site içerisinde yapılan tüm değişikliklerden webmaster sorumludur ve bunun doğal sonucu olarak siteyle ilgili yapılan spam değişikliklerden ötürü cezalandırma yoluna gidilebilir.

İdeal kullanımı daha belirgin bir hale getirmek için bir örnek üzerinden gidelim. Site-içi SEO’da örnek olarak aldığımız “televizyon fiyatları” kelime grubu için hazırlanmış bir örneği ele alalım.

[html highlight="3,4,5"]
<head profile=”http://gmpg.org/xfn/11″>
<meta http-equiv=”Content-Type” content=”text/html; charset=UTF-8″ />
<title>Televizyon Fiyatları Karşılaştırma Sitesi</title>
<meta name=”description” content=”Televizyon fiyatları arasında karşılaştırma yapmanıza imkan sağlayan bir web sitesi.” />
<meta name=”keywords” content=”televizyon fiyatları, lcd tv fiyatları, led tv fiyatları” />
</head>
[/html]

Yukarıdaki örnekte görüldüğü üzere, anahtar kelimeleri ölçülü bir şekilde kullanmak önem arz ediyor. Description etiketini seçerken mutlaka dikkat etmeniz gereken bir nokta daha var. Yazdığınız açıklama, Google aramaları sonuçlarında çıkan açıklama bölümünde listelenecektir. Bu sebepten ötürü seçtiğiniz title ve description büyük önem arz ediyor. Aşağıdaki örnekte gördüğünüz başlık title etiketine karşılık geliyorken, alttaki açıklama da description etiketine karşılık geliyor. Site-dışı SEO’da da belirttiğimiz tıklama oranı farklılığı gözönüne alındığından ötürü, arayan kullanıcının amacını analiz ederek buna göre tıklamaya sevk eden başlıklar seçmeniz de büyük önem arz ediyor.

description-etiketinin-googleda-goeruenuemuenue-go.gif


Örnek model olarak sergilediğimiz “televizyon fiyatları” aramasının ilk sırasında yer alan akakce.com’un hazırladığı örnek title ve description’ı inceleyebilirsiniz.

Meta etiketleri h azırlarken karakter limitleri olduğunu da unutmamanız gerek.

Title etiketi için maksimum 70 karakter.
Description etiketi için maksimum 160 karakter. (uzun olması durumunda Google tarafından üç nokta ile kısaltılır)
Keywords etiketi için maksimum 8 kelime.
Meta etiketleri her ne kadar en çok bilinen SEO tekniklerinden olsalar da description ve keywords etiketlerinin günümüzde çok da etkili olduğunu söyleyemeyiz.


Başlıklandırma sadece bunlarla mı sınırlı?

Dergi konusuna geri dönüş yapalım, dergilerde listelenen haber ve makalelerin de başlıkları büyük önem arz eder. Bunun web’e uygulanmış şekli de alt sayfaların başlıklandırılması tekniğidir. Bir blog sitesini ele alacak olursak, yayımlanan yazıların başlıklarında hedef kelimelerin yer alması büyük bir önem taşır. Buna karşın tüm başlıkların hedef kelimeleri içermesi de doğru bir kullanım değildir. Sayıyı çok fazla abartmadan, başlıklarınız içerisinde anahtar kelimenizi veya ona ait bir kelimeyi kullanmalısınız. SEOZEO.com için geçerli anahtar kelimenin seo olduğunu göz önüne alırsak, başlıklarımızın çoğunda SEO kullanımı olduğunu fark edebilirsiniz.

