İyinet'e Hoşgeldiniz!

Türkiye'nin En Eski Webmaster Forum'una Hemen Kayıt Olun!

Kayıt Ol!

Tesettür Faciası

ruen

0
İyinet Üyesi
Katılım
4 Mart 2006
Mesajlar
2,019
Reaction score
1
Konum
Kocaeli UNI
İslamda sağlık söz konusu olunca mahremiyet ve namahremlik diye bişey yoktur.

Eğer bu olay gerçekse bu tamamen cahillikten kaynaklanmaktadır.Gereği yapılmasını isterim.Sadece islama leke sürüolar

İlk önce şunu kabul etmeliyiz.Ateist bi doktorun tesettürlü kadına bakmaması ile tesettürlü bi kadının bir erkeğin cinsel organına bakmaması arasında fark yok ANCAK ! ikisi içinde genelleme yapamayız.

Ateist bi doktor bunu yapsada cahillik olur, tesettürlü bi bayan da bunu yapsa cahillik olur.
Eğer böyle yapacaksa doktor olmayacaktı zaten.

Körü körüne tesettüre giriyorsa, böyle olması normal.İlk önce kendi dinini öğrensin.
İslamda böyle bişey söz konusu bile değil.Önce sağlık !
 

BiLHost

0
İyinet Üyesi
Katılım
24 Mayıs 2006
Mesajlar
1,773
Reaction score
0
Konum
Mersin
İslamda sağlık söz konusu olunca mahremiyet ve namahremlik diye bişey yoktur.

Eğer bu olay gerçekse bu tamamen cahillikten kaynaklanmaktadır.Gereği yapılmasını isterim.Sadece islama leke sürüolar

İlk önce şunu kabul etmeliyiz.Ateist bi doktorun tesettürlü kadına bakmaması ile tesettürlü bi kadının bir erkeğin cinsel organına bakmaması arasında fark yok ANCAK ! ikisi içinde genelleme yapamayız.

Ateist bi doktor bunu yapsada cahillik olur, tesettürlü bi bayan da bunu yapsa cahillik olur.
Eğer böyle yapacaksa doktor olmayacaktı zaten.

Körü körüne tesettüre giriyorsa, böyle olması normal.İlk önce kendi dinini öğrensin.
İslamda böyle bişey söz konusu bile değil.Önce sağlık !

Aynı görüşteyiz ruen.Biz de bunu anlatmaya çalışıyoruz insanlara.Ama maalesef oradaki doktor adı altındaki gerizekalıyı eğiten gerizekalılar böyle eğitmiyor.Onlara göre televizyon izlemek yasak,erkeğin elini sıkmak yasak,erkekle aynı kapıdan geçmek yasak,saçının bir telinin bile görünmesi cehennemde yanmana sebep..

Böyle yetiştiriyorlar bu insanları..Sonra salıyorlar meydanlara "Başörtüsüne özgürlük" diye eylem yaptırıyorlar.

Bugün başörtüsüne özgürlük,yarın başka birşeye..Ankara'da ya da İstanbul'da sadece kadınlara özel park açıldı..Bunlar hep bu tür insanların işi.Amaçları toplumu yüz yıl öncesine götürüp haremlik selamlık düzene sokmak..

İnsanlara din düzgün bir şekilde anlatılsa bunların hiçbiri olmayacak..Ama anlatmıyorlar işte..Kendilerine asker yapmak için yıkıyorlar beyinlerini..
 

ruen

0
İyinet Üyesi
Katılım
4 Mart 2006
Mesajlar
2,019
Reaction score
1
Konum
Kocaeli UNI
haklısınız ama haremlik selamlık konusunda söylediklerinize katılmıyorum.insanlar isteklerinde ve yaşamlarında özgürdür.Bir bayan veya bir erkek sadece erkeklerin olduğu veya kadınların olduğu ortamda bulunmak istiyorsa o, onun en doğal hakkıdır.

Başörtüsüne özgürlük konusunda tanıdığım bir kaç bayanda (lise çağlarında) o protestolara katıldılar.Binlerce genç kız okuyamadı bazıları yüzünden.Başörtüsü yasağı kadar saçma bi yasak yoktur daha ülkemizde.

Kuzey afrika ülkelerindeki "akşam vaktinde arka cebinde dondurma taşımak yasak" yasası bile daha mantıklı geliyor
 

TRinsanRehberi

0
İyinet Üyesi
Katılım
21 Ağustos 2005
Mesajlar
1,845
Reaction score
0
http://www.konyanumune.gov.tr/istek_sikayet_new.php

akşam saatleri olduğu için kendilerinden bilgi alamadım.

