İyinet'e Hoşgeldiniz!

Türkiye'nin En Eski Webmaster Forum'una Hemen Kayıt Olun!

Kayıt Ol!

BOP Hakkında Sadece 22 Dakikanızı Ayırınız

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

MSBlog

0
İyinet Üyesi
Katılım
6 Mayıs 2011
Mesajlar
148
Reaction score
16
Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz, Şahsın görünür, rütbe-i aklı eserinde.

1- 2002 yılında yüzde 65'lerde olan enflasyon, AK Parti döneminde tek haneye kadar geriledi. 2010'da yıllık enflasyon, yüzde 4.9'a kadar düştü. Böylece 1969'dan sonra ilk kez bu kadar düşük enflasyon oranını gördük.

2- Cumhuriyet'in ilanından 2002'ye kadar yapılan bölünmüş yol miktarı 6 bin kilometre iken AK Parti olarak 2002'den 2011'e kadar 13 bin 500 kilometre bölünmüş yol yaptık. 80 yılda yapılan yolun, 2,5 kat fazlasını 8,5 yılda yaptık. 2002'ye kadar bölünmüş yolla birbirine bağlanan yalnızca 6 şehir varken bu sayıyı 74'e çıkardık.

Yaptığımız bölünmüş yollar sayesinde yıllık seyahat süresini 155 milyon saat kısalttık. 658 milyon litre yakıt tasarrufu sağladık. Bu sayede ekonomimiz de 7 milyar tasarruf etti.

Bölünmüş yollar can güvenliğini de artırdı. 2003-2011 arasında yol kusurlarını azaltmak için 40 milyar TL'lik yatırım yaptık. Neticede ölümlü kaza oranı yarı yarıya azaldı.

Böylece ekonomiye 2 milyar TL'den fazla katkı sağladık.

3- 2002 yılında 26,8 milyar dolar olan Merkez Bankası döviz rezervlerini, 2011 yılı başında 82,6 milyar dolara çıkarttık. AK PARTİ: iktidarının farkı: 4 kat artış!

4- 12 Eylül anayasasını, 12 Eylül tarihindeki referandumla halkımızın onayıyla değiştirdik. Yeni anayasa ile; buyrun

5- AK Parti, 2002'de 7,5 milyar TL olan Milli Eğitim Bakanlığı bütçesini, 2011'de 34 milyar TL'ye çıkardı. Bu bütçe, okullarımızın geliştirilmesi ve öğrencilerimiz için harcandı.

2003- 2011 yılları arasında 160 bin yeni derslik inşa edildi. Bu rakam, Cumhuriyet tarihi boyunca yapılan derslik sayısının 3'te 1'i demek. 2003-2004 öğretim yılından itibaren ders kitaplarını öğrencilere ücretsiz olarak verdik.

İlk ve orta öğretimde 747 yurt, 920 spor salonu ve 6 bin 146 kütüphane açtık.

6- Son dokuz yılda sağlık harcamaları tam 8 kat arttı. 2001 yılında 4 milyar 576 milyon TL olan sağlık harcamaları, 2010 yılında 27 milyar 504 milyon TL artarak 32 milyar 80 milyon TL’ye ulaştı.

2011 yılının ilk 2 ayında yapılan sağlık harcaması ise tek başına 2001 yılını geride bırakarak 5 milyar 685 milyon TL düzeyinde gerçekleşti.

7- İktidara geldiğimiz 2002 yılında 230 milyar dolar milli gelirimizle dünyanın 26'ıncı büyük ekonomisiydik. Bugün milli gelirimiz tam 780 milyar dolar; 2002'dekinin 3 katından fazla. Bugün dünyanın 16'ıncı büyük ekonomisiyiz.

2002'de 3 bin 500 dolar olan kişi başı milli geliri de 3 kat artırıp 10 bin dolara çıkardık.

8- Geliştirdiğimiz model ve yaptığımız desteklerle Türkiye, Tarımsal Gayri Safi Hasıla büyüklüğünde dünyada 8'inci sıraya yükseldi. 2002'de 36.1 milyar TL olan Gayri Safi Yurtiçi Hasıla rakamı, 2010'da 2 kattan fazla artış göstererek 78.8 milyar TL'ye ulaştı.

70 milyon insanımızın ve 30 milyon turistimizin gıda ihtiyacını karşılayan tarım sektörümüz ile bugün 177 ülkeye bin 530 çeşit tarım ürünü ihraç ediyoruz. Böylece 2002 yılında yalnızca 4 milyar dolar olan ihracatımız, 3 kat artarak 12.7 milyar dolara çıktı.

9- Adalet sisteminin daha sağıklı işleyebilmesi için önce bütçeden ayrılan miktarı artırdık. 2002 yılında 1 milyar 113 bin TL ayrılan adalete, 2011'de 3 milyar 783 bin TL ayırdık.

