A. BASİT ÖNLEMLER
1. Liften zengin diyet: Mısır, mısır gevreği, esmer pirinç, kuru üzüm, kuru kayısı, kuru incir, kuru erik, fındık, ceviz, lahana, karnabahar, havuç, patates, ıspanak, kuşkonmaz, kabak, şalgam, brokoli, brüksel lahanası, bakla, fasulye, nohut, soya, mercimek, bezelye, elma, kayısı, muz, yabanmersini, kavun, karpuz, kiraz, vişne, üzüm, şeftali, armut, ananas, erik, çilek, ahududu, kereviz, salatalık, kıvırcık salata, mantar, soğan, yeşil biber, domates, tahıllı ekmek, yulaflı ekmek, çavdarlı ekmek, kepekli ekmek, buğdaylı ekmek, keten tohumu ve şeker pekmezi tüketilmesi önerilir.
2. Lif takviyeleri: Karnıyarık otu tohumundan (Psyllium) her gün iki çay kaşığı destek olarak alınması önerilmektedir.
3. Probiyotikler: normalde sindirim sisteminde yer alan, sindirim için yararlı mikroorganizmaların verilmesidir.
2. Oturma banyosu: 10-15 dakika süre ile günde 3-6 kez sıcak su içine oturma ağrıların azalmasında ciddi oranda yarar sağlar.
3. Kremler: sıklıkla nitrogliserin, kortizon, çinko oksit içerikli kremler ile makata masaj yapılması yarar sağlar.
B. DOKTOR MUAYENEHANESİNDE YAPILAN İŞLEMLER
1. Boğma girişimi (bant ligasyon): Bu hanımların saçlarına taktığı toka gibi bir lastiğin anoskop denilen ve makat içine sokulan ışıklı bir alet ile lastik tokayı kaydırarak oraya yerleştirilmesi işlemidir. Böylelikle o basur (hemoroid) damarı boğulmuş olur. Genellikle birinci ve ikinci derecedeki hemoroidlerin tedavisinde tercih edilen boğma tedavisinin bir seansında ortalama iki basur memesi bağlanır ve ikiden fazla sayıda basur memesi varlığında kalan memelere ortalama 4-5 hafta içinde ikinci seansta boğma tedavisi uygulanır.
Başarı oranı: Boğma işlemi sonrasında hastaların ortalama olarak % 80-90inde yakınmaların düzeldiği belirlenmektedir.
Komplikasyonları: kanama (% 3), enfeksiyon (% 0.1) ve dış basurların pıhtılaşması (% 1.5) görülebilir. Kime yapılmaz: kan sulandırıcı ilaç kullananlara yapılmaz. İşlemden 7-10 gün önce bu tür ilaçlar kesilmelidir.
Tekrarlama oranı: 5 yıl içinde hemoroid tekrarlama oranı % 50 civarında tekrarlama görülür ve tekrar boğma tedavisi ile sorun çözülebilir. Hastaların ancak % 10una ameliyat gerekmektedir.
2. İnfrared koagülasyon: İnfrared (kırmızı ışık) adı verilen değişik dalga boyundaki lazer ışınıyla damarlar küçültülür ve basur (hemoroid) memesini söndürme temeline dayanır. Bu teknolojide, ucunda teflon bir polimer olan, 15 voltluk tungsten- halojen lambası infrared ışığını üretir. Bu nedenle infrared koagülasyona aynı zamanda ameliyatsız lazer ile hemoroid tedavisi veya muayenehanede lazer ile hemoroid tedavisi olarak ta anılmaktadır. Rahatlıkla lokal anestezi altında muayenehane koşullarında yapılabilmekte ve hasta işlemin takiben derhal işine geri dönebilmektedir. Her basur memesine ortalama olarak 1.5 saniye boyunca ve üç kez infrared ışını verilir.