Böyle birşeyin kesinlikle olmadığı yönünde bilgi veriyor telefona çıkan kimse.

yetkili değil ama yarın başhekimle görüşebileceğimi belirtti.

doktor isimleri doğru.

yanlız haberde dikkatimi çeken bir durum var
hastanın adı neden kısaltılarak veriliyor da bütün doktorların ünvanlarına varana kadar açık açık belirtiliyor.
Bu haber bir hedef gösterme mi sizce?
 

adre_nalin

0
İyinet Üyesi
Katılım
11 Ekim 2006
Mesajlar
0
Reaction score
0
yalan olduğu bu akşam açıklandı arkadaşlar. Böyle birşeyin olmayacağı zaten belli idi.
 

mathiaxbars

0
İyinet Üyesi
Katılım
24 Temmuz 2006
Mesajlar
9,530
Reaction score
122
yalan haber yapmak suçtur heleki birilerinin adlarını vererek buna cesaret edemezler yalansa hukuk devreye girecektir
 

osahin

0
İyinet Üyesi
Katılım
8 Ekim 2006
Mesajlar
4,978
Reaction score
34
Konum
kalbinizden :p
Yazmayacaktım ama üniversite öğrencisi olduğun için yazıyorum, öncelikle sende bir art niyet aramadığımı belirtmek istiyorum ama bak sevgili kardeşim.

Arkadaşlar olay sadece bir bez parçasından ibaret olsa haklısınız.Tesettürlü diye başlık atmak hata olur..

Ama maalesef günümüz Türkiye'sinde tesettürlüler de ikiye bölünmüş durumda..İçinde gerçekten inancı doğrultusunda başını örten insanlar da var bazı ideolojik grupların beynini yıkadığı ve aslında neden başını örttüğünü bilmeden başını örtenler de var.

Bizim itirazımız bunlara..Ben bir üniversite öğrencisiyim.Birçok başörtülü arkadaşım var.
Senin itirazın olan kişilere herkesin itirazı var ve bu durumu bu hale sokan yine senin birazda olsa savunmaya meğilli olduğun düşünce tarzın, yani başı örtülü / örtüsüz, türbanlı / türbansız diye ayrım yapan, insanların en temel özgürlüklerinden biri olan din olgusunu doğru düzgün yaşanmasına izin vermeyen zihniyettir. Sen kaç kişinin başı örtülü olduğu için yurt dışındaki okullarda okuduğunu biliyorsundur? Bunların bu ülkeye nasıl bir zarar verdiğini biliyormusun? Nasıl bir beyin göçüdür gidiyor farkediyormusun? Nasıl bir para akışının yurt dışına gittiğinin farkındamısın? Bu şekilde ayrımcılığı ortaya attıklarından beri çıkan olaylar, protestolar vs. için polisin, jandarmanın harcadığı milli değerlerin ne kadar olduğunu tahmin edebilirmisin? Okulların nasıl gereksiz bir şekilde yaptırımlar uyguladığının farkındamısın? Okul eğitim yuvasıdır, okul amacına ulaşmalı, orası asker ocağı değil, askere gidersin yolda yürürken kafanı yerde yürümeyi seviyorsundur ama asker ocağında mecburen kafan yukarda yürürsün... Senin amacın bellidir seni orada ASKER gibi ASKER yapmak için çeşitli yaptırımlara mağruz kalırsın, bu doğrudur. Ama bir eğitim yuvasında insanların din kadar özel bir konuda baskı altına alınması senin kanınca doğrumu? İslam dininde herhangi bir şekilde dışarıda saçların kapanmasını emrediyorsa o öyle olmalıdır ve insanlar istedikleri gibi dinlerini yaşayabilmelidir...

Ama hepsi sabah fakültenin kapısından girerken başörtülerini çıkarıyorlar.Devletin kanunlarına saygı duyuyorlar.Ve art niyetle işi adeta provakosyana döndüren ve her fırsatta eylem yapmaya kalkan başörtülülerden de nefret ediyorlar.

Bunların nedenini üsttede belirttiğim gibi ayrımcılığı çıkaran zihniyettir. Burası herkesin olduğu kadar onlarında vatanı ve kendi hak ve özgürlükleri var.

Benim böylelerine saygım sonsuz.Ama kimse kusura bakmasın,birileri kalkıp bu ülkedeki rejimi yıkmak isterse,ülkeyi ileri götüreceğine senelerce geriye götürürmek isterse,2000'li yıllarda hala elektriğin bile olmadığı insanların tamamen cahil olduğu dönemlerdeki gibi yaşamak isterse ben buna karşı çıkarım.