2002'den bugüne 130 adalet sarayı inşa ettik. Avrupa'nın en büyük adalet sarayı da buna dahil. 27 adalet sarayının inşası halen devam ederken 69 proje de ihale aşamasında.

Adalet saraylarını sadece bina olarak tasarlamadık aynı zamanda birer teknoloji üssü yaptık. 2002 yılında 4 bin 200 olan masaüstü bilgisayar sayısını 40 bin 225'e, 55 olan dizüstü bilgisayar sayısını da 16 bine çıkardık.

10- Sağlık karneleri yerine T.C. kimlik numarası ile bütün sağlık hizmetlerine erişim yolu açıldı. Bugün herkes, yurdun her yerinde, bütün devlet hastaneleri ve sağlık ocaklarında herhangi bir sosyal güvenlik belgesi olmaksızın T.C. kimlik numaralarıyla hizmet alabiliyor.

Hiçbir sosyal güvencesi olmayan vatandaşlarımızın yararlandığı yeşil kartın sınırlarını da genişlettik. Yeşil kart sahiplerine bütün sağlık hizmetleri ücretsiz hale geldi.

11- Enerjide atılım yapan AK Parti iktidarında Türkiye, doğalgazı gerçek anlamda kullanmaya başladı. 2002'de yalnızca 9 ilde olan doğalgaz, 2010'da 67 ile ulaştı. 4 bin 510 kilometre olan doğalgaz boru hattı uzunluğu ise 11 bin 441 kilometreye çıktı. Türkiye, 2009'da Nabucco Projesi'ne imza koyarak dünya enerji koridorundaki yerini aldı.

12- Köydes Projesi ile Cumhuriyet Tarihi'nin en büyük kırsal kalkınmasını başlattık. Altı yılda toplam 7.3 milyar TL kaynak kullanarak, kişi başı 600 TL yatırım yaptık.

13- 2002 yılında 376 TL olan en düşük emekli maaşını, 2011 yılında 872 TL'ye yükselttik. 148 TL olan en düşük Bağ-Kur'lu maaşını 554 TL'ye, 257 TL olan en düşük Emekli Sandığı maaşlarını ise 632 TL'ye çıkarttık.

14- 2002 yılında 392 TL olan en düşük memur maaşını, 2011'de 1.460 TL'ye yükselttik. Yani tam 3,5 kat artırdık!

15- 2003-2004 öğretim yılından itibaren ders kitaplarımızı ücretsiz yaptık. Çocuklarımız için kitap bulma derdine, veliler için kitap alma derdine son verdik.

http://www.akparti.org.tr/site/icraatlar adresinden tamamına ulaşabilirsiniz.
 

ozgurruh

0
İyinet Üyesi
Katılım
28 Eylül 2010
Mesajlar
2,829
Reaction score
32
Konum
ANKARA
:) sen bunu neleri satarak yaptın. Bir de kimin izniyle yaptın. Adamlar senin yapacağın yardımları bile kendisi belirliyor. Bunları sen yapmadın anlatmak istediğim o. Gösterilen evet bu hükümet yaptı oluyor ama bunun arkasında nereler satıldı. Ne sözler ne vaadler verildi hiç bunları düşündünüz mü?
 
E

Erturk

Misafir
Icraatler içerisine birde "Neleri sattık?" diye eklemeniz daha iyi olurdu.

Örnek : Türkiyenin resmi olmayan ama para basan darphanesi ve iletişimin en önemli mihenk taşı Türk Telekom. Şu an ben Lübnan asıllı Mohammed Hariri'ye calısıyorum.

Sanırım konu yavaş yavaş siyasete doğru gidiyor. Forum içerisinde siyaset yapmak yasak. Bu yasağa karşı bende bir nebze olsun karşı geldim yukarıdaki yazıyı yazarak. Lakin bazı şeyleri görmemezlikten gelemeyiz...

Konuyu report ediyorum.
 

ozgurruh

0
İyinet Üyesi
Katılım
28 Eylül 2010
Mesajlar
2,829
Reaction score
32
Konum
ANKARA
abdullahsabit yahuu bu kelam işte sizin gibi boş düşünenlerin sözü beni sattı diyelim bunun içerisinde sen de varsın :) bunu anlamakta zorlanıyorsunuz. Konuyu kişiselleştirmeyelim rica ediyorum. Saygısızca konusacaklar konusmasınlar lütfen.
 

MSBlog

0
İyinet Üyesi
Katılım
6 Mayıs 2011
Mesajlar
148
Reaction score
16
@Erturk, Kur'an'da Allah'ın yüzlerce ismi varken, O'nu Tanrı olarak isimlendiren birine cevap bile vermem.
 

ozgurruh

0
İyinet Üyesi
Katılım
28 Eylül 2010
Mesajlar
2,829
Reaction score
32
Konum
ANKARA
Özelleştirme uygulamalarına ilk defa 1986 yılında başlayan Türkiye, 24 yılda 39 milyar 600 milyon 581 bin dolarlık özelleştirme yaptı.