Avantajı: Fazla yüksek ısı vermediğinden, dokuda çürümeye yol açmaz. Gebelerde ve kalp pili (pacemaker) olan hastaların birinci derecede hemoroidlerinde sorunsuz olarak uygulanabilmektedir. Ağrı yaratmaz.
Dezavantajı: ikinci ve üçüncü derecede hemoroidlerde fazla başarılı değildir. Kime yapılmaz: kan sulandırıcı ilaç kullananlara yapılmaz. İşlemden 7-10 gün önce bu tür ilaçlar kesilmelidir.
Tekrarlama oranı: 5 yıl içinde basur tekrarlama oranı % 50-60 civarında tekrarlama görülür ve tekrar infrared koagülasyon ile sorun çözülebilir.
3. Bipolar koagülasyon: Bu yöntemle basur veya hemoroid a neden olan kan damarları bipolar elektrik akımı (BICAP) ile yakılır. Birinci ve ikinci derecede hemoroidler için uygulanır.
4. İğne tedavisi veya skleroterapi: makat bölgesine, kireç oluşturan fenol, kini üre veya sodyum moruat türünden bir kimyasal madde enjekte edilir. Basur (hemoroid) memesini besleyen toplar damarlarda kireç oluşumu sağlanarak, orada yeni bir damar şişmesi, çatlaması ve genişlemesi engellenir. Uygulama sonrasında 48 saat boyunca devam eden ağrı olur. Enjeksiyon sırasında kimyasal madde, basurun yanındaki sağlam dokuya kaçarsa, orada ülser veya çürümeye (nekroz) neden olabilir. Geçmişte hemoroid tedavisinde skleroterapi yaygın olarak kullanılmasına rağmen, günümüzde boğma tedavisi ve infrared koagülasyon (IRC) daha yaygın olarak kullanılmaktadır.
5. Direkt akım ile tedavi: Birinci ve ikinci derecedeki hemoroid tedavisinde, anoskopi cihazının içinden geçirilen bir prob aracılığı ile hemoroid memesine 10 dakika boyunca direkt elektrik akımı uygulanması veya galvanizasyon prensibine dayanır. İnfrared koagülasyon gibi saniyeler içinde gerçekleşen, yada boğma tedavisi yıllardan beri seri bir şekilde sonlanabilen pratik yöntemlerin varlığı nedeniyle, bu tedavi yöntemi yaygınlaşmamıştır.
HEMOROİD AMELİYATI
Hemoroid ameliyatı öncesi ne tür bir hazırlık yapmak gerekir?
Hemoroid ameliyatı öncesinde hastaların kan sulandırıcı ilaçları (Aspirin®, Coraspin®, Ecoprin®, Dispril®, Coumadin®, Heparin®, Plavix®, Pradaxa® vb.) ameliyattan 7-10 gün önce kesilir. Ameliyattan önceki gece yarısı, su ve gıda alımı kesilir. Bazı cerrahlar ameliyattan önce bağırsak hazırlığı amacı ile herhangi bir ilaç önermezken, cerrahların büyük bir bölümü ameliyattan bir gün önce ağızdan alınan bağırsakları boşaltmaya yarayan müshil (ağızdan alınan sodyum fosfat, senna alkaloidleri, polietilen glikol vb. maddeleri içeren toz veya sıvı) ilacı verir veya lavman önerirler.
Basur (hemoroid) hastalığı ameliyat yöntemleri nelerdir?
Basur veya hemoroid hastalığı ilerlemişse cerrahi yöntem gündeme gelir. Bunlar:
1. Klasik ameliyat teknikleri: Milligan Morgan, Ferguson ve Whitehead ameliyatları: prensipte hemoroid memelerinin; makas, bıçak, monopolar elektrokoter, bipolar koter veya damar kapatma cihazları veya lazer ile kesilerek çıkartılmasını hedeflerler. İşlem sırasında makatın genişletilmesi veya anal dilatasyon işlemi özellikle üçüncü derecede hemoroidlerde belirgin bir rahatlama sağlar.