Başlıklandırma sırasında kullanılan html etiketi de önemlidir. Özellikle heading etiketi olarak bilinen h1-h2-h3 etiketlerinin hiyerarşi içerisinde kullanılmasına dikkat etmelisiniz. Genellikle üst sıralarda yer almak isteyen sitelerin anahtar kelimelerini h1 etiketi içerisinde kullanmlarının öneminden bahsedilir. Ancak bunun akıcılığı da oldukça önemlidir. Bizim önerdiğimiz kullanım ise;

HTML:
<h1>Üstte yer alacak anahtar kelimenizi içeren başlık</h1>
<h2>Blog yazıları veya alt bölümlerde kullanacağınız başlık</h2>
<h3>Yazı içerisinde alt başlıklar için kullanacağınız başlık</h3>

Bu konudaki örnek kullanımları incelemek için şu an okuduğunuz “Yeni Başlayanlar için SEO Rehberi” yazısındaki başlıklandırma methodlarını inceleyebilirsiniz.


Öncelikli anahtar kelimeleri nasıl belirtirim?

Siteye eklediğiniz içeriklerin ilk 25 ve 50 kelimesinin özel olarak değerlendirileceğini bilmeniz gerekir. İçerikle ilgili bir özet niteliği taşıyan giriş cümlelerine Google’ın önem verdiğini göz önüne alarak, bu alanlarda anahtar kelimelerinizi sıklıkla geçirmeye gayret etmelisiniz.


Anahtar kelime yoğunluğu nedir?

Anahtar kelime yoğunluğu, bir içerik içerisinde kullanılan tüm kelimelerin içeriğin geneline olan oranıdır. Örneğin, SEO konusunda bir makale yazılıyorsa bu makale içerisinde sıklıkla SEO kelimesinin geçiyor olması muhtemeldir. Bu sebepten ötürü hazırladığınız içeriklerde ilgili kelimenin sıklıkla geçmesine dikkat etmeniz pek çok SEO uzmanı tarafından önerilir. Buna karşın bazı SEO otoriteleri bunun artık kaydadeğer bir önem taşımadığını iddia ediyor. Başarılı sonuçlar için bu kriteri de gözardı etmeden içerik üretmenizi öneririm. Ayrıca başlıklar ile keyword uyumu yakalayan yazılar yazmak da oldukça önemli.

Anahtar kelime yoğunluğunu elbette tek tek ölçmek zorunda değilsiniz. Bu konuda hizmet veren çok sayıda program ve eklenti var. Bunları maddeler halinde listeleyelim;

WordPress için hazırlanmış olan Keyword Density Checker eklentisi blogunuza yazı yazarken anahtar kelimelerinizi analiz etmenize yardım ediyor.
Internet Explorer, Firefox, Google Chrome, Safari için en başarılı SEO eklentilerinden olan SEO Quake‘e ait olan Keyword Density modülünü kullanabilirsiniz.
Tüm web siteleri için kullanbileceğiniz SEOBook.com’un Keyword Density Analyzer aracı oldukça faydalı.
İdeal anahtar kelime kullanım yüzdesi kelime grupları içinde tekrarlı tekil kelimeler için %8 civarı olmakla birlikte çoklu kelime grupları için %6 civarlarına kadar düşürülebilir.


Anahtar kelimeleri vurgulamanın önemi

Anahtar kelimelerinizi yazı içerisinde geçirirken farklı bir renk ile belirtmeniz veya kalın-italik-altı çizili biçimlerle vurgulamanız önemlidir. Dergi mantığı üzerinden ilerlediğimizde, bu tip kelimelerin içeriğe dair önemli ipuçları verdiğini gözönünde bulundurursak Google’ın neden bu veriyi değerlendirdiğini daha net anlayabiliriz. Ancak bunun da son derece suistimal edilen bir SEO tekniği olması ve ziyaretçiye hoş bir görüntü sunmadığı için, SEOZEO ekibi olarak anahtar kelimeleri değil, dikkatinizi çekmesi gereken bölümleri vurgulamayı tercih ediyoruz.