Bunun 30 milyar 734 milyon dolarlık bölümü 7.5 yıllık AKP iktidarında gerçekleştirildi.

58, 59 ve 60'ıncı hükümet döneminde yapılan özelleştirmelerin toplam içindeki payı yüzde 77.6 oldu.

MHP Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak'ın verdiği soru önergesine Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın verdiği cevapta Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın (ÖİB) 58, 59 ve 60'ıncı hükümetler döneminde gerçekleştirilen özelleştirme uygulamalarına, bedelli ve bedelsiz devir uygulamalarına yer verildi.

özelleştirilen taşınmaz ve diğer varlıkların satışıyla birlikte toplam 30 milyar 305 milyon 160 bin dolarlık özelleştirme yapıldı.

58, 59 ve 60'ıncı Hükümet dönemlerinde gerçekleştirilen bu özelleştirme, ÖİB verilerine göre 1986 yılından bu yana gerçekleştirilen 39 milyar 600 milyon 581 bin dolarlık özelleştirmenin yüzde 76.5'ini oluşturdu.

ÖİB'nin yaptığı hesaplamalar içinde kamu kurumlarına yapılan bedelli devirler eklenmiş olduğu dikkat çekti. Bu çerçevede, son 7.5 yılda yapılan 429 milyon dolarlık bedelli devirlerin, bu dönemdeki özelleştirme uyglamalarına eklenmesi halinde toplam rakam 30 milyar 734 milyon doları aştı. Böylece, AKP döneminde yapılan özelleştirmelerin, 24 yıllık uygulamalar içindeki payı yüzde 77.6'yı buldu.

EN YÜKSEK ÖZELLEŞTİRME GELİRİ TÜRK TELEKOM'DAN

AKP iktidarında hisse satışı yoluyla yapılan en büyük özelleştirmeler arasında Türk Telekomünikasyon A.Ş.'nin toplam yüzde 70'e ulaşan hissesinin devrinden elde edilen toplam 8 milyar 423 milyon dolarlık satış başı çekti.

TÜRK TELEKOM

Türk Telekom'un önce 55'inin 6.55 milyon dolara blok satışı 2005 yılı Kasım ayında gerçekleştirilmiş, ardından yüzde 15'lik hissesinin halka arzı 2008 yılı Mayıs ayında yapılmıştı.

TÜPRAŞ

Onu 4 milyar 594 milyon dolara özelleştirilen Tüpraş'ın (önce yüzde 14.76, ardından yüzde 51'lik hissesi olmak üzere) toplam yüzde 65.76'lık hisse satışı;

ERDEMİR

2 milyar 779 milyon dolara özelleştirilen Erdemir'in yüzde 46.12'lik hisse satışı;

PETKİM

2 milyar 320 milyon dolara özelleştirilen Petkim'in (önce yüzde 34.5, ardından yüzde 51 blok hisse satışı olmak üzere) toplamda yüzde 86'ya ulaşan hisse satışı izledi.

TEKEL

İşletme hakkı devri çerçevesinde yapılan özelleştirmeler çerçevesinde en yüksek rakam TEKEL'in 6 sigara fabrikasının satışından elde edilen 1 milyar 720 milyon doları bulan özelleştirme oldu. Taşınmaz devirlerinde de TEKEL'in çeşitli illerde bulunan 140 taşınmazının satış yoluyla özelleştirme sonucunda toplam 930 milyon dolarlık özelleştirme yapılmış oldu.

BEDELLİ DEVİRLERİN YÜZDE 60'I SON 7.5 YILDA GERÇEKLEŞTİ

AKP iktidarı döneminde özelleştirme programına alınan kamu payları kamu kurumlarına devredilen iki kuruluş oldu. Bunlar Deniz İşletmeciliği ve Tankerciliği A.Ş.'nin yüzde 50.98'inin Tüpraş'a devri ile Yeşilova Halı Yün İpliği Battaniye Fabrikası A.Ş.'nin yüzde 48.93 hissesinin Burdur İl Özel İdaresi'ne devriydi. Son 7.5 yıllık dönemde kamu kurumlarına devredilen 300'ün üzerindeki taşınmaz ve diğer varlıkların toplam devir bedeli 429 milyon 213 bin dolar oldu. Bu gerçekleşme, 24 yıllık özelleştirme serüveni sırasında 712 milyon dolara bedelli devredilen taşınmaz ve diğer varlıkların yüzde 60'ını oluşturdu. Kamu kurumlarına 230'un üzerinde taşınmaz ve diğer varlıkın devri ise 7.5 yıllık dönemde bedelsiz gerçekleştirildi.