2. Lateral internal sfinkterotomi: makat içi basıncı düşürme amacı ile makat iç kasının kesilmesi işlemidir. Ameliyat sonrasındaki ilk bir aylık erken dönemde % 30 ve geç dönemde ise % 0-15 gaz ve dışkı veya gaz kaçırma (inkontinens) komplikasyonu görülebilir. Bu işlemin bağırsak cerrahisi (kolorektal cerrahi) alanında çalışan bir cerrah tarafından yapılması durumunda bu tür komplikasyonların yok denilecek kadar düşük olduğu bilinmektedir.
3. Lazer yöntemi: CO2, Argon, NdYag, Diod lazerler bu amaçla kullanılabilir. Tüm lazerlerin ana amacının damarların tutkal ile yapıştırılarak kapatılması gibi adlandırılabilir. Bu yöntemin değişik çalışmalarda, ağrı ve nüks oranları yönünden klasik yöntemden çok fazla farklılığı olmadığı belirlenmiştir.
4. Longo yöntemi: Basur (hemoroid) tedavisindeki ameliyat yöntemlerinden biri de Longo tekniğidir. Hemoroid makatta genellikle üç yerde ve dizilimi de saat kadranı üzerindeki 3, 7 ve 11 hizalarıdır ve klasik cerrahi yöntemde en az üç yerden yara oluşturmak gerekir. Bu ister normal dikişle yapılsın, ister lazer uygulamasıyla yapılsın makatta ciddi yaralar oluşur. Antonio Longo tarafından İtalyada Palermo Üniversitesinde 1990'da geliştirilen yöntemde ise makat dışında bir yara oluşmaz, ameliyat makat derisine (anoderm) oranla tamamen sinir ağından daha fakir bir bölge olan makatın içinde gerçekleştirilir, bu da ameliyat sonrasındaki ağrı duyusunu azaltır. Ayrıca, makat sarkması (rektal mukozal prolapsus) durumlarında ve ileri derecedeki hemoroidlerde (üçüncü ve dördüncü derecedeki hemoroidler), Longo tekniği en başarılı sonuçları verdiği bildirilen tekniktir. Longo ameliyatı ülkemizde 1999 yılından beri uygulanmaktadır.
Basur (hemoroid) nüks eder mi?
Basur (hemoroid) tedavi edilse bile ameliyatsız yöntemlerde % 10-50, ameliyatlı yöntemlerde % 1.5-15 oranında tekrarlayabilir. Nedenler arasında uygulanan cerrahi teknik, devam eden kabızlık ve beslenme alışkanlıklarındaki hatalar vb. nedenler sayılabilir. Jayaraman ve ark. geniş meta-analizlerinde, Longo tekniği sonrasında hemoroid hastalığının bir yıl içinde % 5.7 ve geç dönemde % 8.5 oranında nüks ettiği ve klasik hemoroid ameliyatı sonrasında bir yıl içinde % 1 ve geç dönemde % 1.5 oranında nüks ettiği bildirilmiştir. Bu anlamda özellikle tekrarlayan veya komplike olmuş hemoroid durumunda, hastayı bir kolorektal cerrahın (proktoloji uzmanı) ele alması belirgin avantajlar sağlar.
Basur (hemoroid) ameliyatı sonrasında hangi komplikasyonlar görülebilir?
İdrar yapma zorluğu, makattan kanama, geride memelerin kalması, makat darlığı gelişmesi, makat çatlağı, makat fistülü, enfeksiyon, dışkı veya gaz kaçırma, basur pıhtılaşması ve sürekli ıkınma hissi gibi komplikasyonlar gelişebilir. Ikınma hissi özellikle Longo tekniği ile gerçekleştirilen basur ameliyatlarının yaklaşık % 25inde gelişir ve bir ay süre ile devam edebilir.