Kategorizasyon ve listelemede seo kriterleri

HTML etiketleri içerisinde, listelemek için kullanılan <li> elementi de her ne kadar bilinmese de SEO açısından önem arz ediyor. Bu sebeple kategori seçimlerinde SEO’yu uygun davranmanın gerekliliğini vurguluyoruz. Ancak her zaman anahtar kelimenizi kullanmak zorunda değilsiniz. Google’ın gelişmiş algoritmaları, anahtar kelimenizle ilişkili olan diğer kelimelerin de site içinde aranmasını sağlar. Öyle ki, SEO ile ilgili bir sitenin SEO ile ilgili olup olmadığını ölçmenin tek methodu SEO kelimesinin ne sıklıkla geçtiği değil benzer ve ilgili terimler olan PageRank, backlink, TrustRank gibi kelimelerin de ne sıklıkla kullanıldığıdır. Özellikle <li> etiketi ile listelenmiş olan maddeler arasında yan kelimelerin ve anahtar kelimelerin yer alması oldukça önemlidir.

Alanadı seçimi ve seo

Domain veya doğru kullanılış şekliyle alanadı seçimi SEO üzerinde en çok etkili faktörlerden birisidir. Özellikle anahtar kelimenin domainde geçiyor olması Google tarafından önem verilen bir değerdir. Bu sebepten ötürü yeni projelerinizde mutlaka anahtar kelimenizi içeren domainler edinmenizi öneririz. Domain satın alımlarında uzantının da SEO’ya etkisi çok büyüktür. Türkiye için yapılan projelerde, öncelikli olarak .com, sonrasında .com.tr / .org / .net / web.tr / .gen.tr / .tv / .me / web.tr / .biz / .info kullanmanızı öneririz.

Ancak burada da dikkat edilmesi gereken bazı kurallar var. Bunları daha net olması için bir örnek üzerinden inceleyelim. Hedef kelimemiz televizyon fiyatları olsun.

televizyonfiyatlari.com => .com.tr / .org / .net / web.tr / .gen.tr / .tv / .me / web.tr / .biz / .info
televizyon-fiyatlari.com => .com.tr / .org / .net / web.tr / .gen.tr / .tv / .me / web.tr / .biz / .info
ucuztelevizyonfiyatlari.com => .com.tr / .org / .net / web.tr / .gen.tr / .tv / .me / web.tr / .biz / .info
Mümkün mertebe arada (tire) işareti yer alan domainleri tercih etmemelisiniz. Ancak zorunlu kaldığınızda başka alternatifiniz olmayabilir. Üçüncül bir seçenek olarak ek bir kelimeyle kombine etmenizi öneririm. Ayrıca son günlerde epey gündemde yer alan türkçe karakterli domainleri kullanmanızı önermiyorum.

Bilinen bir diğer önemli konu ise alan adlarının karakter olarak uzunluğunun sınırlandırılmasının gerekliliği. Long tail olarak bilinen, bir kaç kelimeden oluşmuş anahtar kelimelerde üst sıralarda yer almak için oluşturulan sitelerin engellenmesi için yaratılmış olan bu sisteme göre, 20 karakterden uzun domainler satın almanız düşük bir güven ile başlamanız anlamına geliyor. Ayrıca domaininiz içinde kesinlikle ikiden fazla tire (-) yer almamalı.yi


Link yapılarında seo düzenleri

Her web sitesinin link yapısı vardır. Bunu alt sayfaları ziyaret ederek kolaylıkla görebilirsiniz. SEO için uygun yapılar parametre içermeyen ve içerik ile uyumlu olanlardır. İki farklı link yapısını örnek olarak ele alıp yorumlayalım;

siteadresiniz.com - En iyi izge çizmek ve web programlari bilgi ve alim kaynaklar. (uygun olmayan link yapısı)
siteadresiniz.com - En iyi izge çizmek ve web programlari bilgi ve alim kaynaklar. (uygun olan link yapısı)
SEO’nun çok yaygın olmadığı ilk yıllarda tüm hazır scriptler için özel link yapıları modülleri yazdırmak zorundaydık ancak günümüzde bu teknik öylesi yaygınlaştı ki pek çok sistemin varsayılan halinde dahi seo uyumlu linkler bulunuyor. İdeal olan link yapısı, her daim başlığınızı veya içeriğinizin ne olduğuna dair bir özet içeren link yapısıdır. Şayet kullandığınız sistemde de linkleriniz parametreler içeriyorsa bir yazılımcıyla görüşerek sisteminiz üzerinde değişiklikler yapmanızda fayda var.