EN ÇOK BLOK SATIŞ YAPILDI

ÖİB verilerine göre 1986 yılından bu yana yapılan 39 milyar 600 milyon 581 bin dolarlık özelleştirmenin 20 milyar 257 milyon dolarlık bölümü blok satışlardan elde edildi. Blok satışların payı toplam özelleştirme uygulamaları içinde yüzde 51 oldu. Toplam özelleştirme tutarının 10 milyar 275 milyon dolarlık bölümü tesis ve varlık satışından, 7 milyar dolarlık bölümü halka arzlardan, 1 milyar 261 milyon dolarlık bölümü İMKB'de satışlardan, 4 milyon 369 milyon doları yarım kalmış tesis satışından, 712 milyon 311 bin dolarlık bölümü bedelli devirlerden oluştu.

kaynak:http://www.stratejikboyut.com/haber/akp-7.5-yilda-neleri-ozellestirdi--37881.html
( 2010 yılından alıntı bir haber )

16 mart 2011 yayınlanmış olan bildirilere göre bu 30 milyar 734 milyon dolarlık özelleştirme şuan için 33 milyar olmuş durumda. Hadi hayırlısı bakalım daha nereler satılacak. Videoyu izlemek isteyenlerde aşağıdaki linke bakabilriler.

http://www.youtube.com/watch?v=cB5Rky-q6JI
 

mehmet-ali

0
İyinet Üyesi
Katılım
6 Şubat 2007
Mesajlar
1,088
Reaction score
12
Konum
Ankara
E

Erturk

Misafir
@Erturk, Kur'an'da Allah'ın yüzlerce ismi varken, O'nu Tanrı olarak isimlendiren birine cevap bile vermem.

Ne bana nede bir başkasına cevap vermek zorunda değilsin zaten dostum. Elhamdülillah müslümanım ve Esma-ül Hüsna'yı senden daha da iyi bildiğime inanıyorum! Türkler islamiyet doğmadan önce de vardılar. Üstelik tek Tanrılı inançla. 751 yılını bilir misin? Türkler tarafından müslümanlığın benimsendiği savaşı? Ben TÜRK'üm (Kıpçak) ve daha islamiyet kabul edilmeden öncede atalarım Allah'a inanıyorlardı. Fakat senin kadar bilinçli(!) olamadıkları için yaradana TENGRI dediler. Allah'ın varlığını ve birliğini sana istersen arapça da söylerim gürcüce de ispanyolca da. Yıllarca izlediğiniz filmlerde ALLAH BABA'ya dualar edilirken sesiniz soluğunuz çıkmıyordu ?

Türk'üm, Müslüman'ım ve iletimdeki yazıda istersem Tengri Türk'ü Korusun yazarım istersem El-Melik Türk'ü Korusun, istersem El-Müheymin Türk'ü Korusun...

Son olarak, hristiyan bir insan sonradan müslüman olabilir. Ama bir ispanyol Türk olamaz!

Bana kalsa yazdığım yazıya cevap veremediğin için böyle saçmaca bir gerekçeyle bu basit cümleyi kurdun.
 

ozgurruh

0
İyinet Üyesi
Katılım
28 Eylül 2010
Mesajlar
2,829
Reaction score
32
Konum
ANKARA
çok güzel bir yerede sen parmak bastın kardeş. Ne olduda bu kadar senelik Ayasofya Camiimiz, Şimdi kilise haline getiriliyor. bizler zaten tam bağımsız olsak kimse gelipte bunu bize dikte edemez. Ama malesef ki başkalarını sözü bizimkinden daha değerli galiba.
 

MSBlog

0
İyinet Üyesi
Katılım
6 Mayıs 2011
Mesajlar
148
Reaction score
16
Özelleştirme konusunda konuşabilmek için ekonomi iktisat bilmek gerek.

biliyor musunuz?

yoksa, başkalarından dinleyip, burada yayınlıyor musunuz?
 
E

Erturk

Misafir
Ha bu arada Allah-u Teala'nın 99 tane isimi (Esma-ül Hüsna) vardır. Yüzlerce değil... Amaç gönül bağıyla O'na ulaşmak olduktan sonra her kelime ALLAH manasındadır.
 

MSBlog

0
İyinet Üyesi
Katılım
6 Mayıs 2011
Mesajlar
148
Reaction score
16
Elhamdülillah müslümanım ve Esma-ül Hüsna'yı senden daha da iyi bildiğime inanıyorum!

Öyleyse epey ilim sahibisin. maşallah sana. epey külliyat devirmiş olmalısın.

Ben TÜRK'üm (Kıpçak) ve daha islamiyet kabul edilmeden öncede atalarım Allah'a inanıyorlardı.