1. Liften zengin diyet: Mısır, mısır gevreği, esmer pirinç, kuru üzüm, kuru kayısı, kuru incir, kuru erik, fındık, ceviz, lahana, karnabahar, havuç, patates, ıspanak, kuşkonmaz, kabak, şalgam, brokoli, brüksel lahanası, bakla, fasulye, nohut, soya, mercimek, bezelye, elma, kayısı, muz, yabanmersini, kavun, karpuz, kiraz, vişne, üzüm, şeftali, armut, ananas, erik, çilek, ahududu, kereviz, salatalık, kıvırcık salata, mantar, soğan, yeşil biber, domates, tahıllı ekmek, yulaflı ekmek, çavdarlı ekmek, kepekli ekmek, buğdaylı ekmek, keten tohumu ve şeker pekmezi tüketilmesi önerilir.
2. Lif takviyeleri: Karnıyarık otu tohumundan (Psyllium) her gün iki çay kaşığı destek olarak alınması önerilmektedir.
3. Probiyotikler: normalde sindirim sisteminde yer alan, sindirim için yararlı mikroorganizmaların verilmesidir.
2. Oturma banyosu: 10-15 dakika süre ile günde 3-6 kez sıcak su içine oturma ağrıların azalmasında ciddi oranda yarar sağlar.
3. Kremler: sıklıkla nitrogliserin, kortizon, çinko oksit içerikli kremler ile makata masaj yapılması yarar sağlar.
B. DOKTOR MUAYENEHANESİNDE YAPILAN İŞLEMLER
1. Boğma girişimi (bant ligasyon): Bu hanımların saçlarına taktığı toka gibi bir lastiğin anoskop denilen ve makat içine sokulan ışıklı bir alet ile lastik tokayı kaydırarak oraya yerleştirilmesi işlemidir. Böylelikle o basur (hemoroid) damarı boğulmuş olur. Genellikle birinci ve ikinci derecedeki hemoroidlerin tedavisinde tercih edilen boğma tedavisinin bir seansında ortalama iki basur memesi bağlanır ve ikiden fazla sayıda basur memesi varlığında kalan memelere ortalama 4-5 hafta içinde ikinci seansta boğma tedavisi uygulanır.
Başarı oranı: Boğma işlemi sonrasında hastaların ortalama olarak % 80-90inde yakınmaların düzeldiği belirlenmektedir.
Komplikasyonları: kanama (% 3), enfeksiyon (% 0.1) ve dış basurların pıhtılaşması (% 1.5) görülebilir. Kime yapılmaz: kan sulandırıcı ilaç kullananlara yapılmaz. İşlemden 7-10 gün önce bu tür ilaçlar kesilmelidir.
Tekrarlama oranı: 5 yıl içinde hemoroid tekrarlama oranı % 50 civarında tekrarlama görülür ve tekrar boğma tedavisi ile sorun çözülebilir. Hastaların ancak % 10una ameliyat gerekmektedir.
2. İnfrared koagülasyon: İnfrared (kırmızı ışık) adı verilen değişik dalga boyundaki lazer ışınıyla damarlar küçültülür ve basur (hemoroid) memesini söndürme temeline dayanır. Bu teknolojide, ucunda teflon bir polimer olan, 15 voltluk tungsten- halojen lambası infrared ışığını üretir. Bu nedenle infrared koagülasyona aynı zamanda ameliyatsız lazer ile hemoroid tedavisi veya muayenehanede lazer ile hemoroid tedavisi olarak ta anılmaktadır. Rahatlıkla lokal anestezi altında muayenehane koşullarında yapılabilmekte ve hasta işlemin takiben derhal işine geri dönebilmektedir. Her basur memesine ortalama olarak 1.5 saniye boyunca ve üç kez infrared ışını verilir.