Sence kaç kişi isteyerek çıkartıyor onlara sordunmu bunu? Onların hiçbirisi bu işlemi kendi istedikleri için yapmıyor, zorunda oldukları için yapıyor bunu anlayabiliyormusun? Çünkü öyle yapmak zorundalar. Buda çok acı bir olaydır. 2000 li yıllarda insanlar cahil değildi, hatta yüzyıllardır bu topraklarda eğitimli insanlar bulunuyor, bir dön tarihine bak. Ancak bu rejimi yıkmaya kalkışanlar, terörizmin pençesinde olanlar, şiddet ve saçma sapan yöntemlere başvuranlar konusunda kimsenin olumlu görüş göstereceğini sanmıyorum. Bu vatan hepimizin ve hepimiz en az senin kadar seviyoruz, hepimiz gerekirse bu vatan uğrunda ölürüz.

Ve maalesef bunu planlayan kişiler tesettürü adeta bir bayrak gibi kullanıyorlar.

Bugün hala cüppeli denen şarlatanın peşinden giden insanların olduğu bir toplumda yaşıyoruz.Hala günah diye evine televizyon sokmayan insanlar var.Hala kadının bir tel saçı görünse cehennemde yanar diye düşünenler var.

Neyin günah neyin değil olduğunu tartışmak kadar saçma bir durum varmı? Din kul ile Allah arasındadır, kul ne biliyorsa onu yaşar bunada kimsenin ama kimsenin karışmaya hakkı yoktur.

Kayseri'de özel bir kız yurdu var.Fethullah Gülen cemaatine ait bir kız yurdu.Bir de Ali Boz Öğrenci Evi adı altında bir apartman var.Apartmandaki her daire 3'erli gruplar halinde öğrencilere kiralanmış.Kimi dairelerde kızlar kimilerinde erkekler kalıyor.

Kız yurdunda kayıt esnasında Ali Boz'un adı geçiyor.Ve yurt yöneticisi bayanın ağzından çıkan söz şu:"Benden duymuş olmayın ama Ali Boz hakkında iyi şeyler söylemiyorlar.Erkeklerle kızlar aynı kapıdan giriş yapıyormuş."

Ve bunu kıyamet alameti gibi söylüyor.Hala bu türde geri kafalıların bulunduğu bir toplumdayız.Ve tesettür bu geri kafalıların bayrağı durumunda şu anda.

Bu tip geri kafalılar yüzünden inancı doğrultusunda hiçbir art niyet taşımadan başını kapatan insanlar da zorluk çekiyor.Bu konuda haklısınız.Ama bazı durumlarda kurunun yanında yaşın da yanması gerekiyor.

Başını gerçekten inancı doğrultusunda örten ve günümüz kanunlarının/yasalarının gerektirdiği yerde saygıyla başını açan kardeşlerime,ablalarıma ve teyzelerime çok ama çok teşekkür ediyorum.

Bana göre onlar şu anda en büyük fedakarlığı yapıyorlar bu ülkenin geleceği için.Hepsine sonsuz teşekkürler..

İnsanların cahilce söylemleri, yada ticareti amaçları için bu tür yaklaşımlarda bulunmaları bizleri hiç ilgilendirmiyor, bizim için önemli olan haklar ve özgürlükler, bu ülkenin bu vatanın daha yaşanılası bir yer olması.
Bu gün başı örtülü diye üniversitelere alınmayan öğrencilerin sonlarıda bu şekilde cahilce yaklaşımlardır ki bununda nedeni başı açık / başı kapalı tartışmasını yürüten zihniyettir.

Hiçbirşey bilmiyorsa kişi açar tarih kitaplarını bakar, kurtuluş savaşına, o dönemdeki fotoğraflara bakar başı açık / başı kapalı demişmi Atamız başı kapalı diye ben ölmeye gitmem demişmi o kadınlar?
Şimdi çıkıpta kimse burada vatanperverliği başı açıklık olarak tanımlamasın zira çok çok vatanperverler var etrafta...

Özellikle üzülüyorum çok görüyorum çok üzülüyorum gençlerimizin okumadan, öğrenmeden sadece birilerinin söylemleri arkasından fikirler edinmesine, koyun gibi güdülmekten bıkmadıkmı hala?
Her bireyin kendi fikri olmalı, fikrini özgürce söyleyebilmeli ve konuşmalı, bunun içinde okumalı, okumalı, okumalı...

Kolay gelsin
 

ahmetiyk

0
İyinet Üyesi
Katılım
30 Ocak 2006
Mesajlar
0
Reaction score
0
arkadaşlar sizde müslümanım diyipte her fırsatta müslümanlığı kötüleyenlerden olmayın...
Olayın Yalanlandığı Doğruysa Eğer Konuyu Açan Arkadaşın Özür Dİlemesi Gerekir Bence!!!
 

BiLHost

0
İyinet Üyesi
Katılım
24 Mayıs 2006
Mesajlar
1,773
Reaction score
0
Konum
Mersin
Öncelikle modlardan ricam konuya müdahale etmemeleri.Ortada bir kavga v.s. yok.Düzgünce tartışıyoruz.

