Kıl dönmesi apsesi nasıl oluşur?
Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) genellikle kuyruk sokumu bölgesine dökülen kıl, saç teli, tüy gibi yabancı cisimlerin cilt altına girerek o bölgede bir kese oluşturmasına denir. Oluşumun başladığı ilk evrelerde rahatsızlık vermeyebilir. Ancak zamanla cilt altında oluşan kese uygun pozisyonda oturmama, uzun süre oturma, kilo problemleriyle birlikte deforme olur. Bu deformasyon sonrasında kesenin içinde oluşan ve yabancı cismi eritebilmek için salgıladığı sıvılar dışarı akar. Ve böylece hastada şikayetler belirmeye başlar. Kuyruk sokumunda ağrı şişlik kızarıklık ve sinüs ağzı dediğimiz delikler oluşur.
Bu evrede müdahale olunmazsa tablo ilerler. Sinüs ağzı dediğimiz kuyruk sokumundaki deliklere yabancı cisimler girmeye devam ederek o delikleri tıkar. Cilt altında deforme olan kese hâlihazırda yabancı cismi eritmek için sıvı salgılamaya devam eder. Vücut kıl kesesini eritemez ve salgıladığı sıvılar çıkış yolu bulamadığı zaman cilt altında birikmeye devam ederek zamanla enfeksiyon oluşturmaya başlar. Böylece hastanın kuyruk sokumunda şişlik, kızarıklık ve bu şişliğin etrafında iltihaplanma olur. Bu duruma kıl dönmesi apsesi denir.
Apsenin oluşması tedavi sürecini geciktirdiği gibi kıl dönmesinin beraberinde getirdiği yan etkileri de arttırır. Hastada ağrı üst seviyelerdir. Oturmakta yürümekte belirgin zorluk çeker. İş gücü kaybı olur. Günlük yaşamını rahatlıkla idame edemez. Bunun yanı sıra enfeksiyona bağlı ateş, halsizlik de olabilir.
Apse tedavisi ve sonrası
Eğer kıl dönmesi apsesi oluştuysa mutlaka müdahale edilmesi gerekir. Bazı durumlarda apse kendiliğinden boşalabilir. Ancak bunu beklemek zaman kaybı olduğu gibi apsenin boşaldığı bölgede doku hasarına da neden olabilir. Bu yüzden geciktirmeden uzman hekim eşliğinde müdahale edilmesi en uygun olanıdır. Çünkü apsenin seviyesine göre ilaçla tedavi edilebileceği gibi lokal bir müdahaleyle de boşaltılması gerekebilir. Uygulanan müdahale oldukça hızlı ve basittir. Apsenin oluştuğu bölge lokal anesteziyle uyuşturulur. Açılan 1-2 cm lik kesiden apse boşaltılır. Boşaltılan apsenin olduğu bölge tamamen temizlenerek kapatılır. İşlemden önce hissedilen şiddetli ağrı işlem sonrasında büyük ölçüde azalır. Ancak oluşabilecek yeni bir enfeksiyona karşı genelde 1 haftalık antibiyotik tedavisi tavsiye edilir.
Apsenin boşaltılmasından sonra ağrı azaldığı için tedavinin ihmal edilmesi yapılacak en büyük hata olur. Çünkü kıl kesesi cilt altında olduğu sürece vücut aynı süreci sürekli tekrar eder. Salgıladığı sıvılar tıkanan sinüs ağzından yol bulamayınca tekrar cilt altında birikir. Ve tekrar tekrar apse oluşumuna yol açar. Bu yüzden apsenin tedavi süreci tamamlandıktan hemen sonra kıl dönmesi (pilonidal sinüs) için müdahale olunmalıdır.
Klasik yöntemlerde apseli kıl dönmesinde öncelik apsenin tedavisine verilir. Çünkü açılan kesi derin ve iyileşme süreci uzundur. Eğer apse yeterli temizlenmezse işlem gören bölgede yeniden iltihaplanma meydana gelebilir. Bu durum normal şartlarda 10-15 gün olan iyileşme sürecini 2 katına çıkarır. Apsenin tedavi süreci 1-2 ayı bulabilir. Sonrasından kıl dönmesine müdahale edilir ki bu da kişi için oldukça uzun ve meşakkatli bir süreci beraberinde getirir. Sonuç olarak klasik yöntemlerle yapılan apseli kıl dönmesi operasyonu yaklaşık 3 aylık bir sürece yayılır. Ancak 3 ay sonra ekstra komplikasyonlar gelişmezse iyileşme büyük ölçüde tamamlanmış olur.
