Her ay 100 bin kişinin iş başvurusu yaptığı Google’da çalışmak için önce şirketin anketini çözmek gerekiyor. Adaylara hangi hayvanları beslediği bile soruluyor.
Köpek bakıcılığından ya da garsonluktan para kazandınız mı? Tek başınıza mı daha iyi çalışırsınız yoksa takım içinde mi? Peki herhangi bir konuda dünya rekoru kırdınız mı? Doğru cevaplar size Google’da çalışma fırsatı getirebilir.
New York Times’ın haberine göre, şimdiye kadar hep en yüksek not ortalaması olan adayları tercih eden Google, artık kitabı yayınlanmış ya da kendi kulübünü kurmuş ilginç profillere öncelik veriyor. Ayda 100.000’e yakın iş başvurusu alan şirket, en iyi adayı seçebilmek için internet üzerinden bir anket doldurtuyor. Cevaplarda tavırlar, davranış, kişilik ve liseye kadar inen özgeçmiş detayları dikkate alınarak seçim yapılıyor.
Sorular, adayların bilgisayara ilk ne zaman ilgi duyduğundan sivil toplum örgütlerinde çalışma deneyimlerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Google matematikçileri tarafından hazırlanan bir algoritma yardımıyla sıfırla yüz arası bir puan alan adayların “kaotik ve rekabetçi” Google kültürüne adım atıp atmayacakları belirleniyor.
ACİL ELEMANA İHTİYAÇ VAR
Google Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Laszlo Bock, sürekli büyüyen markanın yeterli sayıda eleman bulmakta zorlandığından bahsediyor. Bock, geleneksel işe alım prosedürleriyle en iyi adayları göz ardı etmekten endişe duyduklarını da anlatıyor.
HAFTADA ORTALAMA 200 KİŞİYE İŞ İMKANI
İstatistiklere bakıldığında son üç senede Google çalışanlarının sayısının iki kat arttığı görülüyor. Şu an 10.000 elemanı olduğu halde, Bock bu sene içerisinde bu sayının da iki katına çıkabileceğinin sinyalini veriyor. Bu da, Google’ın haftada ortalama 200 kişiye iş imkanı yarattığını gösteriyor. Google’a General Electric’ten geçen Bock, maksimum hızla kalifiye insanlara ulaşmak için yüksek not ortalaması ya da mülakat gibi klasik metodlardan “Google’a has” yöntemlere geçtiklerini belirtiyor.
GOOGLE’A HAS SORULAR:
Psikolog Todd Carlisle tarafından hazırlanan sorular “Google’a has” anlayışı açıkça ortaya koyuyor.
Bu soruların bazıları temel bilgilere yönelik:
“Hangi programları kullanıyorsunuz?”
“Hangi internet sitelerine üyesiniz?”
Bazıları davranışı ön plana çıkarıyor:
“Çalışma ortamınız düzenli mi dağınık mı?”
Bazıları da kişilikle ilgili:
“İçe kapanık mısınız? Yoksa dışa dönük bir karakteriniz mi var?”
Bazıları da geleneksel insan kaynakları anlayışını zorlayacak nitelikte:
“Hangi dergilere abonesiniz?”
“Hangi evcil hayvanları besliyorsunuz?”
Carlisle bu sorular sayesinde, hem iş performansını yükseltecek, hem de Google’ın sosyal ortamını canlandıracak kişilere ulaşılabileceğini söylüyor. Okuldaki başarının her zaman en önemli kriter olmadığına, hatta bunun zaman zaman iş performansına zarar verebileceğine değiniyor. Her yıl personelinin sadece yüzde 4’ünün işten ayrılmasıyla gurur duyan Google, Silikon Vadisi’ndeki diğer şirketlere de, elemanlarının memnuniyetini yansıtan bu rakamlarla fark atıyor.
Kaynak: ntvmsnbc
Köpek bakıcılığından ya da garsonluktan para kazandınız mı? Tek başınıza mı daha iyi çalışırsınız yoksa takım içinde mi? Peki herhangi bir konuda dünya rekoru kırdınız mı? Doğru cevaplar size Google’da çalışma fırsatı getirebilir.
New York Times’ın haberine göre, şimdiye kadar hep en yüksek not ortalaması olan adayları tercih eden Google, artık kitabı yayınlanmış ya da kendi kulübünü kurmuş ilginç profillere öncelik veriyor. Ayda 100.000’e yakın iş başvurusu alan şirket, en iyi adayı seçebilmek için internet üzerinden bir anket doldurtuyor. Cevaplarda tavırlar, davranış, kişilik ve liseye kadar inen özgeçmiş detayları dikkate alınarak seçim yapılıyor.
Sorular, adayların bilgisayara ilk ne zaman ilgi duyduğundan sivil toplum örgütlerinde çalışma deneyimlerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Google matematikçileri tarafından hazırlanan bir algoritma yardımıyla sıfırla yüz arası bir puan alan adayların “kaotik ve rekabetçi” Google kültürüne adım atıp atmayacakları belirleniyor.
ACİL ELEMANA İHTİYAÇ VAR
Google Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Laszlo Bock, sürekli büyüyen markanın yeterli sayıda eleman bulmakta zorlandığından bahsediyor. Bock, geleneksel işe alım prosedürleriyle en iyi adayları göz ardı etmekten endişe duyduklarını da anlatıyor.
HAFTADA ORTALAMA 200 KİŞİYE İŞ İMKANI
İstatistiklere bakıldığında son üç senede Google çalışanlarının sayısının iki kat arttığı görülüyor. Şu an 10.000 elemanı olduğu halde, Bock bu sene içerisinde bu sayının da iki katına çıkabileceğinin sinyalini veriyor. Bu da, Google’ın haftada ortalama 200 kişiye iş imkanı yarattığını gösteriyor. Google’a General Electric’ten geçen Bock, maksimum hızla kalifiye insanlara ulaşmak için yüksek not ortalaması ya da mülakat gibi klasik metodlardan “Google’a has” yöntemlere geçtiklerini belirtiyor.
GOOGLE’A HAS SORULAR:
Psikolog Todd Carlisle tarafından hazırlanan sorular “Google’a has” anlayışı açıkça ortaya koyuyor.
Bu soruların bazıları temel bilgilere yönelik:
“Hangi programları kullanıyorsunuz?”
“Hangi internet sitelerine üyesiniz?”
Bazıları davranışı ön plana çıkarıyor:
“Çalışma ortamınız düzenli mi dağınık mı?”
Bazıları da kişilikle ilgili:
“İçe kapanık mısınız? Yoksa dışa dönük bir karakteriniz mi var?”
Bazıları da geleneksel insan kaynakları anlayışını zorlayacak nitelikte:
“Hangi dergilere abonesiniz?”
“Hangi evcil hayvanları besliyorsunuz?”
Carlisle bu sorular sayesinde, hem iş performansını yükseltecek, hem de Google’ın sosyal ortamını canlandıracak kişilere ulaşılabileceğini söylüyor. Okuldaki başarının her zaman en önemli kriter olmadığına, hatta bunun zaman zaman iş performansına zarar verebileceğine değiniyor. Her yıl personelinin sadece yüzde 4’ünün işten ayrılmasıyla gurur duyan Google, Silikon Vadisi’ndeki diğer şirketlere de, elemanlarının memnuniyetini yansıtan bu rakamlarla fark atıyor.
Kaynak: ntvmsnbc