Site-içi linklemelerde seo uyumu

Site içinde alt sayfalarınızı linklerken de SEO uyumuna dikkat etmelisiniz. Daha önceden bahsettiğimiz üzere Google sadece anahtar kelimenizi değil, onunla ilişkili olan diğer kelimeleri de tanımlayabiliyor. Doğal olarak alt sayfalarınıza link verirken de anahtar kelimelerinizle ilişkili olmalarına dikkat etmelisiniz. Özellikle önerdiğim SEO işlemlerinden birisi de hedef kelimenizle ilgili alt sayfalar oluşturmak. Bu konu her ne kadar anahtar kelime araştırması ile ilgili bir konu olsa da, özet olarak yapmanız gerekenleri listeleyeceğim. Yine örnekler üzerinden giderek can sıkıcı olmayan ve anlaşılır bir anlatım sunmaya gayret edeceğim.

Öncelikli olarak anahtar kelimemizi televizyon fiyatları olarak belirleyelim. Bu alanda açacağımız alt sayfaları belirlerken hayal gücümüzü değil Google Adwords Keyword Aracı‘nı kullanacağız. Link üzerinden keyword aracına girdikten hemen sonra dil ve ülke seçeneklerinin Türkiye için ayarlanıp ayarlanmadığını incelemeyi unutmayın. İlgili boşluğa “televizyon fiyatları” yazdıktan hemen sonra “Yalnızca arama terimlerimle yakından alakalı fikirleri göster” seçeneğini işaretli hale getirerek aramamızı yapıyoruz. Çıkan sonuçları, Genel Aylık Aramalar‘a göre sıralamayı unutmayın.

google-adwords-ile-anahtar-kelime-arastirmasi-yapi.gif


Yukarıda gördüğünüz tüm sonuçları kullanarak alt sayfalar üretebilirsiniz ve bu alt sayfaları kullanarak trafik elde edebilirsiniz. Tek başına bir sayfayı bir kelimeye göre optimize etmek hem çok daha kolay olacak, hem de çok daha başarılı sonuçlar sağlayacaktır. Buna ek olarak anasayfanızdan bu tip alt sayfalar oluşturup bunlara link sağlamanız, sitenizin ana kelime olana televizyon fiyatları kelimesinde de yükselmesini sağlayacaktır.


Sayfalar arası link aktarımı

Özellikle büyük bloglarda sıklıkla görebileceğiniz üzere, genel bir konudan bahsediyorken bu alanda daha spesifik olarak yazılmış bir başka yazıya link verildiğini görürürüz. Bu durum hem kullanıcı navigasyonunu arttırıyorken, aynı zamanda sitedeki hangi içeriklerin birbirleriyle konu olarak yakın olduklarına dair Google’a ipucu verir. Pek çok içeriğin birbiriyle bağlantılı oluyor olması da, sitenin alanında nitelikli ve geniş bir bilgi arşivine sahip olduğunu gösterir.