Avantajı: Fazla yüksek ısı vermediğinden, dokuda çürümeye yol açmaz. Gebelerde ve kalp pili (pacemaker) olan hastaların birinci derecede hemoroidlerinde sorunsuz olarak uygulanabilmektedir. Ağrı yaratmaz.
Dezavantajı: ikinci ve üçüncü derecede hemoroidlerde fazla başarılı değildir. Kime yapılmaz: kan sulandırıcı ilaç kullananlara yapılmaz. İşlemden 7-10 gün önce bu tür ilaçlar kesilmelidir.
Tekrarlama oranı: 5 yıl içinde basur tekrarlama oranı % 50-60 civarında tekrarlama görülür ve tekrar infrared koagülasyon ile sorun çözülebilir.
3. Bipolar koagülasyon: Bu yöntemle basur veya hemoroid a neden olan kan damarları bipolar elektrik akımı (BICAP) ile yakılır. Birinci ve ikinci derecede hemoroidler için uygulanır.
4. İğne tedavisi veya skleroterapi: makat bölgesine, kireç oluşturan fenol, kini üre veya sodyum moruat türünden bir kimyasal madde enjekte edilir. Basur (hemoroid) memesini besleyen toplar damarlarda kireç oluşumu sağlanarak, orada yeni bir damar şişmesi, çatlaması ve genişlemesi engellenir. Uygulama sonrasında 48 saat boyunca devam eden ağrı olur. Enjeksiyon sırasında kimyasal madde, basurun yanındaki sağlam dokuya kaçarsa, orada ülser veya çürümeye (nekroz) neden olabilir. Geçmişte hemoroid tedavisinde skleroterapi yaygın olarak kullanılmasına rağmen, günümüzde boğma tedavisi ve infrared koagülasyon (IRC) daha yaygın olarak kullanılmaktadır.
5. Direkt akım ile tedavi: Birinci ve ikinci derecedeki hemoroid tedavisinde, anoskopi cihazının içinden geçirilen bir prob aracılığı ile hemoroid memesine 10 dakika boyunca direkt elektrik akımı uygulanması veya galvanizasyon prensibine dayanır. İnfrared koagülasyon gibi saniyeler içinde gerçekleşen, yada boğma tedavisi yıllardan beri seri bir şekilde sonlanabilen pratik yöntemlerin varlığı nedeniyle, bu tedavi yöntemi yaygınlaşmamıştır.
HEMOROİD AMELİYATI
Hemoroid ameliyatı öncesi ne tür bir hazırlık yapmak gerekir?
Hemoroid ameliyatı öncesinde hastaların kan sulandırıcı ilaçları (Aspirin®, Coraspin®, Ecoprin®, Dispril®, Coumadin®, Heparin®, Plavix®, Pradaxa® vb.) ameliyattan 7-10 gün önce kesilir. Ameliyattan önceki gece yarısı, su ve gıda alımı kesilir. Bazı cerrahlar ameliyattan önce bağırsak hazırlığı amacı ile herhangi bir ilaç önermezken, cerrahların büyük bir bölümü ameliyattan bir gün önce ağızdan alınan bağırsakları boşaltmaya yarayan müshil (ağızdan alınan sodyum fosfat, senna alkaloidleri, polietilen glikol vb. maddeleri içeren toz veya sıvı) ilacı verir veya lavman önerirler.
Basur (hemoroid) hastalığı ameliyat yöntemleri nelerdir?
Basur veya hemoroid hastalığı ilerlemişse cerrahi yöntem gündeme gelir. Bunlar:
1. Klasik ameliyat teknikleri: Milligan Morgan, Ferguson ve Whitehead ameliyatları: prensipte hemoroid memelerinin; makas, bıçak, monopolar elektrokoter, bipolar koter veya damar kapatma cihazları veya lazer ile kesilerek çıkartılmasını hedeflerler. İşlem sırasında makatın genişletilmesi veya anal dilatasyon işlemi özellikle üçüncü derecede hemoroidlerde belirgin bir rahatlama sağlar.