Ben de Türküm. Oğuzlar - Üçoklar - Sungurlu Aşireti - Çepni soyu. Ata dedeme kadar tüm soyumu biliyorum dostum.

Fakat senin kadar bilinçli(!) olamadıkları için yaradana TENGRI dediler.

Esma-ül Hüsna biliyorsun ama, Allah'ın şeriatını bilmiyorsun galiba kardeşim.
Hz. Muhammed (SAV), kendisinden önceki peygamberlerin dinlerini-inanışlarını neshetmiştir. Son şeriat O'nundur. Öyleyse, amel etmemiz gereken kaideler de eski dinlerin-ataların inanışları değil, son ve hak din olan İslam'ın akidesidir.

Yıllarca izlediğiniz filmlerde ALLAH BABA'ya dualar edilirken sesiniz soluğunuz çıkmıyordu ?

Hepsine sesimiz çıktı Allah'ın izniyle.

istersem Tengri Türk'ü Korusun yazarım istersem El-Melik Türk'ü Korusun, istersem El-Müheymin Türk'ü Korusun...

Seni hoşuna gitmeyen bir isimle çağırsam, sen bana ne dersin?
karşılık olarak sana, seni istediğim gibi çağırırım desem ne dersin?

Bana kalsa yazdığım yazıya cevap veremediğin için böyle saçmaca bir gerekçeyle bu basit cümleyi kurdun.

yazıyorum muhterem.

Ekleme:
Ha bu arada Allah-u Teala'nın 99 tane isimi (Esma-ül Hüsna) vardır. Yüzlerce değil... Amaç gönül bağıyla O'na ulaşmak olduktan sonra her kelime ALLAH manasındadır.

:şekil::şekil: gerçekten Esma-ül Hüsna konusunda çok bilgin varmış
 

ozgurruh

0
İyinet Üyesi
Katılım
28 Eylül 2010
Mesajlar
2,829
Reaction score
32
Konum
ANKARA
Yahu MSBLOG kardeş ekonomi okumaya gerek yok. Sizler kabullenemiyorsunuz bazı şeyleri. Yahu bunda birşey yok ki anlamayacak. Sen buraları kimlere sattın. Satılamayacak yerleri hangi avrupa ülkelerine sattın. TÜRK TELEKOM, TEKEL, bunlar satılması istenerek ne amaçlar güdüldü. Her bankayı özelleştirerek dışa bağımlı nasıl getirildin. Neden satılamayacak yerlere dur denilmedi. Can damarını neden satıyorsun. Bizler bunu her yapan kişiye karşıyız unutmayınız. Suan bunlar var ve yapılanları sergiliyoruz. Birilerinin oyuncağı vaziyette hareket edenlere sözlerimiz. Bundan öncekileride ben diğer tartıştığımız konularda bahsettim. İSterseniz eskileride bir konu başlığında uygun konuşularak açarım. Ancak bu konuda önemli çünkü gün geçtikçe zaman kaybına uğruyoruz diye düşünüyorum. Zamanında görmediklerimiz bilmediklerimizi gün yüzüne çıkarmamız gerek kimler ne işler peşinde bu planlar uygulandımı TÜRKİYE haritası şuan bütün haritalarda nasıl bölünmüş görülüyorsa bu noktalara getirilmeye çalışılıyor. Parçalanma yani. Parçalanmak hoşunuza mı gidecek ki bu kadar göremez durumdasınız anlamışta değilim. başka birşey oldugunda hükümet avazının çıktığı kadar bağırır oluyor ama Bu haritalar ortalıkta yayınlanırken nasıl böyle birşey yapabilrisiniz diyen de yok!!! Buna kimin hakkı var ya biz millet olarak içimiz yanarken bu kadar suskun kalmak ne diye?
 

MSBlog

0
İyinet Üyesi
Katılım
6 Mayıs 2011
Mesajlar
148
Reaction score
16
ozgurruh kardeş,

Sizin bu düşünceleriniz sadece milliyetçi tavrın ürünü. Ekonomi kavramı içerisinde milliyetçilik cüzi bir yer kaplar. Milliyetçi bir nazar ile bakarsak ekonomiye, kötü görmemiz normal. Lakin yanlış.

Ekonomiye "milletimizi geliştiriyor mu?" diye bakarsak daha doğru olur. yoksa kimse sattık, vay size... falan demek yersizdir diye düşünüyorum.

Bak benim (İstanbul Üni. Ekonometri Mezunuyum) daha önce bir araştırmacı kardeşim (İngilizce İktisat Mezunu) ile yaptığım araştırmadan bir örnek sunayım sana:

Kamu kurumlarının özelleştirilmiş olmasının sebepleri çeşitlidir.

i) Devleti zarara uğratan kurumlardan gelir elde etmek
ii) Halka ucuzluğu getirebilecek durumların söz konusu olması
iii) İştiraklerin ve Teşviklerin arttırımını sağlamak
- istihdam açısından
- yatırım açısından
- ekonomik büyüme açısından
- hizmet sektörü açısından

Biz şu anda bir kurum neden özelleştirilir ve özelleştirmelerin getirileri nelerdir buna bakacağız.