Bencil davranmayın, link verin

Özellikle blog sitelerinde yaygın görülen bir anlayış Google’a link vermek. Mit olarak da adlandırılan SEO efsanelerinden birisi de Google ve benzeri yüksek PageRank değerli sitelere link vermek üzerine. Aslında burada yanlış anlaşılmış bir mantık sözkonusu. İçeriğinizle ilgili olan otorite sitelere link vermeniz, sitenizi her zaman değerli kılacaktır. Örneğin blog yazılarından ilgili konulara çıkılan linkler, yazıyı oldukça değerli kılabilmekte. Ancak bu mantığın yanlış anlaşılarak, her sayfadan belirli bir siteye link vermek olarak anlaşılması doğru olmaz. Sadece alt sayfalarınızdan, ilgili konulara link vermekte bencil olmayın. Bunun için ekstra bir düzenlemeye gerek yok, zaten blogları okudukça link verilecek yerler konusunda çok daha emin olabilirsiniz.


Özgün ve güncel içerikler üretin

SEO ile ilgili belki de en geçerli ve en değerli bilgilerden birisi de özgün ve güncel içeriklerin girilmesi gerekliliğidir. Kopya içerikler duplicate content adı verilen etiketleme ile index dışı kalırlar. Bu durum aynı zamanda TrustRank oranınızın düşmesine sebep olabilir. Bu sebepten ötürü tamamen özgün içerikler üretmek ve bunları yayımlamak SEO’nun en önemli başlangıçlarından birisidir. Özgün içerik, backlink olmasa dahi her zaman Google tarafından ödüllendirilir. Öyle ki, pek çok tecrübemin de yansıttığı üzere hiç bir SEO çalışması yapılmamış ancak tamamen özgün ve insanlığa faydalı bir site, pek çok SEO çalışması yapılmış ancak özgün ve güncel içeriğe yeterince önem verilmemiş sitelere göre büyük avantaj sağlamaktadır. Blog sitelerinin özellikle WordPress altyapısına sahip olanların bu denli önplana çıkıyor oluşlarının temel sebebi özgün içerik üretebilme potansiyeli olan bir yazılım üzerine kurulu olmalarından ileri gelir.


Eski içeriklerinizi güncelleyin

Uzun zaman önce yazdığınız ancak güncellemediğiniz sayfaları güncellemek her zaman olumlu sonuçlar yaratır. Özellikle WordPress benzeri blog sistemlerinde yer alan “okuyucu yorumları” bu alanda büyük katkı sağlar. Devamlı olarak kullanıcı etkileşiminde olup yorumlarla güncellenen bir sitenin, interaktif yapısı o siteyi kaliteli kılar ve bu kriter göz önüne alındığında Google’da üst sıralarda yer almak kolaylaşır. Buna ek olarak strike etiketi ile artık geçerli olmayan bilgilerin üzerini çizmek, güncel bir site olduğunuzu Google Bot’a kanıtlayacaktır. Webrazzi gibi, SEO ve sosyal medyada başarı sahibi sitelerin çoğunda en eski yazıların dahi güncellendiğini görebilirsiniz.


İçeriğin html’ye oranı ve css tasarımlar

Sayfa kaynakçalarında az kod kullanılıp çok içerik sergilenmesi büyük önem arz eder. Bu sebepten ötürü CSS gibi modern teknolojilerin kullanılması da önerilir. Tablo odaklı tasarımlarda onlarca td ve tr kodu arasında içerikler neredeyse kaybolur. Ancak modern tasarımlarda onlarca satır tablo kodları yerine, ufak bir kaç div modifikasyonu ile kolayca sayfa yerleşimi sağlayabilirsiniz. Buna ek olarak Javascript kodların dışarıdan çağrılması ve CSS stil dosyalarının da dışarıdan çağırılması içerik/HTML oranına katkı sağladığından önem arz eden SEO değişiklikleridir.


W3c uyumluluğu ve browser desteği

W3C konsorsiyumu tarafından hazırlanan HTML uyum kodları, web sitesinin tüm tarayıcılarda benzer bir şekilde görünmesini sağlar. Eğer fanatik bir Firefox/Chrome hayranıysanız sıklıkla doğru görüntülenmeyen sayfalarla karşılaşırsınız. Bunun temel sebebi pek çok tasarımcının Internet Explorer için tasarım yapması ve W3C uyumlu olmamasıdır. Bu sebepten ötürü, tüm tarayıcılarda sorunsuz görüntülenen w3c HTML ve CSS uyumlu siteler Google tarafından daha değerli kabul edilir. Siteniz W3C HTML ve W3C CSS uyumlarını siz de kolayca test edebilirsiniz.