Arkadaşlarıma bu konuyu daha önce sordum."Kurunun yanında yanan yaşız.Ama bundan gocunmuyoruz." cevabını aldım büyük çoğunluğundan.

Herkes dinini özgürce yaşamalı.Bu konuda haklısın.Sana sonuna kadar katılıyorum.Ama artık dinin Allah ile kul arasından çıkıp tarikat/cemaat liderleri ile insanlar arasında bir bağa dönüşmeye başladığı da inkar edilemez bir gerçek.

Dediğim gibi herkes dinini özgürce yaşamalı.Ama bunu savunmadan önce özgürlük kavramına bir açıklık getirmek lazım.

Özgürlük ucu açık bir kavramdır.Kimine göre insanın istediği herşeyi istediği zaman istediği şekilde yapabilmesidir,kimine göre belli kurallar dahilinde kurallara uygun bir biçimde istenilen herşeyin yapılmasıdır.

Devletin görevi nedir?Toplumun huzurunu yasalar ve kanunlar çerçevesinde sağlamak.Bu ülkede kaç kişi yaşıyor?70 milyondan fazla kişi..

Ülkenin %95'i Müslüman olabilir.Ama unutmayalım ki demokratik toplumlarda devletin dini yoktur.Devlet her dine eşit yaklaşmak zorundadır.Devlet her ne kadar Hristiyanların misyonerlik faaliyetleriyle mücadele ediyorsa Müslümanların misyonerlik faaliyetleriyle de mücadele etmek zorundadır.

Bunun nedeni ise devletin düzeninin laiklik üzerine kurulmuş olmasıdır.Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na göre devletin dini yoktur.Türkiye Cumhuriyeti LAİK ve demokratik bir ülkedir.

Günümüzde Hristiyan misyonerlere neden karşı çıkılıyor?Çünkü kaleyi içten çökertme politikası uyguluyorlar.Amaçları halkı Hristiyan yapmaktan çok kendilerine maşa yapmak.Bunu hangimiz isteriz?Eminim hiçbirimiz istemeyiz.

Ancak Müslüman olduğumuz için yapılan Müslüman misyonerliğini göremiyoruz.Bir yandan da Müslüman tarikatları/cemaatleri misyonerlik yapıyorlar.Amaçları sadece insanları Müslüman yapmak olsa amenna.Saygı duyarım..Ancak onların da büyük çoğunluğunun amacı kendilerine asker yetiştirmek.

Bu durumda devlet nasıl Hristiyan misyonere karşı çıkıyorsa Müslüman misyonere de karşı çıkmak zorundadır.Çünkü her ikisinde de devletin güvenliği tehlikededir.

Şu anda üniversitelere uzun sakalla girmek de yasak.Kayıt esnasında bunla ilgili belge imzalatılıyor.Ama ben bugüne kadar hiçbir uzun sakallının eylem yaptığını görmedim.

Aynı zamanda gerçekten inancı doğrultusunda başörtüsü takan ve eylem yapan da görmedim.

Eylem yapanların hepsi belli ideolojik grupların provakasyon aleti gibi çalışıyor adeta.Bu durumda da devlet kurunun yanında yaşı da yakıyor.

Devlet insanların dini özgürlüğünü elbette sağlamalı.Ancak bu özgürlük belli bir noktadan sonra rejime zarar verecek duruma gelirse frene de basmalı.

Ben başörtüsü diye bir sorun olduğuna inanmıyorum.Bana göre başörtüsü sorunu yoktur.Rejim sorunu vardır.Maalesef Türkiye Cumhuriyeti'nde hala laik cumhuriyet rejimini kabullenememiş insanlar bulunmaktadır.Başörtüsü sadece bir araçtır onlar için.Bugün başörtüsü sorunu denen şey bir çözüme kavuşsa yarın başka bir sorun çıkacağından adım gibi eminim.
 

BiLHost

0
İyinet Üyesi
Katılım
24 Mayıs 2006
Mesajlar
1,773
Reaction score
0
Konum
Mersin
http://www.konyanumune.gov.tr/istek_sikayet_new.php

akşam saatleri olduğu için kendilerinden bilgi alamadım.

Böyle birşeyin kesinlikle olmadığı yönünde bilgi veriyor telefona çıkan kimse.

yetkili değil ama yarın başhekimle görüşebileceğimi belirtti.

doktor isimleri doğru.

yanlız haberde dikkatimi çeken bir durum var
hastanın adı neden kısaltılarak veriliyor da bütün doktorların ünvanlarına varana kadar açık açık belirtiliyor.
Bu haber bir hedef gösterme mi sizce?

TRinsanRehberi,

Olayın örtbas edilmeye çalışıldığı görünüyor.Ama kesin öyle demiyorum.Ben de gazetelerin yalancısıyım.