Özelleştirme : Devletin bir kurumunu bir özel gruba yada sektöre belli bir süreliğine yada uzun vadeli olarak satması/kiralaması olarak adlandırılabilir.Eğer kurum büyük çapta ve ulusal hizmet düzeyinde ise bu kurum özelleştirilse dahi kanunlarla (bknz:Özelleştirme yasaları) devletin bu kuruma bir olumsuzluk durumunda müdahele etme yetkisi daima vardır.Olağanüstü durumlarda (Savaş vb) Devlet bu kurumu kendi bünyesine geri çekebilir.

Örneğin Türk Telekom neden özelleştirilmiştir ?

i) Kurum Devlet bünyesinde olduğu sürece işleyişi kamu mantığı ile olmakla yükümlüdür.Kamu kurumları özel kurumlarla rekabet konusunda caba sarfedemezler.Reklam , kampanya vb. etkinliklere giremezler.Özel kurum mantığı ile hareket edemezler hal böyle olunca bu kamu kurumunun geliri ve masrafları dengeli olmasa bile devlet bu kurumu idame etmeye ve zarar ediyor olsa bile bunu devam ettirmeye zorunludur.Kamu kurumlarında sendikal haklar,iş süresi,devlet güvencesi,kadrolu çalışan olma gibi sebeplerden personel tam verimle çalışmaz.buda kurumu zarara uğratan sebeplerden birisidir.Teknoloji açısından sürekli yenilenme noktasında dünya üzerinde hiçbir kamu kurumunun modernizasyonu(ordular hariç)özel kurum kadar hızlı olamamaktadır.Çünkü bir devlet kurumuna yüklü bir ödenek ayrılması diğer kurumlarda kısıntıya gidilmesi,bütçenin sarsılması vb. gibi şeylere yol açabilecektir.

Ancak özel kurumlar tam anlamıyla kar amacıyla hareket ettikleri için her olumsuzluğu aşmak ve kara giden yolda tam performans göstermek isteyeceklerdir.Telekomun özelleştirilmesine önce çalışanları karşı çıkmıştı bunun sebebi sizce Telekomun özele geçiyor olması ve o kişilerin aşırı devlet sevdalısı olmasımıydı ? Telekom üst yönetimi çalışan çıkartılmayacağına ve maaşlarda bir negativist hareket olmayacağı teminatını yazılı ve sözlü verdiği halde bu kişiler karşı çıkmışlardı.Neydi asıl karşı çıktıkları söyleyelim. Devlet sektöründe 8 saat mesai vardı ancak bunun 3-4 saati çalışmak geri kalanı lay lay ile geçerken artık özel sektörde 8 saatin tamamını çalışarak geçirmeleri söz konusuydu.Buda rahatımız bozulacak düşüncesi ile onları rahatsız etmişti.

Telekomun özelleştirilmesine sivil tepki verenlerin çoğu ülkenin en önemli kurumu savaş vb. durumlarda en lazım olan kurum bizzat yabancılara teslim edilmiştir vaveylası ile ortalığı ayaklandırmaktaydılar. ancak özelleştirme yasalarında belirtilmiştirki devlet olaganüstü durumlarda bu altyapıyı kendi lehine kullanma ve ihale edilen firmadan tamamen alma hakkını bünyesinde barındırır.

