- Konu Dışı -
Karışıklık olmaması için kendi yazılarımı alıntı yapıyorum.
Ermeni kimliği üzerine (8)
Ermenistan'la tanışmak
13 Şubat 2004
Türk'ten boşalacak o zehirli kanın yerini dolduracak temiz kan, Ermeni'nin Ermenistan'la kuracağı asil damarında mevcuttur.
Yorum yapmak istemedim fakat hala bu cümlesi yüzünden onu suçlayan insanları görüyorum mesajlarda.
Bir kişi, kurum veya grubu temsil etmiyor veya savunmuyorum sadece objektif bakalım, bir cümleyi bir yazı dizisinden çekmeyin.
Yazı Dizisi, Ermenilerin tarih içinde geçirdiği olayları ve bu olayların kimlikleri üzerindeki etkilerini anlatıyor.
Özetledim ama yine de yanlış anlaşılabilir. Siz tüm yazı dizisini okuyun, yorumunuzu kendiniz yapın.
http://www.agos.com.tr/ermenikimligi.html
(Tüm Dünyadaki Ermeniler için söylüyor)
Çocukları ve gençleri Ermeni okullarına gönderebilmek, Ermeni kurumlarında daha fazla bir araya getirebilmek, birlikte dans partileri yapmalarını sağlamak, kiliseye gitmek, derneklerde kültürel geceler düzenlemek, müzik ve folklor gösterileri yapmak, işte bu pratik kimlikten çalınan zamanları anlatır.
Acı olan ise şu ki, bu özel etkinlikler, kimliği yaşamak için değil, kimliği yaşatmak adına düzenlenir.
Ve nihayet kabaca bir tanım yapmak gerekirse...
Ermenistan kimliğin yaşandığı, Diaspora ise kimliğin yaşatılmaya çalışıldığı alandır.
**********
Ermeni'nin ve Türk'ün birbirleriyle ilişkileri ve birbirlerinden etkileşimleri öyle iki kelimeyle geçiştirilecek bir sıradanlıkta değildir. Asırlar süren ilişkilerde birbirinden alınan o kadar çok iyi ve kötü kimlik donanımları söz konusudur ki, kimi zaman davranış biçimlerinde birini diğerinden ayırmak hayli güçtür.
Yaşanılan birliktelik öylesine derindir ki bu birlikteliğin bozuluşunu ihanet olarak tanımlamak her iki tarafın da kullandığı karşılıklı bir argümandır. Ermeni milletini Sadık millet olarak adlandıran ancak daha sonra ihanet ettiklerini iddia eden Türk görüşü karşısında, Ermeniler 1915'te yaşananları salt bir halkın topluca imhası olarak yorumlamaz, bunun aynı zamanda asırlar süren ilişkiye ihaneti de içinde barındırdığını belirtirler.
Dolayısıyla asırlar süren bu İslamla biraradalığın Ermeni kimliğinin şekillenmesinde de yadsınamaz bir rolü elbette olacaktır ancak Ermeni kimliğinin bugünkü yapısını şekillendiren ve Ermeni kimliğinde bir tür kanserojen tümör işlevi gören asıl etken "Türk" olgusudur.
Türk-Ermeni ilişkisinin günümüzde geldiği nokta ise şudur: Ermeniler ve Türkler birbirlerine bakışlarında klinik iki vaka durumundadırlar. Ermeniler travmalarıyla, Türkler de paranoyalarıyla.
İçinde debelendikleri bu sağlıksız halden kurtulmadıkça -Türkler belki değil ama- Ermeniler'in kendi kimliklerini sağlıklı şekilde yeniden yapılandırmaları mümkün gözükmemektedir.
**********
(Soykırım İddaları İçin Söylüyor)
Bu gerçekliği kabul edip etmemek esasen herkesin kendi vicdani sorunudur, bu vicdan da temelini bizatihi insanlık denilen ortaklığımızdan -İnsan kimliğimizden- alır.
Dolayısıyla gerçeği kabul edenler, asıl olarak kendi insanlıklarını arındırırlar.
Ermeni kimliğinin sağlığını Fransız'ın, Alman'ın, Amerikalı'nın ve ille de Türk'ün soykırımı kabul edip etmemesine endeksli bir durumda bırakmak, Ermeni dünyasının artık terk etmesi gereken bir hatadır. Gayrı bu hatadan uzaklaşmanın ve Türk'ü Ermeni kimliğindeki bu etkin rolünden ötelemenin zamanı gelip de geçmiştir.
Ermeni kimliğinin çektiği bunca sancı artık yeterlidir, sancıyı bundan böyle biraz da insanlık denen aleme terketmek gerekir.
Kimliksel dinginliğini Türk'ün olumsuz ve kayıtsız varlığına kilitleyen Ermeni dünyasının, tüm ortak performansını dünya üzerinden Türk'e baskı uygulamaya ve soykırımı kabul ettirmeye ayırması, ne yazık ki kimliğin uyanışını erteleyen koca bir zaman kaybından başka bir şey değildir.
Ermeni dünyası, kimliğinin geleceğine bundan böyle, öylesi kavramlar yüklemelidir ki bu kavramlar bu ulusun körelmiş üretim yeteneğini tekrar fişekleyebilecek iticilikte olsun.
İşte bu nedenle, Kendi acısını sırtlayacak ve gerekirse mahşere kadar da onuruyla kendisi taşıyacak bir anlayışı Ermeni kimliğine hakim kılmak en temel yönelim olmalıdır.
Aksi durumda Ermeni dünyası kendini başkalarının gerçeği kabul edip etmeme insafına zincirlemiş olur ki...
Bu da gerçek tutsaklığın ta kendisidir.
Ermeni kimliğinin Türk'ten kurtuluşunun yolu gayet basittir:
Türk'le uğraşmamak..
Ermeni kimliğinin yeni cümlelerini arayacağı yeni alan ise artık hazırdır: Gayrı Ermenistan'la uğraşmak.
Türk'ten boşalacak o zehirli kanın yerini dolduracak temiz kan, Ermeni'nin Ermenistan'la kuracağı asil damarında mevcuttur.
Yeter ki bu mevcudiyetin farkında olunsun.