Şu ana kadar yapılan haberler şöyle seyretti.

Hürriyet Gazetesi yukarıda bulunan haberi yaptı,ardından Vakit,Yenişafak v.b. belli kesimlere hitap eden gazeteler hepbir ağızdan haberi yalanladı.Ardından Hürriyet Gazetesi olayı belgeleriyle tekrar doğruladı.Ve diğer taraftan yalanlayan bir haber gelmedi.Bu durumda haberin doğru olduğu görünüyor.Ama yine de %100 doğru diyemeyiz.Ama yalanyan taraf bir süre daha susarsa bu haberin doğruluğu anlamına gelir..

Hürriyet'in kanıtlarına ulaşmak istiyenler şu adresi ziyaret edebilirler.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/5633426.asp?m=1&gid=112&srid=3428&oid=2
 

yakaza

0
İyinet Üyesi
Katılım
26 Ocak 2006
Mesajlar
32
Reaction score
0
Konum
Döneceğimiz yerden
Şaşıyorum bu millete hala kendisine kan kusturan bütün milli ve manevi değerlerine hakaret eden;TV ve gazetelerinde Sabahtan akşama kadar neidüği belirsiz şarlatan ve cahilleri toplayıp Türkün ruhunun beslendiği kaynağa sövdüren,fikirsiz,bilgisiz,ruhsuz,şuursuz,kendi kişilik ve şahsiyetinden uzaklaştırılmış;"ay koptum,olay film,ben çok şey oldum"dan öte bir lisanı olmayan bir gençlik peydah ettiren Aydın Doğan ve avanesinin haberlerine inanıyor da bunun tersine ihtimal vermiyor.Üstelik bu adamın gazeteleri bugüne kadar yaptığı onlarca kasıtlı yalan habere mahkeme kararıyla tekzip gelmişken.Halkın sağlığı filan bahane bunların işi gücü her fırsatta Türklüğe ve Türkün ruh kökü islama saldırmaktır.Elli yıldır devletin kasasını sömürenleri,ahlaksızları,vurguncuları,tereröstleri,eşkiyaları görmeyip,sadece inancı yaşamaya çalışan içlerinden hiç bir terörist,vurguncu,soyguncu çıkmayan Anadolu insanın inançlarına karşı kuyruğuna basılmış kedi gibi iki de bir "irtica!"çığlığını basan bu gazete ve cenahını şiddetle kınıyor artık Türk milletinin dost ve düşman kutuplarını iyi tanımasını istiyorum.Hülya Avşar'ın sevgilelerini,gelin ve kaynana kavgalarını,iboların hayatlarını,mankenlerin kırıtmalarını ve soyunmalarını bizim ilimde,fende,sanatta,düşüncede,buluşta,anlayışta ve anlatışta ve topyekün muasır medeniyet seviyesine çıkmada bir yükseliş ve ilericilik gören gazeteye nasıl olurda itimat edilip haberleri referans alınabilir.Enterasan bir ülkeyiz gerçekten çok enteran!
 

osahin

0
İyinet Üyesi
Katılım
8 Ekim 2006
Mesajlar
4,978
Reaction score
34
Konum
kalbinizden :p
Öncelikle modlardan ricam konuya müdahale etmemeleri.Ortada bir kavga v.s. yok.Düzgünce tartışıyoruz.

Arkadaşlarıma bu konuyu daha önce sordum."Kurunun yanında yanan yaşız.Ama bundan gocunmuyoruz." cevabını aldım büyük çoğunluğundan.

Kusura bakma ama ben hiç bu yanıtı vereni görmedim, hangi okuldasın sen? Özeldende yazabilirsin bunu...

Herkes dinini özgürce yaşamalı.Bu konuda haklısın.Sana sonuna kadar katılıyorum.Ama artık dinin Allah ile kul arasından çıkıp tarikat/cemaat liderleri ile insanlar arasında bir bağa dönüşmeye başladığı da inkar edilemez bir gerçek.

Baş örtüsü ile tarikatın, tarikat ile okulun ne alakası var? Bak tekrarlıyorum bu tür yaptırımlar ile dışlanan kişilerin düşeceği tuzaklardır bu bahsettiklerin. Eğer kişinin din özgürlüğü yok ise dinini yaşayabileceği yerler arar bunuda anlamak ve bilmek için psikolog olmaya gerek yoktur değilmi?

Dediğim gibi herkes dinini özgürce yaşamalı.Ama bunu savunmadan önce özgürlük kavramına bir açıklık getirmek lazım.

Özgürlük ucu açık bir kavramdır.Kimine göre insanın istediği herşeyi istediği zaman istediği şekilde yapabilmesidir,kimine göre belli kurallar dahilinde kurallara uygun bir biçimde istenilen herşeyin yapılmasıdır.