ii) Telekom örneğine devam edecek olursak , Telekom devlete kazandırıyordu niçin özelleştirildi ve halka ucuzluk nasıl gelir ? sorularının yanıtlarını arayacağız.Telekom özelleştirilmeden önce tekeldi.Tekel piyasasında firma daima kazanır.Firmanın arz ve talep eğrisi daima dengededir.Devlet bu alanda kamu kurumu olarak bulunduğu sürece bu alanda rekabet söz konusu olamaz.Özelleştirmenin gereğide buradan icab eder.Çünkü , Eğer Firma özelleştirilmese devlet aynı tas aynı hamam bunu devam ettirmekle yükümlüdür.Telekomun kazandırıyor olmasının sebebi farklı bir alternatifin olmayışıdır. Telekomun özelleştirilmesi birilerine peşkeş çekilmiş olarak adlandırılamaz çünkü bu özelleştirme rekabetin önünü açmıştır. Artık piyasaya yeni firmalar yeni altyapılar yeni teknolojiler girebilir. Bu şekilde rekabet kızışır ve her firma bugun . Vodafone , Turkcell , avea üçlüsünün yaptığı gibi birbiri ile yarışmaya ve daha kaliteli hizmeti daha ucuza vermeye yönelir.örneklendirmeyi şöyle yapalım telekomun değeri 5lira ise , siz bunu 3 liraya verdiyseniz evet görünende zarar etmiş olursunuz.Ancak daha sonra piyasaya girecek firmalardanda 3 lira aldiğinizi düşünürseniz piyasaya girecek her firma size kazanç sağlar. 2 firma girmesi halinde 6 lira kazanırsınız 3 lirada telekomdan kazanmıştınız toplam 9 lira . telekomun olması gereken fiyatı 5 lira idi . ama siz 9 lira kazanarak olması gerekenden 4 lira fazla kazanmiş olursunuz. telekoma rakip sadece bir firma bile cıkacak olsa bu durumda 3 lira telekom , 3 lirada diger firma olmak üzere 6 lira kazanırsınız ve olması gerekenden yine fazla kazanmiş olursunuz. Telekomun Ucuza gitmesi görünende peşkeş cekildi vs gibi lanse edilse bile şu anda biz en az 5 firmanın rekabet ortamına gireceğini öngörebiliriz.en azından 3 örnek verecek olursam : Koç iletişim hizmetleri , doğan iletişim hizmetleri , Kartell yatırım ortakliği iletişim hizmetleri , özelleştirme ile birlikte bu firmalar şehirlararası ve milletlerarasi görüşme hizmeti vermeye başladılar ancak şehir içi hatlarının hala telekomda olması sebebiyle telekomdan bagimsiz hareket edememekteydiler.Bu yeni şehiriçi özelleştirmesi ile tam rekabet ortamı sağlanmış ve kar maksimizasyonuna gidilmiştir.Eğer telekom olması gereken fiyattan satılsaydı , bu Eşik fiyat üzerinde veya ona eşit fiyat vererek piyasaya cok az firma girecekti ve belki 1-2 firma ancak bu sınırı aşabilecekti buda gerekli rekabet ortamını sağlamayacak ve kartel oluşum sağlayarak istediğimiz indirim yerine firmaların birbiri ile anlaşarak sandıgımızın aksine bize bindirim olarak geri donme riskini taşiyacaktı. Eşik fiyatın(telekomun satılış fiyatı) düşük olması daha cok firma daha cok rekabet daha cok ucuzluk ve daha cok vergi demektir.

Halka ucuzluk tabiki rekabet sayesinde gelecek adsl den oncesini hatırlayacak olursak superonline , adanet , ixir , turknet vb. erişim paketleri kullanmamız gerekiyordu.ve bunlar surekli yeni hizmet ve yeni indirimlerle musteri toplama yarişindaydilar.Şu anda aynı mantık adsl üzerinde olacak.

iii) İştiraklerin ve Teşvilerin arttırılması konusuna az önceki kısımlarda ister istemez değinmiş olduk ancak bu başlık altında tekrar değinecek olursak özetle şunu diyebiliriz.

Eğer siz ülkenizde yeni firmaların hizmete girmesini teşvik eder ve bu yondeki iştirakleri değerlendirirseniz ekonominiz büyüme gösterir.ve borsada duruşunuz daha sağlamlaşır.Bir ülkenin ekonomisinin gücü o ülkede iş yapan firmaların ne kadarının yabancı sermayeli olduğu ile doğru orantılıdır.

- istihdam açısından : Telekom yüksek bi ücretle , özelleştirilse diğer firmalar piyasaya giremese telekomun istihdama katkısı sadece çalıştırdığı elemanlar kadar olur. varsayıyoruz 3000 tane eleman , Ancak telekom gibi 10 tane daha firmanın piyasada olması ve onlarında aynı sayıda eleman çalıştırdıgını varsayarsak bu defa 33000 çalışan demektir bu.
- yatırım açısından : aynı mantık yatırım içinde geçerlidir. Sıcak para hacmi . paranızın kullanılabilirlik maximizasyonu . ekonomiye sıcak para girişinin borsaya etkisi gibi sebepler göz önüne alındıgında bir firmanın etkisi başka olur 10 firmanın etkisi başka olur.