2. Lateral internal sfinkterotomi: makat içi basıncı düşürme amacı ile makat iç kasının kesilmesi işlemidir. Ameliyat sonrasındaki ilk bir aylık erken dönemde % 30 ve geç dönemde ise % 0-15 gaz ve dışkı veya gaz kaçırma (inkontinens) komplikasyonu görülebilir. Bu işlemin bağırsak cerrahisi (kolorektal cerrahi) alanında çalışan bir cerrah tarafından yapılması durumunda bu tür komplikasyonların yok denilecek kadar düşük olduğu bilinmektedir.
3. Lazer yöntemi: CO2, Argon, NdYag, Diod lazerler bu amaçla kullanılabilir. Tüm lazerlerin ana amacının damarların tutkal ile yapıştırılarak kapatılması gibi adlandırılabilir. Bu yöntemin değişik çalışmalarda, ağrı ve nüks oranları yönünden klasik yöntemden çok fazla farklılığı olmadığı belirlenmiştir.
4. Longo yöntemi: Basur (hemoroid) tedavisindeki ameliyat yöntemlerinden biri de Longo tekniğidir. Hemoroid makatta genellikle üç yerde ve dizilimi de saat kadranı üzerindeki 3, 7 ve 11 hizalarıdır ve klasik cerrahi yöntemde en az üç yerden yara oluşturmak gerekir. Bu ister normal dikişle yapılsın, ister lazer uygulamasıyla yapılsın makatta ciddi yaralar oluşur. Antonio Longo tarafından İtalyada Palermo Üniversitesinde 1990'da geliştirilen yöntemde ise makat dışında bir yara oluşmaz, ameliyat makat derisine (anoderm) oranla tamamen sinir ağından daha fakir bir bölge olan makatın içinde gerçekleştirilir, bu da ameliyat sonrasındaki ağrı duyusunu azaltır. Ayrıca, makat sarkması (rektal mukozal prolapsus) durumlarında ve ileri derecedeki hemoroidlerde (üçüncü ve dördüncü derecedeki hemoroidler), Longo tekniği en başarılı sonuçları verdiği bildirilen tekniktir. Longo ameliyatı ülkemizde 1999 yılından beri uygulanmaktadır.
Basur (hemoroid) nüks eder mi?
Basur (hemoroid) tedavi edilse bile ameliyatsız yöntemlerde % 10-50, ameliyatlı yöntemlerde % 1.5-15 oranında tekrarlayabilir. Nedenler arasında uygulanan cerrahi teknik, devam eden kabızlık ve beslenme alışkanlıklarındaki hatalar vb. nedenler sayılabilir. Jayaraman ve ark. geniş meta-analizlerinde, Longo tekniği sonrasında hemoroid hastalığının bir yıl içinde % 5.7 ve geç dönemde % 8.5 oranında nüks ettiği ve klasik hemoroid ameliyatı sonrasında bir yıl içinde % 1 ve geç dönemde % 1.5 oranında nüks ettiği bildirilmiştir. Bu anlamda özellikle tekrarlayan veya komplike olmuş hemoroid durumunda, hastayı bir kolorektal cerrahın (proktoloji uzmanı) ele alması belirgin avantajlar sağlar.
Basur (hemoroid) ameliyatı sonrasında hangi komplikasyonlar görülebilir?
İdrar yapma zorluğu, makattan kanama, geride memelerin kalması, makat darlığı gelişmesi, makat çatlağı, makat fistülü, enfeksiyon, dışkı veya gaz kaçırma, basur pıhtılaşması ve sürekli ıkınma hissi gibi komplikasyonlar gelişebilir. Ikınma hissi özellikle Longo tekniği ile gerçekleştirilen basur ameliyatlarının yaklaşık % 25inde gelişir ve bir ay süre ile devam edebilir.