Evet özgürlük ucu açık bir kavramdır, ancak özgürlük kavramını tek başına bir devlet çatısı altında koruyamazsın, bu ülkede özgürlük var diye her isteyen her istediğini yapamaz, insanların özgürlüğünden bahsediyoruz burada, demokrasi, hak ve hukuku hiçe sayarsan bu iş zaten baştan kopmuş demektir. Saf bir özgürlük kelimesini insanların birbirlerinin haklarını yiyebildiği her isteyen her istediğini yapabildiği gibi algılama, özgürlük başkalarının özgürlüğünü kısıtlamadığı sürece özgürlüktür. Bunun içinde demokrasiden bahsediyoruz.

Devletin görevi nedir?Toplumun huzurunu yasalar ve kanunlar çerçevesinde sağlamak.Bu ülkede kaç kişi yaşıyor?70 milyondan fazla kişi..

Ülkenin %95'i Müslüman olabilir.Ama unutmayalım ki demokratik toplumlarda devletin dini yoktur.Devlet her dine eşit yaklaşmak zorundadır.Devlet her ne kadar Hristiyanların misyonerlik faaliyetleriyle mücadele ediyorsa Müslümanların misyonerlik faaliyetleriyle de mücadele etmek zorundadır.

Bunun nedeni ise devletin düzeninin laiklik üzerine kurulmuş olmasıdır.Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na göre devletin dini yoktur.Türkiye Cumhuriyeti LAİK ve demokratik bir ülkedir.

Günümüzde Hristiyan misyonerlere neden karşı çıkılıyor?Çünkü kaleyi içten çökertme politikası uyguluyorlar.Amaçları halkı Hristiyan yapmaktan çok kendilerine maşa yapmak.Bunu hangimiz isteriz?Eminim hiçbirimiz istemeyiz.

Ancak Müslüman olduğumuz için yapılan Müslüman misyonerliğini göremiyoruz.Bir yandan da Müslüman tarikatları/cemaatleri misyonerlik yapıyorlar.Amaçları sadece insanları Müslüman yapmak olsa amenna.Saygı duyarım..Ancak onların da büyük çoğunluğunun amacı kendilerine asker yetiştirmek.

Bu durumda devlet nasıl Hristiyan misyonere karşı çıkıyorsa Müslüman misyonere de karşı çıkmak zorundadır.Çünkü her ikisinde de devletin güvenliği tehlikededir.

Şu anda üniversitelere uzun sakalla girmek de yasak.Kayıt esnasında bunla ilgili belge imzalatılıyor.Ama ben bugüne kadar hiçbir uzun sakallının eylem yaptığını görmedim.

Aynı zamanda gerçekten inancı doğrultusunda başörtüsü takan ve eylem yapan da görmedim.

Eylem yapanların hepsi belli ideolojik grupların provakasyon aleti gibi çalışıyor adeta.Bu durumda da devlet kurunun yanında yaşı da yakıyor.

Devlet insanların dini özgürlüğünü elbette sağlamalı.Ancak bu özgürlük belli bir noktadan sonra rejime zarar verecek duruma gelirse frene de basmalı.

Ben başörtüsü diye bir sorun olduğuna inanmıyorum.Bana göre başörtüsü sorunu yoktur.Rejim sorunu vardır.Maalesef Türkiye Cumhuriyeti'nde hala laik cumhuriyet rejimini kabullenememiş insanlar bulunmaktadır.Başörtüsü sadece bir araçtır onlar için.Bugün başörtüsü sorunu denen şey bir çözüme kavuşsa yarın başka bir sorun çıkacağından adım gibi eminim.

Evet devletimizin yönetim şekli laikliktir, ama bu dinsizlik değildir. Dinsizlikle uzaktan yakından alakası yoktur laikliğin, Türkiye Cumhuriyeti laik bir devlettir bu demektirki, çağdaşlık, bu demektirki din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması, bu demektirki devlet dairesine giden hristiyanıda, museviside, müslümanıda, putperestide aynı muammeleyi görür...

Laiklik dinlerini yaşayan insanlara karşı yaptırım uygulamak değildir, laiklik dinlerini özgürce yaşayan insanlara dinlerinin emrettiklerini yapmalarını engellemek değildir, laiklik dinsizlik değildir.

Bakın tekrar ediyorum, laiklik ve demokrasi hakkında doğru kaynaklardan birşeyler öğrenin ne demek olduğunu öğrenin.
Zaten laiklik kavramı denildiğinde insanların dinlerini özgürce yaşamalarına alt yapı hazırlamak vardır, bunu neden göremiyoruzki?