- ekonomik büyüme : Arkadaşlar bu konuda amerika örneğini vereceğim : amerika bugün sevsekte sevmesekte istesekte istemsekte dünyanın süpergücü. ekonomisi çöktüğü zaman bile amerika ayakta 1929 da başlayan ve 3 yıl süren büyük bunalım yıllarında geçirdiği yıkımdan sonra neredeyse hiç büyük çapta bi etki görmedi .amerika bugün süpergüçse şayet bu hemen amerika kurulur kurulmaz olmadı. amerikanın bugunkü durumuna gelebilmesi 400 yıl sürdü. Biz henüz 100 yaşımızda bile olmayan genç bir cumhuriyetiz.Amerika tarihine bakarsak amerika bizim yaşımızda bizim şu anki durumumuzun onda biri kadar bile değildi.Ancak biz çok iyi bir büyüme ile ilerliyoruz.Ekonomimiz şu anda dünyanın en büyük 12. ekonomisi önümüzdekilerin hiçbirisi bizden daha genç devletler değiller. Şimdi düşünüyoruz eğer bizim bu zamana kadar yaptıklarımız gelecek vaad ediyor olmasa . ve bizim ekonomimiz kötü olsa hiç bir firma parasını ve emeğini altyapısını riske edip bizim ülkemizde yatırım yapmak istermi? elbetteki istemez. Bu bağlamda baktığımız zaman özelleştirmelerin bizim için önemi amerika için olan öneminden daha fazladır.Devlet kendi imkanlarını sadece yatırıma yönlendirse bile bu güç ile dünyanın birinci ekonomisi olmayı sağlayamaz.Büyümenin ve gelişimin ana motoru daima özelleştirmeler olmuştur. Bizim önümüzdeki 11 ülkeden bir tanesi japonya . Japonyada sağlık sistemi dahi özelleştirilmiş durumda ve halk bunu desteklemişti. Japonya limanlarını özelleştirdi japonyada iletişim hizmeti veren 5 ana firmanın altında 18 alt firma var. ve hepsi özel fakat japonya bugun bizim 10 katımız internete bizim onda birimiz ücrete ulaşıyor.Ruandaya bakacak olursak telefonla görüşmenin dakikası 500 Ruanda doları takriben 5 USA dolara yakın bi fiyat.. ve Ruandada bir tane bile özelleştirme yok.

- Hizmet Sektörü açısından : Firmalar iş tipine göre , mal üreten ve hizmet üreten firmalar olarak ikiye ayrılır. Mal üretenler adındanda anlaşılacağı üzere somut el ile tutulabilen ürünler sağlar piyasaya. Hizmet üretenler ise iletişim,ulaştırma,temizlik vb. hizmetleri sağlarlar.Mal sektöründe insan gücü git gide azalırken teknoloji daha etkin rol oynar .Hizmet sektörü insan ilişkilerine dayalı olduğu için teknoloji ilerlese bile insan ilişkileri ve insan istihdamı her zaman geçerlidir.Mal üretim sektöründe seri imalat söz konusudur ama hizmet sektöründe seri imalat söz konusu değildir.Bire bir hizmet esastır.Bunun için istihdama katkısı hizmet sektöründe mal sektörüne nisbeten azalma yerine artış gösterir.
 

ozgurruh

0
İyinet Üyesi
Katılım
28 Eylül 2010
Mesajlar
2,829
Reaction score
32
Konum
ANKARA
Güzel kardeşim bu söylemler kelime bazlı açıklamalarıdır. Sen olayın diğer tarafından bakmadığından veya hükümeti çok sevidiğinden görmek istemiyorsun bu da olabilir. Ben o kadar video yayınladım ve kimlerin ülke üzerinde güçleri var kimler yönetiyor hususunda bulundum. Benim amacım bunların neden özelleştirdiğinden öte özelleştirilmesine yine karşıyı bundan öte kimlerin elinde. Kimlere sattın. Tekelimiz dünyaca ünlü iken bizim tütünümüzün kalitesini bildikleri halde bizimkiler bu TEKEL' i satabildi bu nasıl bir mantıktır. 2010 videosun hatırlayalım buyrun.
http://www.youtube.com/watch?v=KGw5Rhb3BQ4

Amaç ekonomi okumuş olabilirsin. Tebrikler ama her olaya bilimsel terimler mantıklar dolayları ile bakmanda yanlış Çünkü dünya gözü ile bakmak küresel çıkarlar nelerdir bunları indirgeyerek seminer tezler hazırlanması veya çalışmalar yapılması daha doğrudur. Bunları internete gir terimsel olarak bir çalışma hazırlarsın. Bunlara bakarak sabit kalırsın kendini geliştiremezsin.
 

ozgurruh

0
İyinet Üyesi
Katılım
28 Eylül 2010
Mesajlar
2,829
Reaction score
32
Konum
ANKARA
Lütfen arkadaşlar herkes birşeyler söyleyecek elbette kişisel olarak kimse kimseye atıfta bulunmasın din ön plana çıkmasın en büyük ayırım burdan çıkıyor. Sağduyulu davranalım rica ediyorum
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Türkiye’nin ilk webmaster forum sitesi iyinet.com'da forum üyeleri tarafından yapılan tüm paylaşımlardan; Türk Ceza Kanunu’nun 20. Maddesinin, 5651 Sayılı Kanununun 4. maddesinin 2. fıkrasına göre, paylaşım yapan üyeler sorumludur.

Backlink ve Tanıtım Yazısı için iletişime geçmek için Skype Adresimiz: .cid.1580508955483fe5

Üst