Lokasyon ve hostingin önemi

Google’ın dikkat ettiği bir diğer nokta da barındığınız server’ın lokasyonu. Şayet Türkiye’de yayın yapan ve ziyaretçilerin çoğunluğu Türkiye’den olan bir site için SEO çalışması yapıyorsanız sunucularınızın Türkiye’de barınması önemlidir. Gerek kullanıcılarınız ile ping sürenizin düşük olmasının sağladığı avantaj, gerekse de olası yurtdışı çıkışı sorunları sırasında erişilebilir olmanın avantajlarından ötürü bu durum Google tarafından ödüllendirilmektedir. Ayrıca çeşitli testler ile barındığınız serverdaki uptime (ulaşılabilirlik) oranının hesaplandığını ve bunların da Google tarafından değerlendirilmeye alındığını biliyoruz.

Hosting konusunda dikkat edilen bir diğer faktör ise sizinle aynı IP adresinde bulunan sitelerin durumları. Eğer gerçekten başarılı SEO sonuçları istiyorsanız kesinlikle hosting sağlayıcınızla görüşerek size özel bir IP adresi satın almalısınız. IP adresi her zaman çözüm olmayabileceği gibi pek çok SEO danışmanının ciddi projelerde D serisindeki tüm IP’leri kapatarak 255 IP satın alıp C-Class’ı kendine ait bir hale getirip sitesini güvence altına aldığını biliyoruz.


Xml site haritaları oluşturun

Site haritaları, sitenizde yer alan tüm sayfaların listelendiği XML formatında bir listedir. Site haritası oluşturmak, tüm sayfalarınızın adreslerini ve sizin için olan değerlerini Google’a bildirmeniz demektir. Site haritalarını sizin için üreten pek çok hazır uygulama olduğu gibi, otomatik olarak site haritası üreten web siteleri de bulunmaktadır. Örnekleri listelemek gerekirse;

Google’a uyumlu, kusursuz site haritaları yaratan WordPress eklentisi; Google XML Sitemaps
Sık kullanılan scriptlerden olan Joomla için site haritası eklentisi olan; Xmap
Popüler portal çözümlerinden olan Drupal sistemleri için; Drupal XML Sitemap
vBulletin forum sistemi için site haritası eklentisi olan; vbSEO Sitemap
SMF forumlar için site haritası yaratan; SMF Sitemap Module
Açık kaynak kod forum sistemlerinden phpBB için; phpBB Google Sitemap Generator
Tüm web siteleri ve statik sayfalar için kullanabileceğiniz; XML-Sitemaps, AuditmyPC Sitemap ve FreeSitemap Generator
yukarıda listelenen adresler üzerinden kolaylıkla site haritası oluşturabilirsiniz. Popüler sistemler için özel hazırlanmış eklentileri kullanmanızı öneririm. Çok yüksek sayıda URL sahibi sitelerde diğer servisler sorun yaratabilir.

Sitemap hakkında bilinmeyen bir diğer detay ise priority değerleridir. Bunu anlamak için basit bir şekilde bir site haritasının yapısını inceleyelim;

[code lang="xml"]
<?xml version="1.0" encoding="UTF-8"?>
<urlset xmlns="http://www.sitemaps.org/schemas/sitemap/0.9">
<url>
<loc>http://www.example.com/<;/loc>
<lastmod>2005-01-01</lastmod>
<changefreq>monthly</changefreq>
<priority>0.8</priority>
</url>
</urlset>
[/code]

Gördüğünüz üzere loc değerleri içerisinde sitenin adresi belirtiliyorken, changefreq bölümünde içeriğin güncellenme sıklığı, priority bölümünde içeriğin öneminden bahsediliyor. Bu bölümleri, eklenti sayfasından düzenlemenizi öneririm.