Gelişmiş toplumların yönetim şeklinin laiklik olmasının nedeni seninde belirttiğin gibi devletin yapısının tehlikeye girmesidir, devleti oluşturan toplumun %99 u "a" dinine sahiptir %1 i "b" buda iki din arasındaki çekişmeyi arttırır ve devlete zarar verir işte bu yüzden laik ve demokratik devletlerde insanların dinlerine karışılmaz, insan haklarında insanların dinlerini istedikleri gibi yaşayabilmeleri özgürlüğü vardır.

Türkiye' de rejim sorunu vardır ne demek? Türkiye' nin böyle bir problemi yoktur, şu an için her türlü hakkımız ve kanunlarımız ve yönetim şeklimiz son derece doğrudur ancak bazı durumları kimilerinin kafalarına göre yorumlayıp insanları zor durumda bırakacak yaptırımlar uygulaması nedeni ile böyle yüzbinlerce kişi mağdur ediliyor. Bir rektörün başının altından çıkan bu olay şimdilerde bu durumlara geldi...

Bu baş örtüsü olayları çıkmadan önce duvarlarda yazılar görürdüm bu adamı kötüleyici ve nedenki acaba diye düşünürdüm hep... Şimdilerde daha iyi anlıyorum... Bizim rektörler inanın bana Cumhurbaşkanından bile daha şaşalı bir hayata sahipler... Devletin yönetiminde bulunan, kurumların başında olan kişilerin hak ve özgürlüklerine dokunulamıyor işte bu yüzdende kimse bunlara birşey diyemiyor, bu yüzden kanunların zaman zaman değişmesi lazım.

Umarım kanunların neden değişmesi gerektiği konusunda bir problemde yaşamayız, kanunlar milletlerin ihtiyaçlarına göre değişiklik gösterir. Şu an içinde bizim bu tarz kanunlara ihtiyacımız var...
Takkiyeci ile baş örtülü insanları bir tutmayın yakışmıyor.
 

TRinsanRehberi

0
İyinet Üyesi
Katılım
21 Ağustos 2005
Mesajlar
1,845
Reaction score
0
TRinsanRehberi,

Olayın örtbas edilmeye çalışıldığı görünüyor.Ama kesin öyle demiyorum.Ben de gazetelerin yalancısıyım.

Şu ana kadar yapılan haberler şöyle seyretti.

Hürriyet Gazetesi yukarıda bulunan haberi yaptı,ardından Vakit,Yenişafak v.b. belli kesimlere hitap eden gazeteler hepbir ağızdan haberi yalanladı.Ardından Hürriyet Gazetesi olayı belgeleriyle tekrar doğruladı.Ve diğer taraftan yalanlayan bir haber gelmedi.Bu durumda haberin doğru olduğu görünüyor.Ama yine de %100 doğru diyemeyiz.Ama yalanyan taraf bir süre daha susarsa bu haberin doğruluğu anlamına gelir..

Hürriyet'in kanıtlarına ulaşmak istiyenler şu adresi ziyaret edebilirler.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/5633426.asp?m=1&gid=112&srid=3428&oid=2

Bence habercilik yer zaman kişi belirterek verilir.
Tesettür faciası diye bir başlık hoş değil.
Gazetelerin en büyük sorunu traj sorunudur.
bu sorunlarıyla baş etmek için tartışma yaratacak haberler ararlar.
çoğu zamanda ufacık bir konudan bahsederken veryansın ederler.
bu haberin başlığı da bu tarzda birşey.

haberlerinin yaratacağı sosyal ortamı hiç hesaba katmadıkları olur.
birilerinin ciddi hesapları var ve bu hesaplar için çok şeyler yapılıyor.
ufak gibi görünen haberlerin toplamının sağlamasından bu ortaya çıkıyor.
bazen haberi yapan kimseler bile bu büyük hesaplara alet oluyor.

örneğin bu forumu ele alalım.
webmasterlar arasındaki kin nefret ve tartışmayı körüklemedi mi bu haber?
ben bu konuda biriyle tartışsam ve kıyasıya mücadele etsem daha sonra o kimse ile ticari birşeyler yapabilir miyim?

peki böyle bir haberin bizlere faydası oldu mu?

bizim birleşip büyük projeler yapmamız gerekirken farklılıklarımızı körükleyenlerin körükleri önünde parlamıyor muyuz?

haberleri okurken size tavsiyem haberin doğruluğundan daha çok böyle bir haberin ne işe yarayacağını sorgulamanızdır.

Saygılarımla
 

BiLHost

0
İyinet Üyesi
Katılım
24 Mayıs 2006
Mesajlar
1,773
Reaction score
0
Konum
Mersin
Takkiyeci ile baş örtülü insanları bir tutmadığımı defalarca belirtmeye çalıştım.Gerçekten inancı doğrultusunda baş örtüsü kullanan bayanlara saygım sonsuz.Ve dediğim gibi onlarda bu olayı protesto eden neredeyse yok.Onlar devletin kurallarına saygı duyuyorlar.