Mikrosinüsektomi bu süreci hasta için oldukça kısaltmaktadır. Bu yöntemle yapılan apseli kıl dönmesi müdahalesinde 1-2 cm lik kesi olduğu için aynı kesiden apse temizlenerek; aynı anda kıl dönmesine de müdahale gerçekleştirilir. Kesi alanı çok küçük olduğu için müdahale sonrası oluşabilecek herhangi bir enfeksiyon riski yok denecek kadar azdır. Hastanın işlem sonrası uzman hekimin öngördüğü süre boyunca antibiyotik kullanması da bu riski ekarte etmek için yeterlidir. Klasik yöntemlerde bahsettiğimiz 3 aylık iyileşme süreci mikrosinüsektomi-lazer sayesinde 1 haftaya iner. Sonrasında hasta uzman hekimin belirlediği aralıklarla 1-2 kez kontrole gelerek bu sorundan kurtulmuş olur.
Mikrosinüsektomi yöntemi hemen hemen her seviyedeki kıl dönmesi rahatsızlığı için uygulanabilir. Ancak buna uzman hekim muayenesi sonrasında karar verilir. Apse; kıl dönmesi rahatsızlığının son evresidir. Kıl dönmesinin ilaçla tedavisi mümkün olmadığı için beklemek, kulaktan dolma yöntemlere başvurmak süreci uzatıp daha sıkıntılı bir hale getirebilir. Bu yüzden bu aşamaya gelmeden, fark edilen ilk belirtilerde uzman bir hekime başvurulmalı ve hekimin uygun gördüğü tedavi yöntemleriyle devam edilmelidir.
Kaynak : Avrupa Cerrahi Genel Cerreahi Uzmanı Op.Dr. Yasir Gözü
Kıl Dönmesi Tedavisi Videosu İçin Tıklayın.
Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) genellikle kuyruk sokumu bölgesine dökülen kıl, saç teli, tüy gibi yabancı cisimlerin cilt altına girerek o bölgede bir kese oluşturmasına denir. Oluşumun başladığı ilk evrelerde rahatsızlık vermeyebilir. Ancak zamanla cilt altında oluşan kese uygun pozisyonda oturmama, uzun süre oturma, kilo problemleriyle birlikte deforme olur. Bu deformasyon sonrasında kesenin içinde oluşan ve yabancı cismi eritebilmek için salgıladığı sıvılar dışarı akar. Ve böylece hastada şikayetler belirmeye başlar. Kuyruk sokumunda ağrı şişlik kızarıklık ve sinüs ağzı dediğimiz delikler oluşur.
Bu evrede müdahale olunmazsa tablo ilerler. Sinüs ağzı dediğimiz kuyruk sokumundaki deliklere yabancı cisimler girmeye devam ederek o delikleri tıkar. Cilt altında deforme olan kese hâlihazırda yabancı cismi eritmek için sıvı salgılamaya devam eder. Vücut kıl kesesini eritemez ve salgıladığı sıvılar çıkış yolu bulamadığı zaman cilt altında birikmeye devam ederek zamanla enfeksiyon oluşturmaya başlar. Böylece hastanın kuyruk sokumunda şişlik, kızarıklık ve bu şişliğin etrafında iltihaplanma olur. Bu duruma kıl dönmesi apsesi denir.
Apsenin oluşması tedavi sürecini geciktirdiği gibi kıl dönmesinin beraberinde getirdiği yan etkileri de arttırır. Hastada ağrı üst seviyelerdir. Oturmakta yürümekte belirgin zorluk çeker. İş gücü kaybı olur. Günlük yaşamını rahatlıkla idame edemez. Bunun yanı sıra enfeksiyona bağlı ateş, halsizlik de olabilir.
