Angelo, artofevil, yagmayok...
Gerçekten sağlam bir fikir fırtınasını kaçırmışım. Şimdi gördüm mesajları.
Angelo'nun genel olarak arkasındayım zaten, düşüncelerimin birebir uyuştuğu biri.
artofevil gerçekten çok zeki bir araştırmacı ve her şeyi en ince ayrıntısına kadar irdeleyen biri.
yagmayok'ta yeni tanıştığım değerli bir insan.
Açıkçası herkes haklı bu konu da.
Öncelik artofevil;
Ben üniversitelerin 3-5 adamın elinde döndüğünü ve bunların at koşturduğunu düşünüyorum.
Kesinlikle yanlış bir düşünce bu. Belki o şekilde lanse ediliyor olabilir bu. Yada dışarıdan bakıldığında öyle gibi gözükür ama aslını istersen büyük güçler var bu insanların arkalarında. Ve fark ettiysen en demokratik ve laik yorumları sadece rektörler yapar.
Dine yakın olan siyasi partilere neler yaptılar son zamanlarda görmüşsündür sende medyada. Yorumlarını en sert şekilde söyledi hepsi sakınmadan.
Çünkü T.S.K'nın korumasında olan kurumlar bunlar, yargı ve polis engeline gerektiğinde takılması önlenen kurumlar.
Forumda siyaset ortamına izin verilmiyor. O yüzden hepimiz üstü kapalı konuşmak zorunda kalıyoruz.
Ama ben daha açık konuşayım kurallar çerçevesinde.
Ülkemiz zor durumda. Gerçekten zor durumda.
Bir yanda din ve devlet örtüştürülmeye çalışılmakta bir yandan ise birkaç grup maşa diye nitelendirdiğim insan çıkıp onları kurtarıyor gibi görünerek, reklamın iyisi kötüsü olmaz mantığı ile karşı tarafın propagandasını yapmakta farkında olmadan.
Eline bir bayrak alıp kendini sokağa atıyor milyonlar... Her yeri Atatürk heykeli dolduruyorlar ama seçim vakti geldiğinde kişisel çıkar ve menfaatlerini düşünerek gidiyorlar sandığa.
Evet kişisel çıkarlarınız ile bir 4 yıl geçiriyorsunuz bolluk içinde. Ama bilmedikleri konu devleti yiyerek bitiriyorlar.
İmkanlarımız satılıyor. Çakmak'ın da dediği gibi;
Satılmış ülkenin, satılmış insanları oluyoruz farkında olmadan.
---------------------------------------------------------------------------------------------------
Ha bu yüzdendir derin devletler oluşmaya başladı.
Ama bu derin devletler sanıldığı gibi silah tutmuyor yada filmlerdeki gibi ellerinde kan izi yok.
Hepsi bilim adamları ve saygın insanlar.
TÜBİTAK faaliyetlerini arttırdı.
Tabi ki arttırdı.
Mecbur arttıracak çünkü gidişat ortada.
Belki son umuttur diyerek bilime dayanıyorlar.
Sanayi ve bilimsel kalkınma olarak görüyorlar geleceği.
Belki yanlıştır, belki doğrudur orası bilinmez. Ama bilinen bir şey var.
Üniversiteler ve bilim merkezleri asla bir kaç kişinin elinde değil. Arka planda oynayan çok insan var onların gelişimleri için. Her sürüde bir kara koyun vardır. Hoşuma giden bir Alman atasözüdür bu. Öyle yani mutlaka o insanlar içinden de, araya karışmış odun ve kalasların çıkması söz konusudur. Ama genel olarak satılmış kurumlar değildir üniversiteler.
Çok fazla insan, çok büyük emekler veriyor o kurumlar için inan bana. En basit örneğinden bir TÜBİTAK. Oradaki insanlar sizin için hayatlarını feda ediyorlar.
Emin ol aramızda hepsi zaten.
Bakın size şaka gibi gelir ama ben cinsel ilişkiye hiç giremeden ölen bilim adamları biliyorum. Bilime vakit ayırırken sevki bile bir kenara atan insanlar var inanın. Hayatlarından fedakarlık eden insanlar var yani. Rahatlıkla da söyleyebilirim bunu.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------
Beyin göçü konusuna gelince.
Ben şuanda Bulgaristan'dayım. Ve burada 4.000 Türk Tıp Fakültesi mensubu var.
6 Bin Türk Mühendis var. 4 Bin Türk geleceğin devlet adamı var.
Bunun adı işte beyin göçüdür. Biz burada 14.000 Kişiyiz ve şuanda ben Türk insanına hizmet edemiyorum.
Neden biliyor musun?
Devlet bizimle ilgilenmiyor çünkü.
Bende mecburen başka milletlerden ekmek yiyerek onlara hizmet ediyorum.
Devlet adamlarını yetiştirirken onlara SimCity yada Sims oynatmaları gerektiğini düşünüyorum.
İşlerin nasıl gittiğini bilmeyen insanlar bunlar çünkü... Çocuklara yapıldığı gibi oynayarak öğretilmeli bazı şeyler.