Türkiye'de şu anda rejim sorunu yok.Bu konuda haklısın.Ama binbir çeşit grubun her geçen gün rejimi değiştirmek için faaliyette bulunduğunu da kimse inkar edemez.

Bu durumda devletin bu gruplarla bir şekilde mücadele etmesi gerekli.Bu gruplar amaçlarına ulaşmak için dini kullanıyorlarsa devlet buna da bazı sınırlamalar getirmek zorunda.

Devlet tabiki insanların dinini özgürce yaşatmak zorunda.Ama olaya sadece İslam dini açısından baktığımız için hata yapıyoruz.

Unutmayalım ki her ne kadar biz kabullenmesek de Satanizm diye bir din var.Ancak bu dine mensup insanlar kendilerince ibadet ettiklerinde karşılarında yargıyı buluyorlar ve hapsi boyluyorlar.

Bu insanlar ne yapsın?Onlar da kendilerince dinlerinin gerektirdiklerini yapıyorlar..Devlet buna da karışmasın o zaman.Adamlar önlerine geleni kesip biçsinler ibadet diye..

Devlet her dini sonuna kadar özgürce yaşama olanağı sağlasa her gün yeni bir din türer.Kimse de bunun önüne geçemez.

Bu yüzden devletin aldığı kararlar bence çok mantıklı.Bir çeşit savunma mekanizması devrede şu anda.Dediğiniz gibi şu anda rejim sorunu yok ama olası bir sorunu önlemek için yapılıyor şu an yapılanlar.

Bu arada Aydın Doğan'ın gazetesine inanılmaz demiş birileri..Hala haber %100 doğrudur demiyorum.Ancak ortada kanıtlar var.Raporlar var.Ve bu kanıtlara henüz bir yalanlama gelmiş değil.Bu durumda haber yalan diyemeyiz.

Ve lütfen olaya bir Müslüman olarak taraflı bakmayalım.Olaya elimizden geldiğince objektif bakalaım.O zaman durumun ne kadar vahim olduğunu göreceksiniz.
 

TRinsanRehberi

0
İyinet Üyesi
Katılım
21 Ağustos 2005
Mesajlar
1,845
Reaction score
0
isterseniz olayı mahkemelere bırakalım biz webmasterlık işimize devam edelim.
 

osahin

0
İyinet Üyesi
Katılım
8 Ekim 2006
Mesajlar
4,978
Reaction score
34
Konum
kalbinizden :p
1. Başörtüsü yüzünden okula gidemeyenler var onlardamı yalan? Neden ben birsürü başörtüsü problemini yaşayan insan görüyorum ki bunların siyasi birşeyle işleri bile yok?
2. Satanistliği din ile bağdaştırma lütfen satanizm dinlere ve inanca karşı bir baş kaldırıdır zaten, din nedir ne değildir bunumu tartışalım şimdi birde? Bknz: http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/anayasa.maddeler?p3=24
Burada diyorki "Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasi veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz."
Peki o zaman bu haber ve kışkırtmalar suç değilmi?
Peki o zaman devlete karşı fışfışlanan bu gençlerin sorumlusu kim?
Peki o zaman bizim başörtüsüne öcü gözüylemi bakmamız gerekiyor...
3. Bu kararların kanunlarda olduğunumu düşünüyorsun? Yani sence anayasamızda başı kapalı kişilerin okumaya izni yoktur diye bir ibaremi var? Senin okuduğun okulda rektör varmı? Rektörün yetkilerini biliyormusun?

Müslümanlığın temelinde zaten insanların hak ve hürriyetlerini, dinlerini özgürce yaşatılması yokmudur? En büyük islam devletleri hep bu şekilde yabancılar tarafındanda sempati kazanmamışmıdır? Osmanlıya neden katılmak isteyen onlarca devlet olmuştur?

Müslümanlık yada hristiyanlık yada diğer dinler olarak bakmıyoruzki olaya... Buradaki konu insan hakları, demokrasi ve özgürlükler... İnsanların dinlerini özgürce yaşayamaması...
 

BabaPanter

0
İyinet Üyesi
Katılım
15 Aralık 2005
Mesajlar
732
Reaction score
0
Bu haber daha başlangıç, seçimlere birkaç ay kalasını düşünemiyorum bile.
Biz işimize bakalım en iyisi.
 

Türkiye’nin ilk webmaster forum sitesi iyinet.com'da forum üyeleri tarafından yapılan tüm paylaşımlardan; Türk Ceza Kanunu’nun 20. Maddesinin, 5651 Sayılı Kanununun 4. maddesinin 2. fıkrasına göre, paylaşım yapan üyeler sorumludur.

Üst