Google webmaser toolsa sitenizi ekleyin

Google Webmaster Tools’a eklenmiş sitelerin daha fazla önemsendiğine yönelik bir kanı pek çok SEO uzmanı arasında tartışılıyordu. Benim görüşüme göre bu geçerli bir SEO kriteri. Sitenizi Google Webmaster Tools’a ekleyerek onaylamanız ve site haritanızı yüklemeniz size büyük bir avantaj sağlayabilir. Google Webmaser Tools‘u ziyaret edip, sitenizi onaylayarak hemen işe koyulabilirsiniz.


İletişim bilgilerinizi kontrol edin

Sitenizde yer alan iletişim bilgileri ile domain WHOIS kayıtlarında yer alan isimlerin aynı olması da önemli sayılabilecek bir değer. Özellikle kurumsal sitelerde yer alan adres ve telefon gibi bilgilerin WHOIS değeri ile aynı olması sitenin güvenilirliğini arttırıyor. Whois bilgilerini kontrol etmek için Domaintools‘u kullanabilirsiniz.


Domainin googleda aranması

Web adresinizin sıklıkla Google’da aranması da markalaşmanız açısından büyük önem arz ettiğinden ötürü Google tarafından değerlendirilen faktörlerden. Özellikle IP değiştirerek iMacros ile yaptığım denemelerde güzel sonuçlar almış olsam da, profesyonel olmayan kullanıcıların uygulamasını önermiyorum.


Sosyal medya ve seo

Son günlerde ortaya atılan en ciddi iddialardan birisi de sosyal medyanın SEO’ya olan ilgisi. Domain ismine karşılık olarak açılmış Twitter ve Facebook sayfalarının takipçilerinin sayısının SEO’da ilişkili olduğuna dair olan teori oldukça popüler. Henüz geçerliliği yüzde yüz kanıtlanmamış da olsa, web sayfanız için sosyal medyada sayfalar açmanız kullanıcı etkileşimini arttırmanız için de önemli. Ayrıca Delicious ve Stumbleupon gibi güvenilir sosyal imleme sitelerinin verileri ve Linkedin-Myspace ikilisindeki aktifliğin de önemi pek çok SEO komünitesinde vurgulanıyor.

Sosyal imleme servislerinden link satan web servisleriyle çalışmak da kısa vadede iyi bir çözüm olabilir. Ancak eklediğiniz linklerin oylanması ve üst sıralarda yer alması alacağınız dönüşü arttıracaktır.


Sonuç olarak

Yukarıda belirttiğimiz tüm başlıklara uygun bir site yaratmış olmanız amatör bir SEO çözümü için yeterli olacaktır. SEO ile ilgili tüm terimlerden mümkün mertebe basitleştirilmiş bir şekilde bahsetmek istedim. SEOZEO’daki diğer yazıları okumadan önce bu rehberi incelemenizi tavsiye ederim. Rekabetin yoğun olduğu kurumsal çalışmalarda profesyonel destek almanızı öneririm. Bu konuda ekibimizin resmi sitesi olan seozeo.com.tr adresinden faydalanabilirsiniz. Sunduğumuz tüm bilgilerin yararlı olmasını diliyorum.

Kaynak : http://www.seozeo.com/yeni-baslayanlar-icin-seo-rehberi/
 

Türkiye’nin ilk webmaster forum sitesi iyinet.com'da forum üyeleri tarafından yapılan tüm paylaşımlardan; Türk Ceza Kanunu’nun 20. Maddesinin, 5651 Sayılı Kanununun 4. maddesinin 2. fıkrasına göre, paylaşım yapan üyeler sorumludur.

Üst