Apse tedavisi ve sonrası
Eğer kıl dönmesi apsesi oluştuysa mutlaka müdahale edilmesi gerekir. Bazı durumlarda apse kendiliğinden boşalabilir. Ancak bunu beklemek zaman kaybı olduğu gibi apsenin boşaldığı bölgede doku hasarına da neden olabilir. Bu yüzden geciktirmeden uzman hekim eşliğinde müdahale edilmesi en uygun olanıdır. Çünkü apsenin seviyesine göre ilaçla tedavi edilebileceği gibi lokal bir müdahaleyle de boşaltılması gerekebilir. Uygulanan müdahale oldukça hızlı ve basittir. Apsenin oluştuğu bölge lokal anesteziyle uyuşturulur. Açılan 1-2 cm lik kesiden apse boşaltılır. Boşaltılan apsenin olduğu bölge tamamen temizlenerek kapatılır. İşlemden önce hissedilen şiddetli ağrı işlem sonrasında büyük ölçüde azalır. Ancak oluşabilecek yeni bir enfeksiyona karşı genelde 1 haftalık antibiyotik tedavisi tavsiye edilir.
Apsenin boşaltılmasından sonra ağrı azaldığı için tedavinin ihmal edilmesi yapılacak en büyük hata olur. Çünkü kıl kesesi cilt altında olduğu sürece vücut aynı süreci sürekli tekrar eder. Salgıladığı sıvılar tıkanan sinüs ağzından yol bulamayınca tekrar cilt altında birikir. Ve tekrar tekrar apse oluşumuna yol açar. Bu yüzden apsenin tedavi süreci tamamlandıktan hemen sonra kıl dönmesi (pilonidal sinüs) için müdahale olunmalıdır.
Klasik yöntemlerde apseli kıl dönmesinde öncelik apsenin tedavisine verilir. Çünkü açılan kesi derin ve iyileşme süreci uzundur. Eğer apse yeterli temizlenmezse işlem gören bölgede yeniden iltihaplanma meydana gelebilir. Bu durum normal şartlarda 10-15 gün olan iyileşme sürecini 2 katına çıkarır. Apsenin tedavi süreci 1-2 ayı bulabilir. Sonrasından kıl dönmesine müdahale edilir ki bu da kişi için oldukça uzun ve meşakkatli bir süreci beraberinde getirir. Sonuç olarak klasik yöntemlerle yapılan apseli kıl dönmesi operasyonu yaklaşık 3 aylık bir sürece yayılır. Ancak 3 ay sonra ekstra komplikasyonlar gelişmezse iyileşme büyük ölçüde tamamlanmış olur.
Mikrosinüsektomi bu süreci hasta için oldukça kısaltmaktadır. Bu yöntemle yapılan apseli kıl dönmesi müdahalesinde 1-2 cm lik kesi olduğu için aynı kesiden apse temizlenerek; aynı anda kıl dönmesine de müdahale gerçekleştirilir. Kesi alanı çok küçük olduğu için müdahale sonrası oluşabilecek herhangi bir enfeksiyon riski yok denecek kadar azdır. Hastanın işlem sonrası uzman hekimin öngördüğü süre boyunca antibiyotik kullanması da bu riski ekarte etmek için yeterlidir. Klasik yöntemlerde bahsettiğimiz 3 aylık iyileşme süreci mikrosinüsektomi-lazer sayesinde 1 haftaya iner. Sonrasında hasta uzman hekimin belirlediği aralıklarla 1-2 kez kontrole gelerek bu sorundan kurtulmuş olur.
Mikrosinüsektomi yöntemi hemen hemen her seviyedeki kıl dönmesi rahatsızlığı için uygulanabilir. Ancak buna uzman hekim muayenesi sonrasında karar verilir. Apse; kıl dönmesi rahatsızlığının son evresidir. Kıl dönmesinin ilaçla tedavisi mümkün olmadığı için beklemek, kulaktan dolma yöntemlere başvurmak süreci uzatıp daha sıkıntılı bir hale getirebilir. Bu yüzden bu aşamaya gelmeden, fark edilen ilk belirtilerde uzman bir hekime başvurulmalı ve hekimin uygun gördüğü tedavi yöntemleriyle devam edilmelidir.
Kaynak : Avrupa Cerrahi Genel Cerreahi Uzmanı Op.Dr. Yasir Gözü
Kıl Dönmesi Tedavisi Videosu İçin Tıklayın.